İÇERİDEN
Hüseyin Aykol
Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi’nde kalmakta olan kadim mahpuslardan Orhan Çaçan da 24 Nisan 2022 tarihli mektubunda görüntülü telefon sorununa değinmiş. Şöyle diyor: “Cezaevi idaresi görüntülü telefon ve süre uzatımının merkezi yapıldığını, müdahalede bulunamadıklarını belirtiyor. Bunun üzerine Adalet Bakanlığı’na başvurduk. Onlar da cevaben, bu konuda tek yetkili mercinin İdare ve Gözlem Kurulu olduğunu, onlara talimat veremeyeceklerini söylediler. İzmir C. Başsavcılığı da benzer içerikte yanıt verdi. Anlayacağınız net olmayan bir yasa ve yönetmelik ile altyapısı hazırlanmamış bir sistem denemeye tabi tutulmuş bir çalışmanın karmaşası ve keşmekeşliğiyle karşı karşı karşıyayız. Madem ki, bu karmaşayı yaşatacaktınız, neden kamuoyuna cezaevlerine görüntülü telefon hakkı vereceğiz, diye daha 2021 yılında bildirimde bulundunuz?
Bunun dışında cezaevlerinde karantina halen devam etmekte. Dışarıdakiler için kimi şeyler değişse de, içeridekiler için değişen pek bir şey olmadı. Karantinadan dolayı birçoğumuz iki yıla yakındır hastane randevularımıza gitmiyor, kimi ameliyat ve tedavi şartlarımızı erteleyip duruyoruz. Ben tüberküloz ve Hepatit geçirdim. Tüberküloz tedavisi gördüm. Fakat 3 ve 6 aylık kontrollerim vardı. Pandemi dolayısıyla götürmediler. Hepatit için hiçbir test yapılmadı. Eklem romatizması, boyun fıtığı ve minisküsün yarattığı zorluğa değinmek bile istemiyorum.
Yanımda yüzde 72 felçli, epilepsi ve prostat hastası olan Sekvan Becerikli bulunuyor. Hücrede kalması kesinlikle yasak olmasına rağmen bir süre hücreye atmışlar ve burada kendisine 5 kez hücre cezası verilmiş. Okuma yazması olmadığı için verilen hiçbir dilekçeyi imzalamamasına rağmen bu cezalar idare tarafından onanmış ve yürürlüğe konmuş. Böylece infazı yakılmış. Düzeltilmesi için ilgili kurum ve kuruluşlara başvurularda bulunduk. Gelen cevapları size de bildireceğim. Siz de insan hakları kuruluşlarına bu durumu iletiverin lütfen!”
* * *
İnfazı yakılan mahpuslardan biri de Düzce T Tipi Cezaevi’nde bulunan Resul Baltacı’dır. Kadim mahpuslardan olan Resul Baltacı’nın 10 Mayıs 2022 tarihli mektubu şöyle: “Buraya 7 yıl önce sürgün edildim. Buradan memleketime yakın bir yere sevk edilmek için yaptığım başvurular bakanlık ile savcılık arasında dönüp dolaşıyor. Burada artık kesinlikle kalmak istemiyorum; çünkü tahliyemi engellemek istiyorlar. Bana verilen hücre cezaları halaydandır. Oysa hukuk toplu cezalandırmaları doğru bulmuyor. Başka bir cezaevinde olsaydım; bunlar başıma gelmeyecekti. Var olan hücre cezalarının kaldırılması için idareye ve infaz hakimliğine başvurduk.
Duyduğuma göre infazı yakıldığı halde, bu kararın düzeltilmesiyle tahliye olan biri varmış. Söz konusu kararı bana gönderirseniz sevinirim. Eskiden firar ve isyan infazı yakıyordu. Şimdi alınan üç hücre cezasının infazı yakması, 2004-5 yıllarında çıkmış bir yasa. Yani bize uygulanmaması gerekiyor. Aleyhte yasalar geriye doğru işlemez çünkü. Benim hastalıklar (bel fıtığı, mide ağrısı, göz, diş ve damarlardaki sorunlarım) artarak devam ediyor. Burada 12 kişi kaldık. İki gün önce bir arkadaşı, üç yıl gecikmeli de olsa tahliye ettiler.”
* * *
İzmir-Kırıklar 1 nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Güven Usta, 9 Mayıs 2022 tarihli mektubunda Nisan ayında yaşadıkları hak ihlallerini raporlaştırmış. Şöyle diyor: “Hücrede kişi başı 15 kitap, 20 dergi bulundurma hakkımız var ve dışarıdan gönderilen yayınlar hediye kapsamına alınabiliyor. Ancak dergi hediye değildir, denilerek içeriye alınmıyor. Hak gasplarına karşı kimi eylemler yapan Hacı Demir, Rıza Özçolak, Güven Usta, Remzi Uçucu, Bekir Şimşek, Servet Göçmen, Şerif Turunç’a değişik soruşturmalar açıldı ve kimi disiplin cezaları verildi. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almış olan Servet Göçmen ve Şerif Turunç’un üç saatlik havalandırma süresi iki saate indirildi. Bu nedenle havalandırma kapısını kıran ve koridor kapısını sökerek koridora çıkan Servet Göçmen ve Şerif Turunç’a üç ayrı soruşturma açıldı. Karantina bahanesiyle sohbet hakkı kullandırılmazken, Kuran kursu düzenleniyor. Kantinde satılan tüketim maddeleri çok pahalı. Kantindeki tükenmez kalemler, ikiden fazla verilmiyor. Gazeteler pandemi bahanesiyle bir gün sonra veriliyor.”
* * *
Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Yusuf Kenan Dinçer, 6 Mayıs 2022 tarihli mektubunda Nisan ayında yaşadıkları hak ihlallerini raporlaştırmış: “Altı arkadaşımız ağırlaştırılmış müebbet hapis hükümlüsü olmadıkları halde 65 aydır tek kişilik hücrelerde tutuluyor. Haber kanalları yayına verilmiyor. Sibel Balaç ve Gökhan Yıldırım için destek açlık grevi yapan Murat Kaymaz, Yusuf Kenan Dinçer, Rabbena Hanedar, Taner Korkmaz, Talat Şanlı ve Akil Nergüz’e verilen disiplin cezası onaylandı. Normalde 15 günde bir dağıtılması gereken hapishane kütüphanesi kitaplarının dağıtımı 2 ayı, ayda bir dağıtılacağı söylenen İl Kütüphanesi kitaplarının dağıtımı 3 ayı buluyor. Pandemi sonrası 1.5 saate çıkarılan görüş süresi halen 1 saat olarak uygulanıyor. Göndermek istediğimiz mektuplarımız sadece haftada bir kez toplanıyor, bize gelen mektuplar haftada bir kez dağıtılıyor.”
* * *
Elazığ 1 nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunun Mehmet İşsiz, 9 Nisan 2022 tarihli mektubunda Ramazan Bayramı’mızı kutlamış. Kendisine teşekkür ediyoruz.
* * *
Burhaniye T Tipi Cezaevi’nde bulunan çizerlerimizden Mehmet Boğatekin’in 9 Mayıs 2022 tarihli mektubuyla gönderdiği 11 adet karikatürünü aldım. Teşekkürler…
MEKTUBU GELENLER:
——————————–
İbrahim Ateş – Akçadağ T Tipi Cezaevi
Mehmet Boğatekin – Burhaniye T Tipi Cezaevi
Resul Baltacı – Düzce T Tipi Cezaevi
Mehmet İşsiz – Elazığ 1 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
Güven Usta – Kırıklar 1 nolu F Tipi Cezaevi
Orhan Çaçan – Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi
Sekvan Becerikli – Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi
Kenan Dinçer – Van Yüksek Güvenlikli CİK