İzmir’de gençler başta olmak üzere birçok kişi, ‘makul şüphe’ gerekçesiyle Genel Bilgi Taraması’nın (GBT) ardından gözaltına alınıyor. Polis, GBT işlemi esnasında, hakkında herhangi bir arama ya da gözaltı kararı olmamasına rağmen kişilerin telefonlarını alarak sosyal medya hesaplarına bakıyor. Sosyal medya hesaplarını inceledikten sonra geçmiş tarihlerde yapılan paylaşımları gerekçe göstererek gözaltı işlemi uyguluyor. Gözaltına alınan kişiler çıkarıldıkları savcılık ve hakimlikte “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla ya adli kontrol şartıyla serbest bırakılıyor ya da tutuklanıyor. Avukat Zafer İncin, bu uygulamayı Mezopotamya Ajansı’na değerlendirdi. Kadifekale Mahallesi’nde 10 Şubat’ta Suriyeli müvekkili F.M.’nin polisler tarafından ‘makul şüpheli’ iddiasıyla durdurularak GBT uygulaması yapıldığını belirten İncin, buradan bir sonuç alamayınca, sosyal medya hesaplarına baktığını anlattı. Bunun üzerine F.M’nin ‘örgüt propagandası’ iddiasıyla tutuklandığını söyleyen İncin, hakkında 1 yıl 3 ay ceza verildiğini aktardı. Karşıyaka’da 27 Nisan günü benzer bir durum daha yaşandığını dile getiren İncin, A.P. ve S.P. kardeşlerin polisler tarafından ‘makul şüpheli’ iddiasıyla kimlik kontrolünden geçirildiğini belirtti ve “GBT sırasında, A.P. ve S.P’nin ağabeyinin ‘kasten öldürme’ suçundan’ arandığı çıkıyor. Polisler, A.P ve S.P’nin telefonlarını isteyerek kendilerinin ağabeyi M.P.’ye çok benzediklerini ve M.P. olmadıklarını kanıtlamalarını istiyor. Müvekkillerim A.P ve S.P. işlemin hukuksuz olduğunu belirtmeleri üzerine telefonları polislerce zorla alınıyor. Sosyal medya hesaplarına polisler tarafından girilen A.P. ve S.P. kardeşler, daha sonra gözaltına alınıyor ve işlemlerinin ardından serbest bırakılıyor” dedi. Polisin hukuksuz bir şekilde tutanak tuttuğunu dile getiren İncin, “Kolluğun sadece kimlik sorma yetkisi vardır. Artık kolluk, kişinin telefonunu alıp karıştırıyor. Bu konuyu mahkemelerde dile getirmeye çalışıyoruz. Yapılan işlem, hukuka aykırıdır. Bunlara karşı biz çoğu zaman beraattalebinde bulunmamıza rağmen mahkemeler çok da göz önünde bulundurmuyor. Mahkemeler polisin haksız yere yaptığı yetkisiz aramaya göz yumuyor ya da onaylıyor” dedi.
İZMİR