İmralı’dan Silivri Cezaevi’ne sevk edilen tutuklular Arkaş ve Kuran’ın, aile ve avukatgörüşlerinde ‘Öcalan’ ve ‘İmralı’ kelimelerini kullanmalarının yasaklandığı belirtildi
Kürt sorununun çözümü için 2013 yılında başlatılan “çözüm süreci” kapsamında 2015 yılında PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın tutulduğu İmralı Cezaevi’ne sekretarya görevi için getirilen, daha sonra ise Silivri 9 No’lu Cezaevi’ne sevk edilen PKK’li tutuklular Çetin Arkaş ve Nasrullah Kuran’ın cezaevi süreci kesintisiz yasaklarla geçiyor. Yaklaşık 2,5 yıldır Silivri’de tutulan Arkaş veKuran’a gönderilen mektupların birçoğu kendilerine teslim edilmiyor, ellerine geçen mektuplara verdikleri yanıtlar ise dışarıya ulaşmıyor. MA’dan YasinKobulan’ın haberine göre Arkaş veKuran’ın avukatları ve aileleri ile yaptıklarıtüm görüşmeler bir gardiyan tarafından izlenip, dinleniyor ve kayıt altına alınıyor. Avukat ve aile görüşmeleri sırasında Arkaş veKuran için getirilen yasaklı kelimeler de var. Arkaş veKuran’ın görüşmelerde “Öcalan” ve “İmralı” kelimelerini kullanmaları fiili olarak yasaklanmış durumda. Görüşmeler sırasında bu kelimelerin kullanılması durumunda sorumlu cezaevi görevlisitarafından müdahale edilip, görüşmeler hemen sonlandırılıyor. Bu nedenle yapılan kimi görüşmeler, bazen 10 dakika bile sürmeyebiliyor. Arkaş ve Kuran’ın avukatlarından Rezan Sarıca, müvekkillerinin İmralı Cezaevi’nden getirileri Silivri Cezaevi’nde çok yoğun bir baskıya maruz kaldıklarını belirterek şunları söyledi: “Görüşme istenildiği zaman kesilebilmekte, müvekkil görüşme kabininden çıkarılabilmektedir. Bu durum genelde müvekkilimiz Sayın Öcalan’ın hapishane koşulları ile ilgili konuşulduğunda yaşanmaktadır. Bundan dolayı görüşmelerimizin zaman zaman 5-10 dakika içerisinde kesildiği oldu. Sayın Öcalan ile avukat ve aile görüş yasağı ve haberleşme yasağı kapsamında en ufak bir bilgi ve durumun dış dünyaya kamuoyuna biz avukatlara veya aile bireylerine ulaşılması engellenmektedir. Haliyle Sayın Öcalan’ı konuşamamaktayız. Sayın Öcalan’ın kendisinin konuşması nasıl yasaklanıyorsa, kendisini konuşmanın da yasaklandığı bir alan olmuştur Silivri.”
İSTANBUL