Pınar Gültekin Davası’nda, katil Cemal Metin Avcı’ya verilen indirimli cezayı kabul etmeyeceklerini belirten Ankara Kadın Platformu üyesi kadınlar: ‘Bütün kadınlar örgütlenmeli, omuz omuza mücadeleyi büyütmek zorundayız
Muğla’da 21 Temmuz 2020’de Pınar Gültekin’i katleden Cemal Metin Avcı’ya uygulanan “haksız tahrik indirimi” ve ona yardım eden 5 sanığa verilen beraat kararına karşı tepkiler devam ediyor. Türkiye’nin dört bir yanında alanlara çıkan kadınlar, uygulanan cezasızlığı protesto etti.
Ankara Kadın Platformu üyesi kadınlar, kadın katliamlarında uygulanan politikayı Gültekin’i katleden faile verilen ceza üzerinden değerlendirdi.
Platform üyesi Leyla Mavili, Türkiye’de “cins kırımı”nın olduğunu ve kadın katliamlarının giderek derinleştiğini vurguladı. Kadın katliamı davalarında kadınların hayatlarının sorgulandığına dikkati çeken Mavili, “Pınar’da da Şule Çet’te de bunu gördük. Görülen her kadın cinayeti davasında, devamlı erkekleri yüreklendirecek, yeniden katliama itecek kararlar alınıyor. Uygulanan ‘haksız tahrik’ ve ‘iyi hal’ indirimlerinin tamamen erkeği aklamaya yönelik olduğunun şahidiyiz” ifadelerini kullandı.
‘Omuz omuza mücadeleyi büyütmek zorundayız’
Erkek şiddetinin, faile uygulanan cezasızlık politikasıyla ödüllendirildiğini dile getiren Mavili, “Nevin Yıldırım, İpek Er ve niceleri, kadınları öldüren faillere ceza verilmiyor. Erkek yargı faillere ‘kıymıyor’, ya çok az ceza veriyor, ya da verdiğinde de mutlaka cezayı düşürüyor. Kadınlar olarak, bu durumu kabul etmiyoruz. Bunlar erkek iktidarının tezahürüdür. Kadınlara örgütlenme sorumluluğu düşüyor. Yaşamlarımız tehlikede, biz bu ülkede her gün şiddetle, tecavüzle, tehditle baş başayız. Bütün kadınlar örgütlenmeli, omuz omuza mücadeleyi büyütmek zorundayız. Tek bir kadın arkadaşımız bırakın öldürülmeyi, sokakta tedirgin olmadan yürüyene kadar mücadelemiz devam edecek” diye belirtti.
‘Cezasızlık politikası failler için ödül’
Fail Avcı’ya verilen cezayla birlikte hukukun öldüğünü söyleyen platform üyesi Nihal Alataş da, “Türkiye, kadın cinayetlerinde tecavüz faillerinin, katillerin güçlendiği bir ülke. Cemal Metin Avcı, duruşma salonunda hukuk ve kamuoyu önünde ‘benim vicdanım rahat’ diyebilecek gücü kendisinde buldu. Erkek şiddeti böyle örgütleniyor ve böyle şekilleniyor. Kadınlar olarak, bunun karşısındayız yaşadığımız her alanda mücadelemizi sürdüreceğiz. Cezasızlık politikası failler için ödül. Biz bunların karşısındayız ve mücadelemizi bu noktada büyüteceğiz” diye aktardı.
İstanbul Sözleşmesi
Avcı’nın erkek yargıya güvenerek duruşma salonunda “İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesi iyi oldu” dediğini de hatırlatan Alataş, “Faillere, bu hakkı verenler utansın. Bizler İstanbul Sözleşmesi’ni savunmak için Danıştay’da olmaya ve ‘İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz’ demeye devam edeceğiz” dedi.
Platform üyesi Zuhal Ayva ise erkek yargının aldığı kararlar karşısında asla pes etmeyeceklerine dikkati çekti. Ayva, “Erkekleri korumak, onlara haksız tahrik indirimi vermek Türkiye’nin hukuk sisteminde sürekli var olan bir durum. Hepimiz, omuz omuza, mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz. Hasan Bilgili davası için olsun, Metin Avcı davası için olsun, kadınlar için ilmek ilmek ördüğümüz bir süreç var” ifadelerine yer verdi.
Mücadeleye çağrı
Sokaklarda, adliye koridorlarında, üniversitelerde seslerini yükseltmeye devam edeceklerini aktaran Ayva, “Bütün kadınları örgütlü mücadeleye çağırıyoruz. Bu süreci örerek, erkek yargıyı durduracağız ve gerçek adaleti sağlayacağız. Yasaların ve yargının sonuna kadar sürdürülmesinin peşindeyiz. Kadın mücadelesini büyütmeye devam edeceğiz” dedi.
Kaynak: MA