İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, bu haftaki F Oturumu’nda ağır hasta tutuklu İsmet Akın’ın serbest bırakılmasını isterken, İzmir Şubesi de Kırıklar 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde Kalp hastası Mahmut Aktaş’ın durumuna dikkati çekti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu’nun hasta tutukluların serbest bırakılması talebiyle Galatasaray Meydanı’nda yapmak istediği “F Oturumu”nun 396’ncı haftası da polis tarafından engellendi. Bunun üzerine açıklama İHD’nin Taksim’de bulunan binası önünde yapıldı. Hasta tutukluların fotoğraflarının taşındığı açıklamada, “Tedavi haktır engellenemez” ve “Hasta Mahpus İsmet Akın serbest bırakılsın” pankartları açıldı. Sık sık, “Susma suça ortak olma” ve “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” sloganlarının atıldığı eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Musa Piroğlu, çok sayıda tutuklu yakını ve birçok kişi katıldı.
Bu haftaki 396’ncı F Oturumu’nda hasta tutuklu İsmet Akın’ın durumuna dikkati çekildi.
Açıklama öncesinde konuşan İHD üyesi Ferit Barut, 26 Ekim’in “Hasta Hakları Günü” olarak adlandırıldığını belirterek, Hasta Hakları Günü’nün Türkiye’de 1998 yılında kabul edildiğini söyledi. Lizbon Bildirgesi’nin önemine vurgu yapan Barut, “Her insanın yeterli düzeyde tıbbi bakım hakkına sahip olduğunu bildirmektedir. Bildirge, nitelikli bakım hakkı, bilgilendirme hakkı, gizlilik hakkı, onurlu ve özel yaşamı saygı hakkı gibi konuları kapsamaktadır. Lizbon Bildirgesi bizim içinde yol gösterici niteliktedir” diye vurguladı.
‘Kaburgaları kırık karaciğeri parçalanmış’
Bu haftaki açıklamayı yapan İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu üyesi Meral Nergiz Şahin, hasta tutuklu İsmet Akın’ın 2012 yılında Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde gözaltına alındığını belirterek, “Gözaltına alındığında ateşli silahla yaralı olduğu için Dicle Tıp fakültesine kaldırıldı ve ameliyat edildi. Yaklaşık bir ay sonra Diyarbakır D Tipi hapishanesine götürüldü. Hakkında 33 kez ağırlaştırılmış müebbet istemiyle dava açılan İsmet Akın’ın yargılanması hala devam etmektedir. Tutuklandığı zaman, ateşli silahla ağır yaralandığı için sağ kaburgalarında kırık oluşmuş, bağırsakları delinmiş, karaciğeri parçalanmıştır” dedi.
‘Açık yaraları 7 yıldır iyişleşmemiş’
Beş kez ameliyat edilen İsmet Akın’ın yaralarının hala kapanmadığını ve kanamaya devam ettiğini hatırlatan Şahin, “2016 Yılında Kırıkkale Hacılar F Tipi hapishanesine sevk edildi. 2018 yılında süresiz açlık grevine başlamıştır. 150 Gün açlık grevi sonrası sağlık sorunları daha da artmış, açık yarası iltihaplanmış, iltihapla birlikte sürekli kan akmaya başlamıştır. Açık yarası, 7 yıldır hala iyileşmeyen İsmet Akın’ın ayrıca şiddetli baş ağrısı, sık sık göz kararması şikayetleri yaşamaktadır” diye konuştu.
‘İsmet Akın serbest bırakılsın’
Akın’ın 3 kişilik hücrede tutulduğunu ve yemek yiyemediğine değinen Şahin, şunları söyledi: “Açık yarası nedeniyle ameliyat olması ve hastane koşullarında tedavisinin yapılması gerekiyor. Ayrıca hapishane koşullarında yeterli ve gerekli tedavi şimdiye kadar gerçekleşmediği için serbest bırakılması gerekmektedir.” Şahin, insan hakları savunucuları olarak, yaşam hakkının hiçbir mazeret sunulmadan sağlanmasını yetkililere hatırlatarak, “Ağır hasta mahpusların serbest bırakılmalarını istiyoruz. İsmet Akın serbest bırakılsın” dedi.
İzmir
İHD İzmir Şubesi üyeleri, hasta tutukluların durumuna dikkati çekmek amacıyla Konak ilçesindeki Başbakanlık binası önünde bir araya geldi. Bu haftaki açıklamaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) yöneticileri, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katılarak destek verdi. “Susma, suça ortak olma ölüyorlar” pankartının açıldığı eylemde bu hafta Kırıklar 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan ağır hasta tutuklu Mahmut Aktaş durumuna dikkat çekti.
’44 hasta tutuklu yaşamını yitirdi’
Açıklama öncesi 26 Ekim Hasta Hakları gününe ilişkin İHD Şube başkanı avukat Zafer İncin açıklama yaptı. Hasta haklarının ilk kez 1981 yılında Dünya Tabipler Birliği Genel Kurulunda yayınlanan Lizbon Bildirgesi ile vurgulandığını, Türkiye’de 1998 yılında kabul edildiğini hatırlattı. Lizbon Bildirgesinin her insanın ayrımcılık görmeksizin yeterli tıbbi bakım hakkına sahip olduğunu vurgulayan İncin, Türkiye cezaevlerinde yaklaşık 280 bin tutuklunun bulunduğunu hatırlattı. Türkiye cezaevlerinde tespit ettiklerine göre 457’si ağır olma üzere bin 334 hasta tutuklunun bulunduğunu hatırlatan İncin, “Tespit edebildiğimiz kadarıyla 2017 yılın başından 6 Ekim’e kadar cezaevinde 44 hasta tutuklu yaşamını yitirmiştir. Yaşamını yitiren 44 tutuklu 19’u kalp krizi gibi anında müdahale edilmesi gereken bir hastalık nedeniyle vefat etmiştir. Hastanelerde haftada 2 gün ve yarım gün gelen bir doktor ve kısıtlı tutulan personel ve teçhizat imkânlarıyla ölümlere adeta davetiye çıkarılmaktadır. Adli Tıp Kurumu tahliye kararlarını siyasi bir tutum izleyerek vermiyor. Tam teşekküllü hastanelerin vermiş oldukları raporlar Adli Tıp Kurumu tarafından kabul görmüyor” şeklinde konuştu.
‘İnfazı durdurulmalı’
Cezalandırma sistemin insan haklarıyla bir bütünlük içinde olması gerektiğini ifade eden İncin, şunları söyledi: “Tutuklular insani ölçüler içinde belirlenmiş kurallara uyarak, zamanlarını cezaevinde geçirmek zorunda olan, toplumsal özgürlüğü kısıtlanmış bireylerdir. Tutukluların kendilerini geliştirme, dış dünya ile iletişim kurma, diğer tutuklularla sosyal bağlar kurma, sağlıklı yaşama gibi bireysel hak ve özgürlüklerine dokunulamaz.
Dünya Tabipler Birliği Lizbon Hasta Hakları Bildirgesi’ne göre; Her insan ayrımcılık yapılmaksızın yeterli tıbbi bakım görme hakkına sahiptir. Büyük bir sorun olan ve kamuoyunun vicdanını kanatan hasta tutukluların yaşamış oldukları sorunlar çözüm üretilmeden ortada durmaktadır. Türkiye cezaevlerinde bulunan hasta tutukluların acil ve kalıcı tedavileri yapılmalı, cezaevi koşullarında tedavisi yapılamayan ve yapılmayan hasta tutukluların acilen infazları durdurulmalıdır.”
‘Yakından takip edeceğiz’
İncin açıklamasının ardından İHD Şube yöneticisi Cemile Karakaya hasta tutuklu Mahmut Aktaş’ın durumuna dikkat çekti. Karakaya, Kırıklar 1 Nolu F Tipi Cezaevinde bulunan kalp hastası ağır hasta tutuklu Mahmut Aktaş’ın durumuna dikkat çekerek, şunları söyledi: “Mahmut Aktaş, 1953 Malatya’nın Akcadağ ilçesinde doğudu. Aktaş, değişik tarihlerde girdiği cezaevlerinde 26 yılını doldurmuş durumdadır. Aktaş’ın, ağır kalp hastasıdır ve ayrıca hipertansiyon rahatsızlığı da bulunmaktadır. Atar damarında 5 derece genişleme var, ayrıca yoğun depresyon ilacı kullanmaktadır. Aktaş’ın ailesi ile yapılan görüşme sonucunda kalp kapakçığı ve damarlardan ameliyat olması yönünde raporları olmasına rağmen ameliyat edilmemesi için ödenek yok gibi değişik gerekçeler öne sürülmüştür. Ardından hastanelerde yoğunluk ileri sürülmüş Yeşilyurt Devlet Hastanesindeki heyetin, Mahmut Aktaş’ın bildirdiğine göre, kendisiyle görüşmeden belgelere bakarak ‘ameliyatın risk teşkil edebileceği ihtimali’ üzerinden ameliyat yapılmaması kararı verilmiştir. Ayrıca diş tedavisine de ihtiyaç vardır. Biz insan hakları savunucuları olarak Aktaş’ın durumunu yakından takip edeceğiz. Ağır hasta mahpuslar serbest bırakılsın.”
MA