HEDEP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin Meclis’teki grup toplantısında, yerel seçimlerde ‘her ilde aday çıkarma’ kararlarına dair konuşarak ‘Bizim olanı geri almaya geliyoruz’ dedi
Partisinin Grup toplantısında gündeme dair konuşan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, yerel seçimler için, “Bizim olanı geri alacağız, kendimizi, kentimizi yönetmek üzere yola çıkmış durumdayız” dedi.
Hatimoğulları’nın konuşmasında öne çıkanlar:
‘Lahey’de yargılanacaklardan biri de Erdoğan’dır’
Hatimoğulları konuşmasında, Türkiye’nin İsrail olan askeri ve ticari anlaşmalarını iptal etmemesini de değerlendirerek, “Erdoğan Netayahu’ya ‘Gazze kasabı’ diyor, Lahey’de yargılanmalı diyor. Ama Rojava’da savaş suçu işleyen iktidarın mimarı olduğunu kendisi unutuyor. Lahey’de yargılanacak o kadar çok insan var ki… Bunlardan birisi de Erdoğan’dır” ifadelerini kullandı.
Söyledikleri şeyin doğru olduğunu düşündüklerini ifade eden Hatimoğulları, “Peki bunun için siz ne yapıyorsunuz? Koca bir hiç. Bugün Türkiye’nin İsrail olan askeri ve ticari anlaşmalarından herhangi birinden vazgeçtiğine tanık olduk mu? Hayır. Sadece kola ve Nescafe ile alıp veremediği var. Onları da politik bir tavır olarak bizlere satıyor. Onları da iç siyaseti de belirlemek için bunu yaptığımı defalarca söyledik. Bunlar gazel okuyor” diye ifade etti.
Türkiye’nin İsrail ile gerçekleştirdiği ticarete dikkat çeken Hatimoğulları, “Bunlar gazel okuyor. Geçen hafta partimiz bir grup önergesi verdi; Filistin sorununu gelin gündeme alalım, parlamentoda bir komisyon kuralım, çalışma yürütelim diye önerdiler. Bu teklifimiz, AKP ve MHP oyları ile reddedildi. Buradan soruyoruz; Siz neyden kaçıyorsunuz? Siz neden komisyonun oluşmasına ya da parlamentoda bir çalışma yürütülmesinden kaçıyorsunuz? Filistin halkı başta olmak üzere bölgedeki Kürt sorunu da dahil olmak üzere sorunların çözümü için hep birlikte elimizi taşın altına koyalım. Ne Kürt ne Arap ne Türk ne acem ne Ermeni hiçbir yurttaşın coğrafyamızda yaşamını kaybetmemesi için gelin hep birlikte Ortadoğu’da barış ağacını dikelim” ifadelerini kullandı.
‘TTB ile dayanışma içindeyiz’
TTB Merkez Konseyi’nin görevden alınması hakkında da değerlendirme yapan HEDEP Eş Genel Başkanı, şunları söyledi:
“Sevgili Şebnem Korur Fincancı, bir bilim insanı olarak yaptığı hakiki bir açıklama nedeniyle yargılandı. Güney Kürdistan’da kimyasal silah kullanıldığını defalarca söyledik. Boyun eğdiremediklerine kayyum atayan anlayışı kıınıyorum. Kayyum stajını HDP’nin belediyelerinde yaptılar, kendilerine boyun eğmeyen herkese yaydılar. TBB, demokrasi mücadelesine büyük katkı vermiştir. TTB ile dayanışma içindeyiz.”
‘Toprağa da kayyım atadılar’
Hatimoğulları Hatay’ın rezevr alan ilan edilmesine, “Bu uygulama tam anlamıyla toprağa da kayyım atama uygulamasıdır” diyerek tepki gösterdi.
Hatimoğulları, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Rezerv alan ilanı, ilk olarak pilot bölge Antakya seçildi. Yaklaşık 50 bin insanın yaşam alanına denk geliyor. Depremzede ikinci şoku bununla yaşadı. Deprem evlerimizi başımıza yıktı ama bu haber bir kere daha oradaki halkın başına konteynerlarını, çadırlarını yıktı. Bu uygulama tam anlamıyla toprağa da kayyım atama uygulamasıdır. İlla rezerv alan ilan etmek istiyorsan ey Erdoğan, önce sarayı rezerv alan ilan et. Biraz itibarından vazgeç ve insanların yaşam alanlarının nasıl kurulması gerektiğine bir bak. Antakya, Maraş ‘rezerv alanla’ peşkeş çekilecek. ‘Deprem var’ korkusuyla rezerv alanı hayata geçirdiler. Erdoğan, kendi sermayesine peşkeş çekmek üzere depremzedenin kanı üzerinden para kazanmayı da helal gören bir anlayış içinde. Bu ‘rezerv planı’ da bu anlama gelmektedir. Bu iktidar insan kanı üzerinden kâr elde etmekte beis görmüyor.”
‘TÜİK verileri tabi ki Saray’da hazırlanıyor’
Kara para aklma operasyonlarına ve Erdoğan’ın “asgari ücrete tek zam” açıklamasına da değinen HEDEP Eş Genel Başkanı, “Biz Susurluk’ta sadece fragman izlemişiz. Asıl film şimdi oynuyor. Bankalardan çaldıkları her kuruşu siz ödüyorsunuz, biz ödüyoruz. AKP Genel Başkanı kalkmış diyor ki asgari ücrete tek zamla bu işi hallediyoruz. Ayakkabı kutularında dolar saklayan değil de, ayakkabı kutularının imalatında çalışan bir kişi olsaydın asgari ücretle dört kişilik ailene nasıl bakacağını çık da Türkiye halklarına anlat bakalım” ifadelerini kullandı.
Hatimoğulları devamında “TÜİK verileri tabi ki Saray’da hazırlanıyor. Siz onu 2 ile 3 ile çarpın ki asıl rakama ulaşın” dedi.
‘Kürt halkı üzerinde çöktürme planı olarak kayyım’
Kurdistan’da yaptıkları ziyaretlere işaret eden Hatimoğulları, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kürt halkı üzerinde Çöktürme Planının bir parçası olan kayyım rejimine dair oradaki halkın aslında ne düşündüğünü ne hissettiğini ve yerel seçimlerde nasıl bir tavır alacağını Suruç’ta şununla karşılaştık. Birçok kayyım atanmış; belde, ilçe illerimizin sokaklarında olduğu gibi her yer toz duman. Yolları kazmışlar. Adeta Saray tarafından atanmış olan, memur olan o kayyım; sanki o halktan intikam alsın diye görevlendirilmiş. Kendilerine oy vermemiş olanları adeta sokaklarda toza toprağa boğarak, kenti, yaşamı felç ederek adeta işkence yapma görevi verilmiş kendisine. Suruç’ta yürürken Sina çölünün tozlarını yüzünüzde hissedersiniz.
‘Alın terimizi kayyıma teslim etmeyiz’
Yerel seçimlere yönelik mesajlar da veren HEDEP Eş Genel Başkanı, adayları halk uzlaşısıyla belirleyeceklerini vurgularken kadınlara ve engellilere aday olmaları çağrısı yaptı.
Hatimoğulları, s yerel seçimlerde “Her ilde aday çıkarma” kararlarına dair konuştu ve şu ifadeleri kullandı:
“Batı ile ilgili kararımız çok konuşuluyordu. Biz her yerde kazanmak için yola çıkıyoruz. Bölge belediyeleri için ellerini ovuşturanlar bilsin ki onlara oradan ekmek çıkmaz. Halklarımız partimizin etrafını öyle bir sarmalayacak ki, kayyımlarınızı oradan öyle bir söküp atacak ki; bir daha gelmemek üzere belediyelerin etrafının canlı bedenlerimizle doluşacağız. Alın terimizi kayyıma teslim etmeyiz. Bizim olanı geri alacağız, kendimizi, kentimizi yönetmek üzere yola çıkmış durumdayız.
O topraklar bizim toprağımız, kayyımın toprağı değil. Birlikte yaşam fidanımızı nasıl ekip büyüteceğimizi birlikte göstereceğiz. O topraklarda alın terimiz ve alın terimizi öyle kayyıma teslim edecek falan değiliz. İrade hırsızlarına karşı halkın iradesi kazanacak ve halklarımız büyük bir tarih yazacak bu seçimlerde. Gaspçılar, kayyımcılar, darbeciler, halk düşmanları siz kaybedeceksiniz. 31 Mart yerel seçimlerinde halka karşı örülen bütün duvarları halkımızla birlikte paramparça edeceğiz. AKP ve MHP kayyımlarını kendi çukurlarına göndereceğiz. Bizler kendimizi, kentimizi Türkiye ve Kürdistan’ın dört bir yanında nerede yaşıyorsak oranın yerel yönetimlerine katılmak üzere yola çıkmış durumdayız.”
HABER MERKEZİ