Bilim insanları, 4 gülümseyen 4 de gülümsemeyen 8 insan fotoğrafının 44 ayrı kültürde binlerce insana gösterdiğinde, insanların çoğu gülümseyen yüzleri daha dürüst ve güvenilir bulmuş
İnsanın en önemli iletişim araçlarından biri gülümsemek. İnsanın yüzündeki ifadeleri kontrol eden 17 çift kasın yanı sıra ağız etrafında çember şeklinde bir kas bulunuyor. Gülümsemeyi sağlayan ise ağız kenarından şakağa doğru uzanan minör ve majör iki çift kastır. Gülümseme bakımından cinsiyetler ve kültürler arasında fark var. Genellikle kadınlar ve çocuklar daha fazla gülümsüyor.
Endorfin salgısını artırıyor
Gülmek ya da gülümsemek, zihinsel sistemleri olumlu yönde etkileyen bir güçtür. Gülmek yalnız insana mahsus bir özelliktir. Yüzümüze nasıl bir ifade verirsek, zihnimizde duygular da o şekilde oluşur. Gülmek, beyin hücreleri tarafından salgılanan endorfin (Beta-endorphin) salgısını artırarak vücudu rahatlatır. Endorfinin öncül maddesi prodinorfin üreten beyin hücreleri nöronlar, birincil olarak hipotalamus’ta, limbik sistemde ve beyin sapında bulunurlar. Ohio Üniversitesi’nde Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Profesörü ve Bilgisayarlı Biyoloji ve Bilişsel Bilim Laboratuvarı kurucusu Aleix Martinez, “sözlü iletişime geçmeden önce yüzlerimizle iletişim kuruyorduk” diyor. Bilim insanlarının 2016 yılındaki bir çalışmasında dördü gülümseyen, dördü gülümsemeyen sekiz insan fotoğrafını 44 ayrı kültürde binlerce insana gösterildiğinde, insanların çoğu, gülümseyen yüzleri daha dürüst ve güvenilir bulmuştu.
Peki, ya bunu yapamıyorsanız?
13 yaşındaki Kevin Portillo’nun evde her gün gülümseme egzersizleri yapması gerekiyor. Bazen çenesi ağrıyor bunları yapmaktan. Kevin New Jersey’de doğduğunda yüzünün sol tarafında büyük bir damar tümörü vardı. Sol gözünün kapanmasına, burnunun sağa kaymasına neden oluyordu. Portillo, “Yanaklarımı esnetmem gerekiyor. Bunu iki dakika boyunca yapıyorum ve her gün yapmam gerekiyor” diyor.
HABER MERKEZİ