Gözlemevi, Türkiye’ye mektup göndererek, TTB Yüksek Onur Kurulu Üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp ve tüm insan hakları savunucularının hemen serbest bırakılmasını istedi
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yüksek Onur Kurulu Üyesi Dr. Şeyhmus Gökalp’in 23 Kasım’da tutuklanması üzerine Dünya İşkence İle Mücadele Örgütü (OMCT) ve Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) ortaklığındaki İnsan Hakları Savunucularının Korunması İçin Gözlemevi, Cumhurbaşkanlığı, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ile Türkiye’nin Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’ndeki büyükelçilerine mektup gönderdi.
Mezopotamya Ajansı’ında yer alan habere göre, Gökalp’in keyfi biçimde tutuklanmasını ve yargıda maruz kaldığı haksızlığı kınayan Gözlemevi, mektubunda, Türkiye’nin de taraf olduğu uluslararası belgelere uygun hareket etmesini istedi.
Gözlemevi tespitleri
Gözlemevi tarafından gönderilen mektupta şöyle denildi: “Gözlemevi elde ettiği yeni bilgiler ışığında Türkiye’de aşağıda belirtilen durumla ilgili müdahalenizi talep etmektedir.
Gözlemevinin güvenilir kaynaklardan elde ettiği bilgilere göre, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yüksek Onur Kurulu üyesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) gönüllüsü Dr. Şeyhmus Gökalp keyfi biçimde tutuklanmış ve yargı sürecinde haksızlığa maruz kalmıştır.
Dr. Şeyhmus Gökalp, Diyarbakır Savcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında 20 Kasım 2020 günü sabah erken saatlerde polis tarafından gözaltına alınmıştır.
Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi 23 Kasım günü tutuklama kararı vermiş ve Dr. Gökalp Diyarbakır cezaevine gönderilmiştir. Mahkeme kararının gerekçesinde ‘kuvvetli suç şüphesinden’ söz edilmekte, bu çerçevede Dr. Gökalp’in orada çalışmadığı bir dönemde bir hastanede terör örgütü üyelerine sağlık hizmeti verdiği, ayrıca yetkililer tarafından yasa dışı sayılan bir toplantıya katıldığı ileri sürülmektedir.
Talepler
Türkiye’deki yetkili mercilere lütfen şu talepleri iletin;
*Dr. Şeyhmus Gökalp’in ve Türkiye’deki tüm insan hakları savunucularının fiziksel dokunulmazlıklarının ve psikolojik sağlıklarının her koşulda güvence altına alınması;
*Yalnızca insan hakları alanındaki faaliyetleri nedeniyle insanları cezalandırma amacı güttüğü görülen tutuklamaların keyfi niteliği nedeniyle Dr. Şeyhmus Gökalp’in ve onunla aynı durumda olan diğer tüm insan hakları savunucularının hemen ve koşulsuz olarak serbest bırakılmaları;
*Dr. Şeyhmus Gökalp’e ve Türkiye’deki tüm insan hakları savunucularına yönelik, yargı düzeyindekiler dahil, her tür haksızlığa son verilmesi ve hangi koşullarda olursa olsun faaliyetlerine engelsiz ve misilleme korkusu olmaksızın devam edebilmelerinin sağlanması;
*Terörle mücadele yasasının muhalefeti susturma ve insan hakları alanındaki faaliyetleri baskı altına alma amacıyla istismarından kaçınılması;
*Başta Maddeler 1 ve 12.2 olmak üzere, BM Genel Kurulu tarafından 9 Aralık 1998 tarihinde benimsenen Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Savunucuları Bildirgesinin tüm hükümlerine uygun hareket edilmesi;
*Uluslararası insan hakları standartları ve Türkiye’nin de taraf olduğu uluslararası belgelere uygun olarak insan haklarına ve temel özgürlüklere saygının her durum ve koşulda sağlanması.”
ANKARA