Toplumda anarşizme sadece devlete ait olan bütün kurumları yakıp yıkmak olarak bakılırken, anarşizmin gerçekte ne olduğuna dair birçok algı da yaratıldı ve yaratılmaya devam ediliyor. JINNEWS’ten Dilan Babat, anarşizmi topluma anlatmak için yola çıkan “Karala” dergisinden Zeynep Tan ile konuştu. İkinci sayısı Nisan ayında çıkan “Karala”nın anarşizmin iktidara yönelik bütün ilişkilere karşı olduğunu ama bireycilik olmadığını belirten Tan, anarşizmin bireyci değil de toplumsal mücadeleyi ve örgütlenmeyi esas aldığını ifade etti.
‘Farklı algılandık’
Anarşizmin esasında örgütlenmeyi hedeflediğini dile getiren Tan, örgütsüz bir toplumun yapabileceği herhangi bir devrimin söz konusu olmadığını vurguladı. Örgütlenme ile toplumsal devrimin gerçekleştirileceğine inandıklarının dile getiren Tan, “Gelen devrim ile birlikte üstten gelecek biri veya birileri değil halkın kendisi yaşadığı coğrafyanın öznesi olacaktır. Bugüne kadar anarşizmin farklı kılıflara bürünmüş birçok halini gördük. Bizler yıkmadan yeni bir yaratımın olmayacağını düşünüyoruz. Bunun en doğru şekilde anlatılmasının örgütlenme olduğunu anlatmayı kendimize borç biliyoruz. Dünden düne değiştiğini biliyoruz, farklı fikirler var ama gördükçe yıkılıyor” dedi.
‘Üstten biri gelmeyecek’
Anarşizmde öncü veya önderin olmadığını belirten Tan, “Üstten birileri veya biri gelerek bu devrimi veya toplumsal ayaklanmayı sağlamayacak. Bunu savunmuyoruz. Bir yerde iktidarlı ilişkiler varsa orada bir devrim gerçekleştirilir. Dünyanın her yeri için böyle düşünüyoruz. Yeryüzünde iktidarlı ilişkiler varsa bu savaş devam edecektir” diye konuştu.
‘Öncelik kadın devrimi’
Anarşizmin önceliğinden birinin de kadın devrimi olduğunu dile getiren Tan, “Ataerkilin yıllarca sömürdüğü bir kadın var. Anarşist kadınlar olarak ilk mücadele hattımızı buradan kuruyoruz. Evet anarşist bir toplum ama kadınsız devrim olmayacağını biliyoruz” ifadelerini kullandı.
İlk sayısı 10 Ekim’de çıkarıldı
“Karala” dergisini uzun süredir tartıştıklarını kaydeden Zeynep Tan sözlerine şöyle devam etti: “İki kişi ile Ankara’da başladık. Buradan başladık çünkü kendi yaşamlarımızdan başlamaya karar verdik. Maddi ve manevi çok fazla zorluk çektik. Teknik açıdan Meydan gazetesinden destek aldık. Bu şekilde iki sayı çıktı. Ankara’da devrimcileri etkileyen ve devletin projesi olan 10 Ekim Katliamı yapıldı. Yitirdiğimiz insanları ve arkadaşlarımız için yaptık. ‘10 Ekim’de bizleri sindirmek istediler ama hala buradayız’ demek istedik. Eylül ayında da 3. sayımızı çıkaracağız.”
ANKARA