İş insanı Osman Kavala’nın tek tutuklu olduğu Gezi Parkı Davası’nda Osman Kavala hukuksuzluğa dikkat çekti. Kavala, kendisine dönük suçlamaların hukuk dışı olduğunu söyledi: “Casusluk suçlamasının kurucu unsurunun var olmadığını, bu husus var olmadan böyle bir suçlama yapılması tamamen hukuk dışıdır. Beraat ettikten ve tahliye kararı verildikten sonra iki ayrı suçtan tutuklandım” Av Tora Pekin, dosyada hiçbir delilin bulunmadığına dikkat çekti. Mütalaada Kavala ve Mücella Yapıcı hakkında “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi
Gezi Davası’nda 1602 gündür tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala’nın tutukluğunun devamına karar verildi.
“Çarşı Davası”nın ayrıldığı “Gezi Davası”nın duruşması 21 mart 2022’de İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
CHP Milletvekilleri Özgür Özel, Turan Aydoğan, Sezgin Tanrıkulu, Ali Şeker, Onursal Adıgüzel ve Mahmut Tanal ile HDP Milletvekilleri Züleyha Gülüm ve Saruhan Oluç, Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, TİP milletvekili Ahmet Şık duruşmayı izledi.
Duruşmaya Silivri Cezaevinde tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı.
1602 gündür aşkın süredir tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala’nın tutukluğunun devamına karar verildi. Karar oy çokluğuyla alındı.
Üç hakimden birsi karara muhalefet şerhi düştü. Hakım savunmanın alınmış olması, delillerin toplanmış olması, dosya kapsamı, delil durumu, dosyanın geldiği aşama, bu aşamadan sonra sanığın delil karartma ihtimalinin olmaması, Kavala’nın tutuklulukta geçirdiği süre, tutukluluğun bir tedbir oluşu, tutuklulukta istenilen amaca 5271 sayılı CMK’nın 109. Maddesinde belirlenen adli kontrol tedbirlerinden bir veya birkaçının uygulanması ile ulaşılabileceği değerlendirilerek, Kavala’nın durumuna göre ölçülü olmayan tutukluluğun devamı yönündeki çoğunluğun görüşüne katılmayarak, uygulanacak ölçülü bir veya birkaç adli kontrol tedbiri ile tahliyesi görüşünde olduğun kaydetti. Duruşma 22 Nisan’a ertelendi.
Can Atalay: Bozmaya ilişkin beyanlarımızı ısrarla ‘savunma’ diyerek aldınız
Mahkeme başkanı, esas hakkındaki mütalaanın celse arasında sunulduğunu söyledi. Yargılanan Can Atalay, usul ile ilgili, “Biz ısrar etmeseydik heyetiniz bozmaya ilişkin beyanımızı bile almayacaktı. Bozmaya ilişkin beyanlarımızı ısrarla ‘savunma’ diyerek aldınız. Yargılama faaliyeti olarak ne yaptınız? Çarşı davasıyla ilgili kurduğunuz ara karar, adli tıpa yazdığınız yazı, bozmaya ilişkin beyanlarımızın alınması, Kavala’nın tutukluluk durumuna ilişkin olarak avukatların beyanı… Sadece bunları yaptınız” diye belirtti.
Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Birazdan söyleyeceğim taleplerin reddi olamaz. Biz süre talep etmiyoruz. Biz Gezi’yi savunduk, savunmaya devam edeceğiz. 2014’te kulağımıza ulaştırılan duyumlara rağmen bu ülkeden gitmedik. Biz bu yargılamayı uzatmıyoruz. Önceki duruşmada bize yurtdışına çıkış yasağının konulmamasını ‘ahlaksız teklif’ olarak nitelemiştim. Bunun manası ‘Gidin, elimizi rahatlatın, hızlıca karara gidelim’ demekti. Biz bunu elimizin tersiyle iteriz. İnsan utanacağı hiçbir şey yapmamalı. Biz çiğ yemedik, o yüzden karnımız ağrımıyor. Bir düğmeye basıldı, Gezi davası bozuldu. Bir düğmeye basıldı, Yargıtay 16. Ceza Dairesi kendi dosyasında bulunmayan, Gezi ile birlikte değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, Çarşı davasını bozdu. 30. ACM alelacele dosyayı size gönderdi.”
Ortada delillerin olmadığını ve bir komplonun olduğunu dile getiren Atalay, “Yağma yok. Canınızın istediğini canınız istediği zaman söyleyip istemediği zaman vazgeçip başka bir şey söyleyemezsiniz. Ceza yargılaması işkence ile delil elde etme dönemini yaşandı, ceza yargılamasının anahtarının AKP seçkinleri tarafından Fethullahçı çeteye anahtar teslim emanet edildi, delil imal edildi. Bu yargılama ile ‘delilsiz’ delile ihtiyaç duyulmayan yargı dönemi mi başlıyor? Siz hukuk adına konuşmayın, siyaset yapın” dedi.
Av. Köksal Bayraktar: Doğrudan karara gitme amacındasınız
Ardından söz alan Kavala’nın avukatı Köksal Bayraktar, mahkemenin tanıkları dinlemediğini söyledi. Tevsi tahkikat taleplerinin de reddedildiğini hatırlatan Köksal, “Yasal olarak sizin sanıkları dinleme hakkınız bile yok. 30 ACM’de verilen sanık ifadelerini tekrar ettirdiniz, başka hiçbir şey yapmadınız, işin esasına girmediniz. Doğrudan karara gitme amacındasınız. Müvekkilim usul hükümleri karşısında yalpalayan bir mahkeme karşısında 4 yıldan fazladır tutuklu. Hiçbir davada olmayan bir şeyle karşı karşıyayız. Savcılık olmasına rağmen bakanlar bu davaya müdahil oluyor. 700 kişi müştekiyiz diyor, bunların biri dahi mahkemeye getirilmiyor. Durum buyken karara gitmek doğru değil. Davayı yerinde muhafaza etme kararından geri dönülmesin, geri dönülmeyecekse tevsii tahkikat yürütülmesini, Barkey’in kaldığı otelin tespit edilip Nimet Çubukçu’nun dinlenmesini talep ediyorum” diye konuştu.
Tek delilin konuşulmadığı dosya…
Yargılananlardan Ali Hakan Altınay’ın avukatı Tora Pekin ise, dosyada hiçbir delilin bulunmadığına dikkat çekti. Delillerin toplanması taleplerinin reddedildiğini hatırlatan Pekin, “Bir tek delilin konuşulmadığı dosyada karara gidilmesi hakkında ne düşünürsünüz” diye sordu.
Avukat Evren İşler ise ,”Hem iddianamenin hem de esas hakkında mütalaanın dayanağı olan tapelerle ilgili sorunlar var. Kesintiler olan tapelerin kararları ve ses kayıtları yok. Bunlar olmadan işlem yapılması mümkün değil. Ne yaparsanız yapın, nasıl kıymetlendirirseniz kıymetlendirin bu kararlar hukuka uygun hale gelmeyecek” dedi.
Yiğit Aksakolu’nun avukatı Serdar Laçin, esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmak için süre talep etti.
Osman Kavala: Hukuk dışı
Daha sonra konuşan Osman Kavala, kendisine dönük suçlamaların hukuk dışı olduğunu belirtti. Kavala şunları söyledi: “Casusluk suçlamasının kurucu unsurunun var olmadığını, bu husus var olmadan böyle bir suçlama yapılması tamamen hukuk dışıdır. Casusluk suçundan tutuklanmış olduğumun hukuksuz olduğu aleni hale gelmiştir. Özellikle casusluk suçlamasına dair ne ortada temin edilmiş bir bilgi var, ne de iddia makamı bu bilginin ne olduğunun araştırılmasına dair bir çaba. Beraat ettikten ve tahliye kararı verildikten sonra iki ayrı suçtan tutuklandım. Barkey ile görüşmelerle ilgili herhangi bir somut bilgi ve belge de konmadı dosyaya. Bu görüşmeler sadece birbirine yakın baz istasyonundan gelen sinyale dayanıyordu.” Kavala, ardından avukatların taleplerine katıldığını ve bunlarla ilgili kararı beklediğini dile getirdi.
Mütalaada ağırlaştırılmış müebbet istendi
Savcı 4 Mart’ta esas hakkında mütalaasını sunmuştu. Savcı, Kavala ve Mücella Yapıcı hakkında “hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. Mütalaada, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi hakkında ise darbeye teşebbüs suçunu “yardım eden sıfatıyla” işledikleri gerekçesiyle 20 yıla kadar hapis cezası istendi.
Mütalaada savcı yurt dışında bulunan Henri Barkey, Pınar Öğün, Can Dündar, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, Mehmet Ali Alabora, Yiğit Aksakoğlu ve İnanç Ekmekçi hakkındaki dosyanın ayrılmasını istedi.
İSTANBUL