Onbinlerin tecridi protesto ettiği Bakırköy mitingine canlı bağlanan Leyla Güven, “Hepinizi Amed zindanının direniş ruhu ile selamlıyorum. İyi ki varsınız. Yaşasın halkların kardeşliği” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekmek ve tecride karşı 88 gündür açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Leyla Güven ile 281 tutuklunun sürdürdüğü eyleme destek amacıyla Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda yaptığı mitinge onbinlerce kişi katıldı. Tecride karşı onbinlerin tek ses olduğu mitingde HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli’nin konuşmasının ardından HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir konuştu.
Açlık grevindekileri selamlayarak konuşmasına başlayan Taşdemir, Türkiye ve Avrupa’da eylemde olanların tek amacının İmralı tecridinin kaldırılması olduğunu dile getirdi. Tecrit söz konusu olduğunda iktidarın kendi hukukunu ayaklar altına aldığını belirten Taşdemir, “İmralı’daki uygulamalar hiçbir yerde yok. Bu tecride karşı Leyla Güven’in sesi dünyanın dört bir yanında yankılanıyor” dedi.
‘Kürtler yüz yıl önceki Kürtler değil artık’
İmralı’da 2015 yılında başlayan ağırlaştırılmış tecridin tüm halklar üzerinde devam ettiğini dile getiren Taşdemir, “AKP-MHP iktidarı farklı bir sesin çıkmasını istemiyor. Tek adam rejimini kurumsallaştırmak için bugün İmralı tecridini yürütüyorlar. Sayın Öcalan Kürt halkının özgürlüğü için büyük bir mücadele veriyor. İktidar ne olursa olsun Kürtlerin hakkı olmasın diyor. ‘IŞİD’in, Nusra’nın hakkı var ama Kürtlerin hakkını kabul etmiyoruz’ diyorlar. Ama şunu unutuyorlar Kürtler yüz yıl önceki Kürtler değil artık” dedi.
‘Güven ve cezaevlerinin sesini yükseltmek zorundayız’
Leyla Güven ve cezaevlerindeki direnişe karşı AKP-MHP iktidarının kulaklarını kapadığını vurgulayan Taşdemir, “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ‘tecrit umurumuzda değil’ diyor. Senin umurunda mı değil mi bilmeyiz ama senin gibi diyenlerin bugün esamesi okunmuyor. Leyla Güven’in direnişi barış içindir. Siz kan üzerine siyaset yapıyorsunuz. Leyla Güven ve arkadaşları bedenlerini açlığa yatırarak, kendileri için hiç bir şey istemeyerek, Kürt sorununun çözümünü istiyorlar. Çözümden başka yol yok. Bu eylemler tecridi yenecek. Bizler Leyla Güven ve cezaevlerinin sesini yükseltmek zorundayız. Zulüm ne kadar artarsa ona karşı direniş o kadar büyür.”
‘Direnişimizle bu tecridi kırmamız lazım’
Ardından söz alan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Sedat Şenoğlu, Pir Sultan Abdal’ın “dönen dönsün biz dönmeyiz yolumuzdan” sözlerini hatırlatarak, Leyla Güven ve cezaevlerinde bulunan diğer tutukluların da eyleminin de dönülmez bir yol olduğunu söyledi. Açlık grevindekilerin verdiği mesajın iyi okunması gerektiğine dikkat çeken Şenoğlu, “Bedenlerini demokrasi ve özgürlük için hesapsız ortaya koydular. Bundan daha devrimci, onurlu bir yol var mı? Bundan daha büyük ve erdemli, özgürlük yolunu açan bir eylem var mı? Hayır. Bu yol mutlaka ama mutlaka hedefine ulaşacak. Sebahat Tunceller, Selma Irmaklar, Nasır Yağızlar diyorlar ki ‘halklar binlerce yıl birlikte yaşadılar yine de yaşayabilirler.’ Taleplerin en başına Sayın Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılmasını koydular. Yol uzun ve geri dönülmez bir yoldur. Hepimiz direnişimizle bu yolun açıcısı olmalıyız. Direnişimizle bu tecridi kırmamız lazım. Başaracağız, inanıyoruz. Barışın, demokrasinin, özgürlüğün anahtarı İmralı’da” diye konuştu.
‘Yaşasın halkların kardeşliği’
Ardından DTK Eş Başkanı Leyla Güven miting alanına canlı bağlanarak halka seslendi. Sağlık sorunları nedeniyle kısa konuşan Güven, “Hepinizi Amed zindanının direniş ruhu ile selamlıyorum. İyi ki varsınız. Yaşasın halkların kardeşliği” dedi.
Kaynak: MA