Kürt coğrafyasında askeri operasyonlar gerekçesiyle ormanlar yanıyor ya da kesilerek katlediliyor
Hakkari merkeze bağlı Marinus köyünde, 12 Ağustos’ta askeri operasyona çıkan askerlerle HPG’liler arasında yaşanan çatışması sonrası çıkan yangın hala devam ediyor. Çatışma sonrası askerlerin bölgeyi ağır silahlarla taraması sonucu çıkan ve 12 gündür süren yangının, Marinus, Kaval köyleri ile Şînê Dağı üçgenine yayıldığı belirtildi. Rüzgarın da etkisiyle her geçen gün büyüyen yangına, şimdiye kadar herhangi bir müdahalede bulunulmamış olması dikkat çekiyor.
Çifte standartlığın daniskası
Türkiye’nin batısında yaşanan orman yangılarında helikopterler ve iş makinalarıyla hemen müdahale edilirken Kürt coğrafyasında benzer nedenlerle çıkan ya da çıkarılan yangınlara her hangi bir müdahale edilmemesi artık sıradan bir olaya dönüştü. Diğer yandan Şırnak’ta korucular eliyle yapılan ağaç katliamlarında kesilen ağaçlar satılarak koruculara yan gelir oluşturulması ve açılan alanların maden sahaları ile çakışıyor olması bölgenin adeta sömürge hukukuyla yönetildiğini ortaya çıkarıyor.
Yakma yıkma taktiğimi uygulanıyor?
1977 Cenevre Sözleşmesi’yle yasaklanan ‘yakıp yıkma taktiği’ adeta bölgede uygulanıyor. Bu taktik ‘düşmana’ faydalı olabilecek her şeyin tahrip edilip kullanılamaz hale getirilmesine dayanıyor. Cenevre Sözleşmelerinde yasaklanan bu taktik halen dünyanın birçok yerinde uygulanırken Türkiye’de yaşananlar düşman topraklarına yönelik bir uygulama gibi ortaya çıkıyor. Bu sözleşmeyi imzalamamış olan ülkeler ise dikkat çekici; ABD, İsrail, İran, Pakistan, Türkiye ve Irak. Bu ülkelerin niçin böyle bir sözleşmeye imza atmadıkları izledikleri politikalara bakınca daha iyi anlaşılabiliyor.
EKOLOJİ SERVİSİ