DTK ve DBP’nin Ümraniye’deki halk buluşmasında konuşan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekerek, “Kürt varlığı dikkate alınmadan Ortadoğu’da yaprak kıpırdamaz” dedi
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) başlattığı “Demokratik Mücadele Programı”na destek sunmak için İstanbul’da bir dizi temaslarda bulunan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, HDP Ümraniye İlçe Örgütü binasında halkla buluştu. Buluşmaya Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü İdil Uğurlu, HDP İstanbul Eş Başkanı Erdal Avcı ve HDP il, ilçe yöneticileri katıldı. Katılımın yoğun olduğu toplantıda saygı duruşunun ardından HDP İl Eşbaşkanı Erdal Avcı kısa bir konuşma yaptı.
‘Tecrite karşı net bir duruş sergilenmeli’
Avcı’nın ardından söz alan HDK Eşsözcüsü İdil Uğurlu, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin tüm topluma sirayet ettiğini söyledi. DTK’ye dönük baskıları ve kapısının mühürlenmesine dikkat çeken Uğurlu, DTK’ye dönük saldırıların İmralı tecridinden bağımsız düşünülemeyeceğini ifade etti. PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük ağır tecrit koşullarına karşı net bir duruş sergilenmesi gerektiğini dile getiren Uğurlu, kadın mücadelesine dönük gözaltı, tutuklama ve kazanımlara dönük saldırıları işaret ederek, kazanımları korumanın tek yolunun kararlı ve birlikte mücadeleden geçtiğini söyledi.
Kapitalizm varlığını sürdüremiyor
Ardından söz alan DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla birlikte kapitalist sitemin siyasal, toplumsal ve ekonomik olarak ciddi bir şekilde çıkmaza girdiğini söyledi. Kapitalist modernitenin varlığını sürdüremeyecek bir pozisyona geldiğini ifade eden Bayındır, “Bu anlamıyla dünyadaki bütün halkları kapitalist sistemin bu çıkmazına karşı alternatif bir model geliştirerek, özgürlükçü ve demokratik bir çizgi ekseninde yoğun bir arayış içine girmiş durumda. Başta ABD, Rusya ve Avrupa gibi egemen güçler Ortadoğu’daki halkaların üzerinde yapmak istediği planlarını ve hedeflerini biliyoruz. Bu anlamda özellikle halkaları baskı altına almaya çalışan, yer üstü ve yer altı zenginliklerini sömürmeye çalışan kapitalist sistemin içinden girdiği krizi de göz önüne alırsak Dünyada çok ciddi yönetim krizi içinde olduğunu söyleye biliriz” dedi.
Dikta rejimler çökme sürecinde
Dünyada ciddi değişimlerin yaşandığını dile getiren DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, ulus devlet modelinin çökmeye başladığını merkezi ve dikta rejimlerinin çökme sürecine girdiğini ifade etti. Dünya halklarının artık kendi kendilerini yönetmek istediğini ifade eden Güven, “Halk artık kendi dili kimliği ve kendi yarattığı bir sistemle yaşamak istiyor. Özellikle Ortadoğu’da her gün yok edilmek istenen, kıyımdan geçirilmek istenen, göçe zorlanan göç ettiği yerde itilip kakılan Kürt halkı var. Bu halk demokratik ulus perspektifine sahip. Bu gün halklar Demokratik Ulus siteminin vücut bulduğu Rojava’ya akın ediyor” dedi.
‘Kürtler olmadan Ortadoğu’da yaprak kımıldamaz’
Yüz yıllık Lozan Anlaşması’nın artık bittiğini ifade eden Güven, “Kapitalist güçler Ortadoğu’yu dizayn etmeye çalıştıklarına dikkat çekerek şöyle konuştu: “Artık herkes Kürt gerçekliğini kabul ediyor. Herkes biliyor ki Kürt varlığı dikkate alınmadan Ortadoğu’da yaprak kıpırdayamaz. Kürt halkını bu kadar önemli bir noktaya taşıyan da Sayın Öcalan’ın adım adım ördüğü ve halklarında sahip olduğu demokratik çoğulcu perspektiftir.”
DTK’nin kuruluş sürecine de değinen Güven, “DTK Sayın Öcalan’ın Demokratik Ulus perspektifine sahip çıkıyor. Çünkü Sayın Öcalan’ın önerisi ile kurulan bir kongreyiz. Geçmişte Kürt sorununun çözümü noktasında önemli bir odak olarak görülüp meclise davet edilen bir kongre bugün terörize edilip kapısına mühür vuruluyor. Ancak DTK halkın kurduğu bir kongredir ve kapatılamaz” diye belirtti.
‘Özgürce yaşayacağız’
Türkiye ve Ortadoğu’da yaşanan ekonomik ve siyasal sorunların çözümünün Kürt sorunun çözümünden geçtiğini sözlerine ekleyen Güven, “Egemen güçler tecridi neden bu kadar derinleştiriyor. Sayın Öcalan’ın ortaya koyduğu Demokratik Ulus paradigmasını halka ulaşmasını engelleyerek önemsizleştirmek istiyorlar. Tecrittin parçalaması bizim mücadelemize bağlı. Bizler kadın, genç herkes omuz omuza verirsek onları dize getiririz. Dün ‘kestik biçtik’ diyenler tarihin çöp sepetine gidecekler. Bu günde bu zihniyeti taşıyanlar tarihin çöp sepetine gidecekler. Elinde sonunda Kürt sorunu çözülecek. Sayın Öcalan’da özgür olacak ve biz hep birlikte özgürce yaşayacağız” diye belirtti.
Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı şekilde devam etti.
MA