Yönetmenliğini Selim Güneş’in yaptığı Düş Kırgınları filmi, aşkı arayan genç bir kızı, ölümü bekleyen bir yazarı ve sadakatli bir dostun hüzünlü hikâyesi ile dikkat çekiyor
Bu hafta vizyona girecek filmler arasında yer alan Düş Kırgınları, işlediği konu ve zengin görsel dili ile dikkat çekiyor. Yazar Mehmet Eroğlu’nun aynı adlı romanından uyarlanan Düş Kırgınları filminin yönetmen koltuğunda Kar Beyaz filmine imza atmış Selim Güneş oturuyor. Senaryosu da Güneş’e ait olan filmin oyuncu kadrosunda ise Bahar Yanılmaz, Mert Tanık, Denise Ankel, Buğra Koçtepe, Lila Gürmen, Sevtap Özaltun, Hakan Emre Ünal, Cansu Fırıncı, İlyas Özçakır, Gürsan Piri Onurlu gibi isimler yer alıyor.
Aşk-sevgi ikilemi
Ege’nin bir kasabasında geçen film; değişen zamanı, pişmanlığı ve yalnızlığı, Kuzey ile Sami’nin dostluğu ve Kuzey’in apansız aşka tutulması üzerinden izleyiciye aktarılıyor. Yönetmenin dört epizota ayırdığı film 1998’de Rum köyleriyle ilgili araştırma yapmak için Eski Foça’ya gelen genç ve güzel Şafak ile Kuzey’in işlettiği Karayel otelinde yolunun kesişmesi ile birlikte başlayan aşk-sevgi, ayrılık ve buluşmanın kapılarını aralıyor. Film devamla izleyiciye Kuzey ile Şafak’a duyduğu hislerden yola çıkarak aşk-sevgi ikilemine, Kuzey ile Sami’nin dostluğuna, kavgalarına, Kuzey’in “Benek” isimli kaybolan köpeği aramasına, Kuzey’in melankolik ruh haline ve hüzünlü dünyasına tanıklık ettiriyor.
Müzikleri unutmadan
Epizotlar arasında anlamlı geçişler yapan yönetmen, aralarındaki ilişkiyi bütün olarak sunmayı başarıyor. Yönetmen ayrıca görsel bir dil ile de tamamlamlıyor bunu. Duygunun hissedileceği kamera hareketleri, hikâyeyi zenginleştiren bakış açıları, filmin ritmini belirleyen ses tasarımı ve ses-sessizlik dengesi, filmi akıcı hale getiriyor. Üstelik yer yer duyduğumuz müzikleri unutmadan…
Mitoloji, tarih ve deniz…
Bunun yanı sıra filmin Ege’de geçmesi izleyiciye doğa ve tarih ile birlikte yüksek bir seyir zevki yaşatıyor. O yüzden Ege’de geçmesi film için büyük bir avantaj. Mitoloji, tarih, deniz ve doğayı bir arada sunan film, izleyiciyi Eski ve Yeni Foça’da Rumlardan kalma ve kısmen harap olmakla birlikte, güzelliklerinden bir şey kaybetmemiş taş ve tuğla evlere götürüyor.
Ölümü bekleyen bir yazar
‘Geçmişinden kopabilenler ve bunu asla başaramayanlar’, filmdeki Kuzey karakteri bunu asla başaramayanlardan. Uzun ve yaralayıcı hatıralarla dolu Kuzey’in hikâyesinde aşkı arayan genç kızı, ölümü bekleyen bir yazarı ve sadakatli bir dostu bulacaksınız; dostluk, arkadaşlık, aşk, ayrılık, sevgi sözcüklerinin aritmetiği yeniden kuruluyor
HABER MERKEZİ
