Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi değerlendiren Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Êlih Milletvekili Zeynep Oduncu, gerçekleştirdikleri halk toplantılarında halkın gündeminin Abdullah Öcalan olduğunu söyledi
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 24 yıldır ağır tecrit koşullarında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile aynı cezaevinde bulunan Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş’tan 28 aydır haber alınamıyor. Ailelerin görüşme talebiyle 10 Temmuz’da yaptığı başvuruyu Bursa İnfaz Hakimliği 18 Temmuz’da reddederek, avukatlara yeni bir “disiplin cezası” olduğunu bilgisini verdi.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Êlih Milletvekili Zeynep Oduncu ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Ökkeş Kava, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridi değerlendirdi.
Krizlerin nedeni tecrit
Tecridin “insanlık suçu” olduğunu dile getiren Oduncu, Abulllah Öcalan’ın çözüm önerileri üzerine uygulanan bir tecrit durumu olduğunu, önerileri ile halkların kurtuluşu sağlanabileceğini söyledi. Türkiye’deki krizlerin nedeninin tecritten bağımsız olmadığını ifade eden Oduncu, “Türkiye’de barışın olmaması, Erdoğan’ın kurşun hesabı ile giden bir politikanın devreye konulması demek. Ekonomiye harcanması gereken para savaşa harcanıyor. Tecridin kaldırılmasıyla barışın sağlanacağını bildikleri için bu tecridi ağırlaştırmış bir şekilde devam ettiriyorlar. Haber alınamıyor. Avukat ve aile görüşüne izin verilmiyor. Halk, Öcalan’ın yaşamı konusunda büyük bir endişe içinde” diye konuştu.
Halkın gündemi Öcalan
İmralı’da hukukun ayaklar altına alındığını dile getiren Oduncu,. Barış için demokrasi için tecridin kaldırılması gerekiyor” diyerek İmralı’da uygulanan tecrit politikasının sürmesinde AKP iktidarı kadar uluslararası kurumların da sorumluluğu olduğunu belirtti. Gerçekleştirdikleri halk toplantılarında da yurttaşların Öcalan’ın özgürlüğü için mücadelenin yükseltilmesi talebini dile getirdiğinin altını çizen Oduncu, “Kürt halkı Öcalan’ın fizik özgürlüğünü talep ediyor. Gittiğimiz her yerde bu talep dile getiriliyor. 7’den 70’e ulaştığımız kim varsa bunu dile getiriyor. Bu konuda harekete geçmemizi talep ediyorlar. Bu hukuksuzluk sona ermeli” şeklinde konuştu.
Tecrit toplumun her alanında
İmralı’daki durumu değerlendiren Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Ökkeş Kava ise, tecridin kırılması için halkların ses çıkarması gerektiğini söyledi. İktidarın tecrit sistemiyle Abdullah Öcalan’ın toplumla bağlarını koparmayı amaçladığını ifade eden
Tecride karşı her alanda mücadeleyi sürdüreceklerini vurgulayan Kava, “Basın tecrit altında, kültürümüz tecrit altında, sesimiz, rengimiz, her anlamıyla tecrit altındayız. Sayın Öcalan şahsında bir toplum üzerinde tecrit kurulmak isteniyor. Bugün biz özgür olduğumuzu düşünüyoruz ama özgür değiliz. Sokaklar, şehirler, mahalleler ve yaşamın her alanında tecrit var. Bu yüzden kurum ve siyasi partiler olarak tecridi kırmak için daima çalışmalar yürüteceğiz. Çalışmalar yürütüyoruz ama yeterli değil. Tecridi kırmak için daha çok çalışacağız. Bu uyguladıkları politika dünyada örneği olmayan bir şey. Sayın Abdullah Öcalan üzerinde büyük bir düşmanlık politikası yürütülüyor. Bu durum artık tecridin başka bir boyutudur” diye konuştu.
Kava, Bütün halkların tecride karşı ses olup Abdullah Öcalan’a sahip çıkması çağrısında bulundu.
Kaynak: MA