Gever’de Kurt ailesinin evine baskın düzenleyen polisler, etrafa ateş açtı, aile fertlerini darp ederek yerlerde sürükledi, ölümle tehdit etti
Colemêrg’in (Hakkari) Gever (Yüksekova) ilçesine bağlı Yeni mahallede, dün akşam saatlerinde Kurt ailesinin yaşadığı eve polisler tarafından baskın düzenlendi. Evin kapısını kıran özel hareket polisleri, ‘arama izni’ soran aile fertlerini darp etti.
Polisler, baskın sırasında etrafa ateş aştığı ve bazı kurşun çekirdeklerinin evin duvarlarına saplandığı öğrenildi. Baskında İdris Kurt ve Sıtar Kurt gözaltına alınırken, götürüldükleri 75’inci Yıl Polis Karakolu’ndaki ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldılar.
Yaşananlara dair Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Mazlum Engindeniz’e konuşan konuşan aile fertleri, şiddet sonrası akan kanın polisler tarafından temizlenmeye çalışıldığını ve bazı kovanların toplandığını söyledi.
‘Seni öldüreceğiz’ diye tehdit edildi
Alt katta oturan kardeşinin evine baskın düzenlendiğini ve polislere arama izni olup olmadığını sorduğunu belirten İdris Kurt, polislerin kendisine hakarette bulunduğunu ve kafalarına silah dayayarak ölümle tehdit ettiğini ifade etti.
Kurt, “Yüzü maskeli kişiler tarafından iki kat boyunca merdivenlerden sürüklendim. Çok şiddetli darp ve kötü muameleye maruz kaldım. Kafama silah dayayıp ters kelepçe yaptılar. Polisler sürekli ‘seni öldüreceğiz’ diyerek tehditlerde bulunuyordu” dedi.
Colemêrg Barosu’na bağlı avukatlar ve çevredeki yurttaşların geldiğini kaydeden Kurt, “Defalarca ateş ettiler. Eğer kimse gelmeseydi bizi tarayacaklarından ve öldüreceklerinden emindim. Darp nedeniyle baygınlık geçirdim. Neler olduğunu tam hatırlamıyorum. Kafama defalarca tekme ve silah dipçiğiyle vurdular. Kapıyı çalsalardı anında kapıyı açardık. Öldürmek için sıkıyorlardı. Yok hepimizi öldüreceklerdi” diye konuştu.
İşkenceye maruz kaldılar
Sıtar Kurt ise “Evden aldıkları gibi dışarıya kadar darp edildim. Aşağıda bulunan polis ise bize ‘siz kimsiniz de arama iznini soruyorsunuz. Ben özel harekatım. Nasıl olur da bize karşı gelirsiniz’ dedi. Karnıma defalarca dipçikle vurdular. Sırt üstü yatırıp, üzerime çıkıyorlardı. Bize işkence yapıldı. Avukatlar geldiğinde onlara bile saldırmaya başladılar. Avukatların ve halkın oraya gelmesi iyi oldu. Yoksa hepimizi öldüreceklerdi” diye konuştu.
Kurt, şunları söyledi:
“Halen bile boynum aldığım darbeler nedeniyle ağrıyor. Biri ayağıyla kafama baskı yaparken, iki kişi de karnımın üzerinde tepiniyordu. 7’den 70’e tüm ailemiz aynı muameleye maruz kaldı. Arama izinleri yoktu ve ne için geldikleri bile belli değildi. Görüntülerde de kurşunların nereye değdiği belli. Kurşunların yönü hep yanlarda ve bu da hedef gözetildiğini gösteriyor. Polisler sürekli, ‘Siz kimsiniz de bize karşı geliyorsunuz? Biz özel harekatız. Sizi öldürürüz. Savcı da polis de biziz. İstediğimizi yaparız’ diyorlardı.”
‘Öldürmek için ateş edildi’
Ev baskınında yaşananları anlatan Canan Kurt, kapıyı açmaya gittiği sırada polislerin kapıyı kırarak içeriye girdiğini, silah dipçikleriyle darp edildiğini ve içeriye kadar sürüklendiğini ifade ederek, “Darp edile edile içeri getirildim. Polislere tepki gösteren çocuklarım da darp edildi. 3’er polis, her bir çocuğumun üzerine ayaklarıyla basmıştı ve kıpırdamalarına izin vermiyordu. 5 yaşındaki kız çocuğunun bulunduğu yere ses bombası atıldı. Etrafa rastgele ateş edip, bağırıp çağırıyorlardı” ifadelerini kullandı.
Polislerin kendilerini ‘öldürmek’ için geldiğini söyleyen Kurt, “50 yaşındaki akrabam İdris Kurt, özel harekat polislerinin darbeleri sonrası bayıldı. 80 yaşındaki kaynanam yaşananlar sonrası fenalaştı ve baygınlık geçirdi. Kaynanamın kalp rahatsızlığı olduğunu söylememize rağmen bizi dinlemediler. Önlerine çıkanı darp ediyorlardı. Özel harekat polisleri evden çıktıktan sonra ambulansı arayıp, kaynanamı hastaneye götürdük. Yeğenim Sıtar öldüresiye bir şekilde darp edildi. Hepimize öldürmek için rastgele ateş açıyorlardı” diye kaydetti.
Baskın sırasında darp edilen Sabiha Kurt ise “Özel harekat polisler birkaç el ateş ettikten sonra, silahı göğsüme dayadıç İşkence, kötü muamele ve darbın ardından sivil kıyafetli polisler hiçbir şey olmamış gibi içeri girdiler. İçeriye giren polisler bile baskına dair bir şey söylemedi” sözleriyle yaşananları anlattı.
HABER MERKEZİ