Taksim Dayanışması’nın Gezi Direnişi’nin 9. yıl dönümündeki çağrısı cevap buldu. Taksim’de buluşanlar barikatları aşa aşa Gezi Parkı’na yürümeye çalıştı. Polis 9 yıl öncesi gibi yine dehşet saçtı. Ayrıca Adana’dan Ankara’ya, Antalya’dan Londra’ya birçok kentte eylemler oldu
Gezi Direnişi’nin 9’uncu yıl dönümünde İstanbullular eşitlik, özgürlük ve adalet talebiyle Taksim’de buluştu.
Taksim Dayanışması’nın çağrısıyla, Gezi Direnişi’nin 9’uncu yıl dönümünde çok sayıda kişi, “Karanlık gider Gezi kalır” şiarıyla Taksim’de bulunan Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi önünde kararlaştırılan saat 19.00 olmadan toplandı. Polis ise İstiklal Caddesi ve Gezi Parkı yönündeki bazı sokak girişlerini kapattı.
Gezi direnişi sırasında yaşamını yitirenlerin fotoğraflarını taşıyan kitle “Örgütlü bir halkı hiç kimse yenemez”, “Bu halkı hiçbir kuvvet yenemez”, “Karanlık gider Gezi kalır” gibi dövizler açtı. Kitle sık sık “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür”, “Her her Taksim her yer direniş”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarını attı. eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Oya Ersoy, Musa Piroğlu, polisin katlettiği Berk Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş ile milletvekilleri Sera Kadıgil, Ahmet Şık da destek verdi.
Polis saldırıları olunca Gezi Davası’ndan hapse atılanların mesajları okunamadı.
‘Kötülüğe Gezi’nin dayanışmacı ruhuyla karşı duracağız’
TMMOB’un önünde yıldönümü vesilesiyle basın açıklaması güçlükle yapıldı. Açıklamayı Taksim Dayanışması adına Akif Burak Atlar okudu. “Karanlık gider Gezi kalır!” başlığıyla hazırlanan açıklamada “Hepimiz, biliyor ve görüyoruz. Yaşıyor ve hatırlıyoruz. Sesimiz ve bedenimizle, geçmişimiz ve geleceğimizle sahip çıkıyoruz!” denilerek Gezi’nin 9’uncu yıl dönümü kutlandı.
Gezi Davası’nda tutuklananların selamlandığı açıklamada, “Yaşatılan bu kötülüğe Gezi’nin dayanışmacı ruhuyla karşı duracağımıza ve bu hukuksuzluk son buluncaya kadar seslerini duyuracağımıza söz veriyoruz” denildi. Açıklamada Gezi Direnişi sırasında yaşamını yitirenler de anılarak, “Tarihin ileriye doğru yürüyüşünü durdurabileceğini düşünenlere, suyun tersine akacağına inananlara, rant ve siyasal ikbal uğruna gerilimden, çatışmadan medet umanlara karşı uyanık olalım. Kavganın, hakaretin, öfkenin olağan, makbul bir siyaset yapma yöntemi ve seçim yatırımı haline getirilmesine; Gezi Parkı’nın yurttaşların kutuplaştırılacağı yeni bir araca dönüştürülmesine, her haksızlıkta her hukuksuzlukta sesini çıkaran, mağdurların sözü olan, özverili mücadeleleriyle simge olmuş bu ülkenin güzel insanlarının hapishanelerde tutulmasına izin vermeyelim” diye belirtildi.
Kobanê ve Gezi davalarına da atıfta bulunulan açıklamada, devamla şöyle denildi: “Bu ülkede kaç lise, kaç üniversite varsa, deresine sahip çıkan kaç köy, bedenime karışma diyen kaç kadın, dilimi, kimliğimi, varlığımı inkar etme diyen kaç Kürt varsa, inancımı sorgulama diyen kaç Alevi, acımı reddetme diyen kaç ermeni, yönelimimi kabul et diyen kaç LGBTI+ birey varsa, bu pahalılıkta bu ücretlerle yaşanmaz diyen kaç işçi, ürünü elinde kalan ne kadar çiftçi varsa o kadar Gezi Parkı çıkacak karşınıza. Delilsiz, tanıksız, mesnetsiz yargılamalarla hapislere doldurduğunuz insanlara yaşattığınız hukuksuzluğun hiç kimseyi sindiremeyeceğini görecek, kendi hukuksuzluğunuzun karanlığında yol alamaz hale geldiğinizi yaşayarak hissedeceksiniz!
Bazen İstanbul’da bazen Diyarbakır’da bazen Artvin Cerattepe’de göreceksiniz Gezi’yi. Her yerdeyiz diyenlerin sözüne sadık kaldıklarını yaşayarak öğreneceksiniz. Liselerde sırtını döneni de olacak, Boğaziçi kampüslerindeki gibi kararlı nöbetlerle üniversiteleri talancılara dar edenleri de. Bazen bir şarkının son nakaratında, bazen bir filmin ilk sahnesinde karşılaşacaksınız Gezi ile…
Binlerce beton bina ile kuşatılmış Taksim meydanı etrafındaki tek yeşil alan, gölgesinde oturabilecek ağaç barındıran tek park olduğu doğru. Ama daha büyük bir hakikati var artık o parkın. Uğruna ‘Ağırlaştırılmış müebbet’ cezaları alarak hapis yatan dostlarının yanı sıra, insanım diyenlerin görebilecekleri suretler, duyabilecekleri ağıtlar arasında, on dördünde, yirmi birinde toprağa düşmüş, oradaki ağaçlara can suyu olmuş gençlerin anıtları duruyor o parkta. İşte bu nedenle ve bir kez daha gür bir sesle haykırıyoruz; Ülkenin demokrasi şöleni olarak tarihe geçecek olan Gezi direnişinden ‘Darbe’ çıkarmaya çalışmak beyhude bir çabadır! Özcesi; düşün yakamızdan, ülkemizi ve milyonlarca yurttaşımızı rahat bırakın…Herkes bilsin ki; karanlık gider Gezi kalır! Herkes bilsin ki; Hapislik biter mücadele kazanır! Herkes biliyor, Her yer Taksim her yer direniş!” Açıklama sonrası kitleye polis plastik mermi ve biber gazları ile saldırı gerçekleştirdi
“Biji berxwedana zindana”, “Gezi’de düşene, dövüşüne bin selam”, “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı. Kitle ardından Gezi Direnişi’nde katledilen ve Gezi Davası’ndan dolayı tutuklanan kişilerin isimlerini söyleyerek direnişin gerçekleştiği Gezi Parkı’na doğru yürüyüş gerçekleştirmek üzere İstiklal Caddesi’ne yürüyüşe geçti. Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi önünden Gezi Parkı’na yürüyen kitlenin önü polis tarafından kesildi. Kitle “Her her Taksim her yer direniş” diye haykırdı.
Protestocular “Katil devlet hesap verecek”, “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük”, “Polis defol bu sokaklar bizim” “Faşizme ölüm halka hürriyet”, “Aç aç barikatı aç”, “Her yer Taksim her yer direniş” sloganları ile barikatı aşamaya çalıştı. Bu sırada polis kitleye biber gazları ve coplarla saldırıda bulundu. Polis kitlenin yürüdüğü yerlerin çıkışında kalkanlarla adeta etten duvar ördü. Kitle polis duvarını aşmak için yüklendi. Polis sokaklarda tüfeklerle biber gazı attı. Polis bazen yakın mesafeden de biber sıktı. Gazdan etkilenenler oldu. yoldan geçen yurttaşlar da “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganları ile direnişe destek verdi.
Gazetecilere de saldırı
Polis çekim yapmak isteyen basın mensuplarına da saldırdı. Gazetecilerin çekim yapmasına izin vermeyen polis, birçok gazeteciyi de darp etti. Darbedilen Tele-1 muhabiri Engin Açar, geçtiğimiz günlerde Ayasoyfa’daki tahribatı görüntülemek isterken gözaltına alınmış, ardından serbest bırakılmıştı. Halk TV muhabiri Erdinç Yılmaz da darp edildi. Halk Tv muhabiri Ozan Demiriz gözaltına alındı.
Bu arada protestolar sırasında bir polis dronu da düşürüldü.
Polisin saldırıları sonrası Gezi Parkı’na ulaşamayan protestocular İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi oturma eylemi yapıldı.
150 kadar kişi gözaltına alındı
Polis saldırıları sonucu çok sayıda kişi darp edilerek ters kelepçeyle gözaltına alındı. Gözaltına alınanların sayısının 3’ü gazeteci 200 kadar olduğu kaydedildi. Saldırılar sonucu çok sayıda kişi de yaralandı.
Makine Mühendisleri Odası binası ablukaya alındı
Polis Sıraselviler tarafından gazlı saldırılar yapınca bölgede olanlar İpek Sokak’taki TMMOB Makine Mühendisleri Odası binasına girdi. Gece 21.20’den sonra polis TMMOB Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi binasında bulunanları ablukaya aldı. Polis gözaltı yapmak için binayı kuşatıp çıkışları engelledi. Sıcak havaya rağmen yüzlerce kişinin çıkışına uzun süre izin verilmedi. HDP ve TİP milletvekilleri binaya ulaşıp gözaltıları engellemeye çalıştı ancak polis binaya yaklaştırmadı. Saat 22.00 sularında Valilik ile yapılan görüşmeler sonucunda binaya sıkışanlar gruplar halinde çıkış yaptı. Polis ise slogan atılırsa operasyon yapma tehdidini sürdürdü. Çıkışlar için “üçer üçer” dayatması da yapıldı. Dışarıda kameralı polisler bekledi.
Kadının yüzüne kalkanla vurdu
Bu sırada ablukadaki arkadaşlarını bekleyen bir grup İstiklal Caddesi’nde slogan attı. Önü polis tarafından kesildi. Müdahaleye tepki gösteren bir kadının yüzüne polis kalkanla vurdu.
Mücella Yapıcı mesajı
Gezi Direnişi davasında yargılanıp 18 yıl hapis cezası verilen mimar Mücella Yapıcı’nın twitter hesabından Yapıcı’nın mesajı paylaşıldı: “Bizi korkutamayacağınızı göreceksiniz. Adımızın Gezi ile anılması bizim için onurdur. Bu istibdat düzeninin demokratik düşünce, ifade ve toplantı haklarımızı engellemesi nedeniyle Gezi Direnişi’nin 9. yılında okunamayan sözümüzdür! #Gezi9Yaşında #GeziİçinAdalet #GeziHerYerde”
Can Atalay’dan mesaj
Gezi Direnişi Davası’nda 18 yıl hapis cezası verilen Av. Can Atalay’ın twitter hesabından mesaj yayınlandı: “Gezi Direnişi, çoğul türkümüzdür! Aşağıdan bir kardeşleşme inadıdır Gezi”
Ankara’dan ‘dövüşene bin selam’
Ankara’da Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB), Gezi davası kararına karşın başlattığı adalet nöbetinde Gezi’nin 9’uncu yıldönümüne ilişkin basın açıklaması yapıldı. TMMOB binası önünde yapılan açıklamaya çok sayıda sivil toplum kuruluşu, meslek örgütü ve siyasi parti temsilcileri katıldı. Gezi Direnişinde hayatını kaybedenler için saygı duruşuyla başlayan açıklamada, sık sık “Her yer Taksim, her yer direniş”, “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam”, “Gezide düşene, dövüşene bin selam” sloganları atıldı. “Gezi davasında verilen hukuksuz kararı, tutuklamaları kabul etmiyoruz” pankartının yer aldığı açıklamada ilk olarak Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan konuştu.
Karakuş, Gezinin üzerinden 9 yıl geçtiğini ve tam 35 gündür adalet nöbeti tuttuklarını hatırlatarak, “Gezi hepimizin yarattığı kolektif bir değerdi. 9 yıl öncesinin umuduyla nefes alıyorsak, Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, Medeni Yıldırım, Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz, Ahmet Atakan, Hasan Gedik ve Berkin Elvan’a borçluyuz” dedi.
TMMOB Ankara İl Koordinasyon Sekreteri Özgür Topçu, “Gezinin 9’uncu yılında bir yandan öfkeli, bir yandan da umutlu ve inançlıyız. Gezi direnişi bu ülkenin demokratik mücadelesinin eşitliğe, özgürlüğe, demokrasiye ve yaşam tarzımıza müdahaleye karşı bir başkaldırıdır” ifadelerini kullandı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Vedat Bulut, Gezi’nin Taksim’den ibaret olmadığını tüm illerin direniş alanına dönüştüğünü belirterek, “Türkiye’yi dönüştürmek istiyorlarsa yanılıyorlar, mesele ağaç değil biz hesaplaşıyoruz. Hukukun ayağı topaldır ama gideceği yere varır. O savcılar da o sandalyede oturacak biz halk olarak onları yargılayacağız” diye vurguladı.
Sol Parti Meclis Üyesi Sercan Dede ise, Türkiye tarihinin en kitlesel ve en meşru direnişinin Gezi isyanı olduğunu söyleyerek, dönemin başbakanının “Öyle bir hayat kurdular ki para bile geçmiyor” dediğini hatırlattı. Dede, “Bizim kurduğumuz hayattan rahatsız oldular, farklılıklara saygı duyulmasından, özgür olmamızdan rahatsız oldular. Canlarını feda eden arkadaşlarımızın mücadelesine sahip çıkacağız. Gezinin fikirleri cezaevlerine sığmaz” ifadelerinde bulundu. Konuşmaların ardından Tersname sahne aldı.
Tuzluçayır’da polis saldırısı oldu
Alınteri, Bağımsız Birleşik Sosyalist Platform (BDSP), Birleşik Mücadele Güçleri, (BMG), Devrimci Alevi Dernekleri (DAD), Anafatma Cemevi, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Mamak, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mamak İlçe Örgütü, Kaldıraç ve Partizan, Gezi direnişinin 9’uncu yılı dolayısıyla Ankara Tuzluçayır’da basın açıklaması gerçekleştirdi.
Basın açıklamasının yapılacağı alanda bulunan Güvenlik Şube ekipleri, alanda bulunanların dağılması yönünde uyarıda bulunurken, açıklama yapmak isteyen kitle dağılmayınca polisler saldırıda bulundu.Alanda bulunan gazetecilere de fiziksel saldırıda bulunan polisler, kitleyi bir pasajın içine sıkıştırdı.
Kitle, polisin yoğun sözlü tacizleri ve küfürleri eşliğinde pasajın içinde basın açıklamasını gerçekleştirdi. “Direne direne kazanacağız” ve Bijî azadiya gelan” sloganlarının sık sık atıldığı açıklamada konuşan Alınteri temsilcisi Zarife Çamalak, Gezi’de tüm toplumsal kesimlerin kendilerine dayatılan, yasaklanan her şeye karşı biriktirdikleri öfkeyi kuşanarak kent meydanlarına doğru aktığını hatırlattı.
Gezi’de günlerce solunan özgürlük duygusunu, O yaşamı daha ileriye taşıyacak, sınıfsız, sömürüsüz, sınırsız, eşit, özgür, insanca yaşayacağımız bir dünya olan devrim ve sosyalizmi inşaa edinceye kadar mücadele edeceğimizi bir kez daha yineliyoruz. Ethem’lerin, Ali İsmail’lerin, Abdocanların, Ahmet Atakan’ların, Mehmet Ayvalıtaş’ların, Medeni Yıldırım’ların, Berkin Elvanların, Hasan Ferit Gedik’lerin anısı önünde bir kez daha söz veriyoruz: Biz kazanacağız, biz kazanacağız!”
Basın açıklamasını sonlandıran kitle, yarın saat 17.40’da Güvenpark’ta da basın açıklaması gerçekleştireceği bilgisini verdiği anda polislerin, “Yaptırmayacağız, size orda da müdahale edeceğiz” tehditleri de dikkat çekti.
Adana
Adana Emek ve Demokrasi Güçleri, Gezi direnişinin 9’uncu yıl dönümüne dair Atatürk Parkı’nda etkinlik gerçekleştirdi. Kitle halaylar ve şiirlerle Gezi’nin yıl dönümünü kutlayıp Gezi direnişi sırasında hayatını kaybedenleri andılar. Kitle Gezi tutuklularının serbest bırakılmasını isteyip, Nurhak’ta hayatını kaybedenleri andı. Ortak basın açıklamasını KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hüseyin Kaya okudu. Devletin kendi resmi kayıtlarına göre Gezi eylemine ülke çapında milyonlarca kişinin katıldığını ifade eden Kaya, Gezi’nin yok sayılan, ötekileştirilen milyonların öfkesi olduğu belirterek tutukluların serbest bırakılmasını istedi. “Dış güçlerin oyunu”, “Darbe girişimi” diye ifade edilip Gezi eylemlerinin yargılanmasına tepki gösteren Kaya, şunları söyledi, “Gezi yargılanamaz, Gezi’yi yargılamak, Gezi’yi karalamaktır; baskıcı, antidemokratik politikalara karşı çıkan halkın mücadelesini yargılamaktır. Bugün yeniden yargılan Gezi, bir demokrasi bildirisidir. Gezi, ülkenin ağacına, toprağına, suyuna, demokrasisine, özgürlüğüne bağlanma eylemidir. Gezi, darbelere, dış müdahalelere karşı halkın kaderini eline almasıdır. Şunu ifade etmek istiyoruz. Toplumsal olaylar da tıp ki doğal koşullarda olduğu gibi diyalektik bir süreç yaşar. Bu nedenle Gezi bir umuttur, umuda kurşun işlemez.”
Antalya
Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri, Gezi direnişinin 9’uncu yıl dönümüne dair Attalos Heykeli önünde basın açıklaması yaptı. Ortak basın metnini okuyan Sol Parti Antalya İl Başkanı Aysel Aydın, Gezi’nin umut olup, dimdik ayakta olduğunu ifade ederek, “Buradan iktidara bir kez daha sesleniyoruz; Arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın! Gezi umuttur! O umut ışığını biz hep beraber yaktık. Gezi biziz, hepimiziz! Gezi halktır! Yobaz tahakkümünüze, yasaklarınıza boyun eğmeyeceğiz! Şarkılarımız meydanlara, sokaklara çıkacak” dedi.
Trabzon
Trabzon’da da “Karanlık gider Gezi Kalır” pankartı ile eylem yapıldı. Protestoyu Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu organize etti.
Londra’da eylem
İngiltere’nin başkenti Londra’da da eylem vardı. Buluşanlar “Geziye Özgürlük” diye haykırdı.
İSTANBUL