Emekli büyükelçi Ömer Önhon, Türkiye’nin Suriye’de beslediği cihadist grupların, Erdoğan-Esad görüşmesine karşı olduğuna işaret etti
Türkiye’nin Suriye Büyükelçisi olarak 13 Eylül 2009 – 26 Mart 2012 arasında görev yapan Emekli büyükelçi Ömer Önhon Cumhuriyet’e konuştuğu haberde, “Üstünlük Esad’da, çünkü koltuğunu koruyor” dedi.
Normalleşem sürecine işaret eden Önhon şunları söyledi: “Rusya ve İran destekli Esad güçlerinin 2016 sonunda Halep’i ele geçirmesinden sonra Erdoğan iktidarının muhaliflerin Esad’ı koltuktan indiremeyeceğine kanaat getirerek, yeni bir arayışa girdiğini ve politika değişikliğine gittiğini söyleyebiliriz. AKP iktidarına en büyük zararı veren dış politika dosyası olarak değerlendirilen Suriye meselesinin iç politikada oy kazandıran ve kaybettiren bir hal almasıyla, Suriye meselesini bile “Çözerse AK Parti çözer” mesajını vermek ve muhalefetin eleştiri kozlarını elinden almak için, MİT siyasi talimat çerçevesinde Suriyelilerle kanal açtı ve süreci başlattı. Şimdi izlediğimiz gelişmeler bu sürecin yeni dönemidir. Mayıs 2023’den bu güne kadar olan zaman içinde Türkiye ile Suriyeli yetkililer arasında görüşmeler kesilmedi. Ayrıca Türkiye bu süreyi, hem ne yapılabileceği konusunda kendi zihnini berraklaştırmak, hem Suriyeli muhaliflerle görüşerek onları da yumuşatıp sürece karşı çıkmamaları konusunda ikna etmek için kullandı. Çoğu muhalif grup, halen, Esad’la el sıkışmaya şiddetle karşıdır.”
‘Nasılsa yine döner’
Türkiye’nin BRİCS’e üyelik başvurusu yaptığı, hükümetin gizlediği konusunda da Önhon, “Rus basını dahil yabancı basın organları başvurunun yapıldığını yazdılar, Putin’in dış politika danışmanı Yuri Uşakov da Türkiye’nin üye olmak için resmen başvuruda bulunduğunu açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan bir zaman, genel bir beyan olarak, BRICS’e üye olunabileceğini söylemişti ama bu son dönemde çıkan haberlerle ilgili olarak Türkiye’den açıklama yok. Ne yalanlanıyor ne doğrulanıyor. Sanki çok gizli bir güvenlik operasyonu yapılıyormuş gibi. Uluslararası bir kuruluşa üye olmak için Dışişleri Bakanlığı yoluyla nota verilerek başvuru yapılır. Yani kayıtlı, kuyutludur her şey. Uluslararası bir kuruluşa üye olmanın gizliliği mi olurmuş? Hadi kamuoyu bilgilendirilmiyor, Meclis’in, Meclis Dışişleri Komisyonu’nun böyle bir konuda bilgisi ve söyleyecek sözü olmaz mı?”
Birçok ülkeye karşı “U” dönüşleri sorulunca da Önhon, “Düşmanlıklar da ebedi olmaz. Ama Türk dış politikasında izlediğimiz dönüşler bunların ötesinde bir şey. Hakkınızda “Bunlar bağırır çağırır, en üst perdeden konuşur ama bir noktada nasılsa yine döner” algısı oluşması hiç iyi bir durum değildir. Takdir edilen ve saygı gören bir etiket markası olmanın temel şartları güvenilirlik, tutarlılık ve ölçüdür” dedi.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi’nin Ankara’da ağırlanması konusunda da Önhon “10 yılı neden kaybettik? Bu durum, “Şartlar değişti” veya “Ulusal çıkarlar böyle gerektirdi” diye açıklanamaz. Mısır, durduğu noktadan geri adım atmadan pragmatik hareket ediyor” dedi.
ANKARA