Yaşadıkları kötü koşullardan kaçarak daha insani yaşam koşullarını oluşturmak için göç yollarına düşen onbinlerin akıbeti bilinmiyor. AP, yaptığı araştırmada son 4 yılda 56 bin 800 mültecinin öldüğünü ya da kaybolduğunu belirtti
Haber ajansı Associated Press (AP) dünya çapında yaşamını yitiren ve kaybolan mültecilerin sayısının tahmin edilenden çok daha fazla olduğunu ortaya koyan kapsamlı bir araştırma yaptı. AP’nin uluslararası örgütler, adli tıp kayıtları, kayıp ilanları ve ölüm haberleri gibi çok sayıda veriyi bir araya getirerek hazırladığı çalışma, 2014’ten bu yana en az 56 bin 800 mültecinin öldüğünü ya da kaybolduğunu ortaya koydu. Bu rakam, Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Örgütü’nün Ekim ayında yayınladığı rapordaki verilerin en az iki katı. BM verileri, dört yıl içinde 28 bin 500 kişinin kaybolduğunu ya da öldüğünü gösteriyor. AP’nin haberinde bilançonun gerçek resmi ortaya koymaktan çok uzak olduğuna da dikkat çekiliyor. Raporda yaşam umuduyla yola çıkan mültecilerin bazılarının cenazelerinin denizin dibinde ya da çölde kumların altında yok olduğuna vurgu yapılıyor. Ayrıca, göç ederek başka ülkelere gitmeye çalıştığı için ailelerin haber alamadığı yakınları için kayıp başvurusu yapmadığı belirtiliyor.
Mültecilerle ilgili araştırmalara yeterince bütçe ayırılmaması da tablonun ne kadar ağır olduğunu ortaya koymayı zorlaştıran bir etken olarak öne çıkıyor. Örnek olarak 2015 yılında İtalya açıklarında 800 kişinin öldüğü mülteci faciası gösteriliyor. İtalya’nın bu facianın araştırılması ve ölenlerin teşhis edilmesi için söz verdiği ancak bu çalışmalara ayrılan bütçenin kesildiği vurgulanıyor. AP’nin çalışmasında dünyanın birçok noktasında siyasi ve sosyolojik bir soruna dönüşen göç meselesinin hükümetler tarafından hafife alındığı da vurgulanıyor. Cenevre merkezli Mixed Migration Centre’den (Karışık Göç Merkezi) Bram Frouws, “Göç yönetimi konusuna nereden bakarsanız bakın, insanlar hareket halinde olmaya devam edecekler. Mülteci ya da iş için göçenler, hepsi insan” diyor.
Ölümlerin çoğu denizde
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün Haziran 2018 verilerine göre, Türkiye’de 3 milyon 570 bin 352 Suriyeli mülteci yaşıyor. Türkiye ucuz iş gücü olarak görülen ve ırkçı saldırıların hedefinde olan mülteciler daha insani koşullarda yaşamak için çıktıkları Akdeniz ve Ege denizlerinde yaşamını yitiriyor. Çeşitli mülteci dernekleri, mültecilerin 1 milyon 400 bininin çeşitli meslek alanlarında ucuz iş gücü olarak çalıştırıldığını belirtiyor. Metal sanayi, tekstil, inşaat ve hizmet iş kollarında çalışan mülteci sayısı 1 milyon civarında. Tarım sektöründe ise, 400 bin mültecinin çalıştığı belirtiliyor. Suriyelilerin artık Türkiye’de ezilen halklardan biri olduğunu söyleyen gazeteci Ercüment Akdeniz, sorunun kaynağında statü verilmemesi olduğunu söyledi. Akdeniz, işçi sendikalarının bu konudaki duyarsızlığını eleştirdi. Mültecilere bilinçli bir şekilde statü verilmediğini ifade eden Akdeniz, sermayenin uzun yıllar boyunca Suriyelilerin sırtından milyonlarca lira kazandığını ve servetlerine servet kattığını belirtti.
Türkiye’den giden mülteci sayısı artı
Türkiye’nin kuzeybatı kara sınırı üzerinden Yunanistan’a giriş yapan mültecilerin sayısı 2018’in ilk 10 ayında arttı. Sınırı geçen mülteci sayısının geçen seneye oranla yüzde 40 artış göstererek, 11 bini aştığı bildirildi. DW Türkçe’nin haberine göre Yunanistan ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne (UNHCR) bağlı yetkililer, artış gösteren mülteciler arasında çok küçük yaşta çocuklu aileler ve refakatçisi bulunmayan çocuklar olduğuna dikkat çekerek, duruma ilişkin kaygılarını dile getirdi. Yunanistan’ın Türkiye sınırına yakın Seymenli köyündeki mülteci kampının idarecisi İrini Logotheti, 180 kişilik kapasitesi olan kampta bulunan 265 kişinin 93’ünü refakatçisi olmayan çocukların oluşturduğunu söyledi. Kampta yer olmadığı için her gün 60 mülteciyi Selanik ve Atina’da bulunan diğer kamplara gönderdiklerini ifade eden Logotheti, ancak her gün gönderilenlerle neredeyse eşit sayıda mültecinin geldiğini belirtti.
İSTANBUL