Akbelen’de orman kıyımına karşı olağanüstü toplanan Meclis’de konuşan Yeşil Sol Parti Mersin Milletvekili Tülay Hatimoğulları, ‘Cûdi dağında yangın oldu ve burada tek bir kelime dahi konuşulmadı’ diyerek Cûdî’nin ayrı ele alınması gerektiğini belirtti
Muğla’nın Milas ilçesinin İkizköy mevkiinde bulunan Akbelen Ormanları ve Hatay’ın Antakya ilçesinin Dikmece Mahallesi’nde bulunan zeytinliklerin kıyımına karşı Meclis olağanüstü toplandı.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Mersin Milletvekili Tülay Hatimoğulları Genel Kurul’da açıklamalarda bulundu.
Hatimoğulları, Meclis’in olağanüstü toplanmasını Akbelen, Dikmece ve Cûdi eteğindeki halkların çağrısı ile olduğunu belirterek, “Bizden bir beklentileri var, ağaç kesimini ve yangınların durdurulmasını istiyorlar” dedi. Hatimoğulları devamla, “Türkiye coğrafyasının her yeri apayrı güzel ve çok zengin bir ülke. Ağacımız, toprağımız, suyumuz, havamız çok ender rastlanan bir ülkede yaşıyoruz. Ama AKP iktidarı sermaye güçleri ile el ele vererek sürekli ormanlık alanları ormansızlaştırıyor” dedi.
“Doğanın yemyeşil kalmasından yanayız” diyerek konuşmasını sürdüren Hatimoğulları, “Dikmece’deki zeytinliklerin kesilmemesinden yanayız. Kazdağları’ndan ağaçların kesilmemesinden yanayız, Hasankeyf’in sular altında kalmamasından yanayız. Muğla’da 2021 orman yangınlarında 70 bin hektar ormanlık alan gitti. Akbelen ormanın ortadan kalkması demek, biriken su varlıkların ortadan kalkması demek” ifadelerini kullandı.
‘Cûdî yandı Meclis’te tek kelime dilmedi’
Ormanlık ağaçların kesilmesinin Bodrum’un turizm gelirinin ortadan kaldıracağına vurgu yapan Hatimoğulları, sadece halkın susuz kalmayacağını, turizme açık olan bölgede turizmin bitirileceğini dile getirdi. Hatimoğulları, “Doğa kıyımı bir tek burada mı hayır. Cûdi dağında yangın oldu ve burada tek bir kelime dahi konuşulmadı. Cûdi dağında ilk defamı yangın çıkıyor hayır. Daha öncede, Cûdi, Gabar, Bestar, Bingöl’de korucular tarafından ağaçlar tek tek kesildi ve ağaçların ticareti yapıldı. Bu yangında iki şey amaçlanıyor. O bölgeyi insansızlaştırmak, oraları çoraklaştırmak oradaki bölgede daha çok karakol ve kallekol yapmak. Yani Cûdi dağını ayrı ele almak zorundayız” diye belirtti.
‘Hep birlikte el ele verelim’
Hatimoğulları son olarak şöyle konuştu: “Kürt sorunun bugüne kadar demokratik ve barışcıl yöntemlerle çözülmemiş olmasının neticilerini yaşıyoruz. Cûdi’ye ve bütün kesimlere Kürt sorunundan kaynaklı, kesilmiş olan ağaçlara, yakılmış olan ağaçlara, doğa katliamını gerçekleştirenlere diyoruz ki; çözüm bu değildir. Çözüm Kürt sorunu demokratik ve barışçıl yöntemlerle bu sorunda ısrarcı olmaktadır. Bu seçimde iktidarın hileleri ile biz baş edemedik ama Seyit Rıza’nın deyimiyle başta eğmedik. Gelin bu iktidarın derdini biraz daha büyütelim. Akbalen, Kazdağları, Dikmece, Cûdi… Gelin hep birlikte el ele verelim. Bu bölgelere sahip çıkıp, kıyımlara karşı durursak yeni sömürü alanları bulamazlar. Bu bizim en demokratik hakkımızdır, yoksullaşamaya, ötekileştirmeye karşı el ele vererek ortak mücadele yürütme dışında başka bir durumu yoktur. Doğa kıyımını tek başına bir mesele olarak ele alamayız. Bu bir toplumsal sorundur. Aksi takdirde ormanlarımızı, toprağımıza sahip çıkamayız. Toplamsal alanlarımızı büyütelim.”
ANKARA