3 Temmuz’daki kongre dikkat çeken HDP Sözcüsü Ebru Günay: ‘Tek adama karşı halklar, havuz medyasına karşı özgür basın, faşizme karşı demokrasi, korkuya karşı cesaret bizimdir. Yandaşa karşı yurttaş ve tecride karşı özgürlük bizimdir. HDP ve onun fikriyatında kararlıyız. İrade bizim, gelecek bizim demek için 3 Temmuz’da Ankara’dayız’
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, parti Genel Merkezi’nde olağan haftalık basın toplantısı düzenledi. Mardin Milletvekili Ebru Günay, HDP’nin Pazar günü gerçekleştireceği kongreye dikkat çekti. Türkiye’de ve dünyada önemli gelişmelerin yaşandığı bir dönemde parti olarak önemli ve büyük bir hazırlık içerisinde 5’inci Olağan Kongreye hazırlandıklarını dile getiren Günay, “Büyük bir coşku ve moral ile kongre çalışmalarımız sürüyor. ‘Çözüm Biziz, Sözümüz Var’ diyerek gerçekleştireceğimiz kongre sadece partimizin ya da sadece bir siyasi partinin kongresi olmanın ötesinde daha büyük bir anlam taşıyor. Türkiye’nin sorunlarının bu kadar ağırlaştığı, partimize yönelik saldırıların kesintisiz devam ettiği ve iktidarın partimizi ve demokratik siyaseti tasfiye ederek iktidarını ve ömrünü uzatmaya çalıştığı bir dönemde gerçekleştireceğimiz 5’inci Olağan Kongremiz Türkiye’nin temel sorunlarına çözüm yollarını gösterecek” dedi.
‘Açlığa, yoksulluğa, geleceksizliğe mahkum ettiler’
İktidarın savaş siyasetinde, kutuplaştırma ve düşmanlaştırma siyasetinde ısrar ettiğini kaydeden Ebru Günay, “Biz umudun kongresine hazırlanırken, iktidar ülkeyi ve toplumu açlığa, yoksulluğa, geleceksizliğe mahkum etmek için elinden geleni yapıyor. İktidar, NATO zirvesinde demokrasiyi, özgürlükleri, insan haklarını ve evrensel hukuku pazarlık konusunu haline getirerek bunu da ‘büyük bir başarı’ olarak dünyaya pazarlıyor. Hikayesini kaybetmiş, ülkenin geleceği ve gerçeği ile savaşa tutuşmuş, adalet ile hukuku ayaklar altına alan iktidar dünyadaki baskıcı yönetimlerden ve gelişmelerden güç alıyor. Bir taraftan sürekli milliyetçi-şoven hamaset üzerinden savaşı/yıkımı dayatan, halkın bütçesini mermilere harcayan, kendi varlığını ülkenin bekası diye pazarlayan, çürümüş-yozlaşmış-mafyalaşmış, tehdit ve şantajlarla ayakta durmaya ant içmiş bir iktidar gerçeği var, diğer taraftan da bununla etkili bir mücadele etmede iktidarın çizdiği sınırların dışına çıkamayan, kendi gündemini yaratma cesaretini gösteremeyen bir muhalefet var. Özünde iki taraf da bir çözüm gösteremiyor” diye konuştu.
‘Üçüncü yol barış ve huzur için gerçekçi tek yoldur’
Günay, şunları söyledi: “Haliyle iki çözümsüz taraf dışında, üçüncü bir seçeneğin var olduğunu biliyor ve tüm siyasal hattımızı, mücadele mirasımızı ortaya koyup, çözüm biziz diyoruz. Üçüncü yol bu toprakların barış ve huzuru için gerçekçi tek yoldur. Emekten, kadından, doğadan, çoğulculuktan, inançlardan ve tüm kimliklerden yana demokratik bir değişimi ve dönüşümü, demokratik bir cumhuriyeti yaratmak gayesindedir. Bu amaçla tüm toplumsal ve siyasal muhalif kesimler; emek, barış ve demokrasi güçleri, aydınlar, sanatçılar, demokrat ve vicdan sahibi yurttaşlarla beraber yürüyor, üretiyor ve direniyoruz. İşte HDP’nin varlık gerekçesi budur!”
Kadınların partisi
“HDP, sorunları çözme görevi üstlenmiş politik programların, politik bileşkelerin ortak mücadele partisidir. Tekil olarak hiç kimsenin, çoğul olarak ezilen, sömürülen, yok sayılan, dışlanan herkesin partisidir. O nedenle HDP Kürtlerin, Türklerin, Süryanilerin, Arapların, Ermenilerin, Çerkeslerin kısaca tüm halkların partisidir. HDP, işçilerin, emekçilerin partisidir. Tüm inançların ve farklı kimliklerin partisidir. HDP, mücadelede kararlı özgürlükte ısrarlı olan kadınların partisidir. HDP, genç başlayıp genç başaracak gençlerin partisidir. HDP, bu coğrafyada ezilenlerin her alanda süregiden özgün mücadeleleri ve bağımsız örgütlenmelerine gölge düşürmeksizin, bütün mücadeleleri ortak demokratik bir politik eksende birleştiren ve demokrasi mücadelesinde bir araya getirendir.”
İktidar çöküş yaşıyor
“Herkes çok iyi biliyor ki; bugün iktidar baş aşağı çöküş yaşıyor. Bu çöküşünü yalan ve hilelerle örtbas etmek ve herkesi de bundan sorumlu kılmak istiyor. Türkiye halklarının sabrı tükenmiştir. Evine ekmek götüremeyen yoksulun, insanca bir yaşam talep ettiği için coplanan, hakarete uğrayan işçinin ve emekçinin; Dili, kültürü, kendini yönetme iradesi yok sayılan Kürdün; inancından ötürü evlerine çarpı işareti konulan Alevilerin; her gün erkek ve devlet şiddetine maruz kalan, katledilen kadınların sabrı tükenmiştir. Geleceksiz bırakılan gençlerin sabrı kalmamıştır. Halkların, emekçilerin, ötekileştirilenlerin sabır taşı artık çatlamıştır. Toplumu nefessiz bırakan bu zorba sisteme tahammüllümüz kalmamıştır. Biz bu farkındalık ve kararlılıkla mücadele ediyoruz, Türkiye halklarının demokratik geleceğini inşa etme yolunda mücadelemizi yükseltiyoruz. Sokaklarda, işyerlerinde, meydanlarda, Meclis’te, zindanlarda ve iktidarın baskısını hissettirdiği bütün alanlarda kararlılıkla mücadele ediyoruz.”
Kader anının çözüm gücü
“Cumhuriyetin 2’nci yüzyılına girerken tüm toplumsal kesimler için tarihi dönemeçte olduğumuzun herkes farkında. HDP, bu kritik sürecin, bu kader anının çözüm gücüdür. HDP’nin tavrı, tutumu tüm bu siyasal ve sosyal gelişmeleri belirleyecek yegâne hakikattir. Bizler bugün daha çok toplum daha çok demokrasi dediğimiz için saldırı altındayız. İnkâr ve asimilasyona hayır dediğimiz için, mevsimlik tarım işçisinin, mültecinin, kağıt toplayıcısının hakkı dediğimiz için, yerel demokrasinin gücünü dillendirdiğimiz için, toplumun talep ve ihtiyaçlarını görünür kıldığımız için saldırı altındayız. Onlar sarayları yücelttikçe bizler sokağı büyüttüğümüz için, onlar yok saydıkça bizler farklı inanç ve kültürlerin iradesine sarıldığımız ve eşit-özgür bir gelecek kurma çabamızı büyüttüğümüz için kumpas davalarının, baskı ve şiddet politikalarının hedefindeyiz.”
Kumpas ve komplolar
“Kumpas davaları, komplo planları, baskı ve şiddet ile durdurulmaya çalışan HDP’nin önünde hiçbir şey duramaz. Çünkü yılların mücadele mirası ile bugünlere geldik. Her zorluktan güçlenerek çıkan mücadele kökleri üzerinde yeşeriyor mücadelemiz. Herkes çok iyi bilmelidir ki, HDP tarihi sorumluluklarının farkında olarak, Türkiye halklarının demokratik geleceği için, büyük yürüyüşüne, büyük kararlılıkla devam ediyor. Bu tarihi ve zorlu süreçte üzerimize düşen her görevi yerine getireceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Kimse umutsuzluğa kapılmasın, çünkü umudun partisi HDP var, çünkü HDP’ye güç ve destek veren milyonlar var. Bundan dolayı bu yürüyüşte tek bir kaygımız ve tereddüdümüz yok.”
3 Temmuz
“3 Temmuz’daki 5’inci olağan kongremiz için Hakkâri’den Edirne’ye, Ağrı’dan İzmir’e İstanbul’dan Amed’e dört bir taraftan yollarda olacağız. Akın akın Ankara’ya, kongre salonumuza yürüyeceğiz. Gençler enerjiler ile, kadınlar zılgıtlarıyla, emekçiler alın teriyle, çocuklar gülüşleriyle, kısaca rengarenk giysiler ve sözlerimizle kongre alanında olacağız. ‘Çözüm Biziz, Sözümüz Var’ diyerek hazırlandığımız kongre sürecinde, HDP olarak 10’uncu yılımızda daha güçlü olduğumuzu, bize diz çöktürmeye çalışanlara bir kez daha göstereceğiz. HDP bu ülkenin demokratik mücadelesinin köşe taşıdır, temel direğidir, teslim alınamaz, diz çöktürülemez. 3 Temmuz da kara bulutları dağıtacağız, yeniden umudu büyüteceğiz, 8 Mart ruhunu, Newroz coşkusunu ve 1 Mayıs inadını şimdi 5’inci olağan kongremiz de buluşturma zamanı diyoruz. HDP’nin umut, mücadele ve çözüm yürüyüşüne inanmış herkes büyük kongremize davetlidir. Daha çok toplum daha çok demokrasi için, kayyım rejimine, inkar ve asimilasyona hayır demek için, tecrit ve savaş politikalarına hayır demek için, toplumsal barış için, ekonomik adalet için, birlikte başarmak ve Bizler’in gücüne inanmak için, doğayı korumak ve yaşamı savunmak için, kongremizde buluşacağız. 5’inci olağan kongremiz, sokaklar, emek, doğa, kültür, renkler, başarı, direniş, özgürlük bizimdir; yaşam bizimdir diyecek. Çünkü HDP umuttur, bu iktidar yolcudur. Bizler kadim, onlar kayyımdır. Bizler aydınlık onlar karanlıktır. Evet zaman halklarındır, kadınlarındır, gençlerindir, inananlarındır, irade sahiplerinindir. Zaman HDP’nindir. Sokaklardan yükselen sesler bizim, sözler bizim, karar bizim, hak bizim, dereler bizim, bütçe bizim, irade bizim, gelecek bizim demek için 3 Temmuz da Ankara’da olacağız.”
Özgür basın ve faşizme karşı demokrasi
“Kongremiz şunu gösterecek; Tek adama karşı halklar, havuz medyasına karşı özgür basın, faşizme karşı demokrasi, korkuya karşı cesaret bizimdir. Kutuplaşmaya karşı ortak yaşam, yandaşa karşı yurttaş ve tecride karşı özgürlük bizimdir. Bu kongrede neyin kararı alınacak diye merak edenlere, şimdiden söylemek isterim ki: Kentimizi ve kendimizi yönetmede, anlamlı bir yaşam isteğinde, onurlu bir barışta, ülkenin her sorununa dair çözümde, adalet ve eşitlikte, kısaca HDP ve onun fikriyatında kararlıyız! Bu kararlılığı ilmek ilmek örmenin kararlılığını göstereceğiz. Kongremizde en büyük muhalefet partisi olarak söz kuracağız. Bu ülkenin sorunlarını gerçek anlamda çözecek tek parti olarak söz kuracağız! HDP bugün umut dolu yarınlar için, çocukların geleceği için direniyor ve her türlü baskı ve zora karşı yılmadan mücadele diyor. Bu inanç ve kararlılıkla, demokratik ve barış dolu bir gelecek inancıyla sokaklarda meydanlardayız. Tüm halklarımızı, demokrasi ve özgürlüğe inanan herkesi kongremize bir kez daha davet ediyorum, çünkü Çözüm Biziz, Sözümüz Var.”
Eş başkanlarla devam
Basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Günay, eş genel başkanların değişip değişmeyeceğine dair, “Mutabakat komisyonumuz ve parti kurullarımızdaki genel eğilim eş genel başkanlarımızın devamı yönünde. Sürpriz beklemiyoruz” dedi.
ANKARA