Arjantin ve Uruguay’ın tamamında elektrik kesintisi yaşandı ve yaklaşık 48 milyon insan bu kesintiden etkilediği bildirildi. Arjantin’in en büyük elektrik dağıtım şirketlerinden olan Edesur’dan yapılan açıklamada, elektrik kesintisinin Arjantin ve Uruguay’ı enerjiden mahrum bıraktığı kaydedildi. Şirketin sözcüsü Alejandra Martínez ise böyle bir olayla ilk defa karşılaştıklarına işaret etti. Arjantin’de yerel saatle 07.00 sıralarında yaşanan kesintinin Brezilya ve Paraguay’ın bazı bölgelerini de etkilediği kaydedildi. Kesintinin, elektrik bağlantı sistemlerinde ortaya çıkan arıza nedeniyle gerçekleştiği belirtildi. Bu arada, Arjantin’in bazı bölgelerinde halk, yerel seçim için oy kullanmaya hazırlanırken enerji kesintisiyle karşılaştı. Kesinti nedeniyle tren ve metro seferlerinin durduğu ve trafik lambalarının çalışmadığı vurgulandı.
Türkiye’de de kesilmişti
Geçmiş yıllarda Türkiye’de benzer enerji kesintisi yaşanmış ve adeta hayat durmuştu. Türkiye’de yaşanan kesintinin nereden kaynaklandığı tam olarak açıklanmasada büyük enerji üretim şirketlerinin dağıtım sistemine enerji vermeyi kesmesi sonucu yaşandığı ve buna gerekçe olarakta ürettikleri elektriğe zam istemelerinin neden olduğu kamu oyunda tartışıldı. Üretim şirketlerinin bu ‘eylemi’ sonucu ürettikleri elektriğe zam aldıkları ve üretmedikleri elektrik içinde ‘kapasite bedeli’ adı altında bu şirketlere ödeme yapılmaya başlandığı iddia edilmişti. Enerji nakil hatları üzerinden şirketlere elektrik pazarı oluşturulma uygulaması tüm dünyada yapılıyor.
Bölgesel dağıtım yasak
Türkiye’nin çevre ülkelerle ve AB ile enerji nakil hatlarını birleştirmesiyle şirketlere pazar yaratma adımları atıldı. Ancak bu konuda şirketleri tatmin edecek bir gelişme yaşanmazken, Ciner Enerji Silopi’de bölgeyi yerle bir edip havayı kirleten termik santrallerde ürettiği enerjiyi direk olarak Irak’a satmaktadır. Lokal ve bölgesel elektrik üretimlerini yasaklayan ve enerji nakil hatlarını her yere uzatan anlayışın hedefi üretilen enerjiyi mezralara kadar uzatıp enerji satmayı amaçlarken aynı zamanda Silopi’de olduğu gibi bölgeyi ilgilendirmeyen bir üretimin sonuçlarına bölge halkı maruz bırakılarak tüm doğal yaşam alt üst edilmektedir.
Kapitalizmin hayali
Çin, 50 trilyon dolarlık küresel elektrik ağı ile ultra yüksek voltajlı şebekeler kurarak, Ortadoğu’nun güneşinin, Himalaya Dağları’nın hidroelektrik gücünün, Büyük Rift Vadisi’nin jeotermal gücünün kullanılmasını ve bunların hepsinin birbirine bağlanmasını önermişti. Şu anda Çin, Kenya’da Büyük Rift Vadisi’nde jeotermal enerji için çalışmalarını sürdürüyor. Kenya’da en büyük devlet elektrik şirketi olan KenGen ile Çin’li Jereh Group ve HYoung Company Ltd, Rift Vadisi’nin doğusunda yer alan Olkaria’da jeotermal enerji santrali için bir konsorsiyum kurdu. Cehennem Kapısı Milli Parkı içinde onlarca sondaj yapıldı ve 4 adet JES kuruldu. Hedeflerinin ise Kenya’dan geçen Rift Vadisi içinde jeotermal enerji üretimilerni daha da büyütmek olduğu belirtiliyor. Sengwer halkı ve bölgede halen avcılık ve toplayıcılık ile yaşamlarını sürdüren Ogiek kabilesi ise bu nedenle bölgeden sürüldü.
EKOLOJİ SERVİSİ