Dünyanın neredeyse tüm ülkelerindeki iktidarlar-hükümetler, basından (artık medya dememiz gerekiyor) hoşlanmaz. Çünkü medya, dördüncü kuvvettir. Yani yasama, yürütme ve yargıdan oluşan ve ülkeyi yöneten üç kuvvetin dışında, hepsini denetleyen bir kuvvettir medya. Yasama, yürütme ve yargı, birbirini denetleyerek bir denge oluştururken, yapılıp-yayınlanan haberlerle medya hepsini birden denetler.
Ülkemizde 18 yıldır -bir şekilde- iktidarda kalmayı başaran hükümet, medyanın bu denetiminden kurtulmak için, gazete ve televizyonların neredeyse hepsini satın aldı. Yani kendi yandaşı patronların eline geçmesi sağlanan söz konusu medya organları, günde 24 saat hükümet yanlısı yayın yapıyorlar. Bunca yıldır, iktidarda kalabilmelerinde mevcut hükümet medyasının mutlaka bir katkısı olmuştur.
Ancak görünen o ki, deniz artık bitmiş bulunuyor. Havuz medyası olarak nitelendirilen söz konusu televizyonları izlenmiyor, gazeteleri okunmuyor. Belli başlı büyükşehir belediye başkanlıklarının da kaybedilmesiyle, malum medyanın sübvansiyonu, söz konusu değil. Bunun üzerine, hükümet, medyasını kurtarmanın yolunun, halen hükümete direnen minik bir muhalif medyayı boğmaktan geçtiğine karar vermiş olmalı.
Nitekim, Basın İlan Kurumu’ndan alınan ilanlar, muhalif medyaya verilmeyip, tamamen kendi medyalarına aktarılmaya başlandı. Sözcü gibi kendi gazetelerinden daha fazla tiraja sahip bir gazetenin Anadolu Ajansı aboneliği gerekçesiz iptal edildi. Şimdi de Evrensel, BirGün ve Cumhuriyet’ten gazeteci arkadaşlarımızın Sarı Basın Kartları yenilenmedi.
AKP-MHP iktidarının kendinden olmayan her kesimi baskılama, ezme, hatta yok etme isteğini biliyoruz. Buna karşı çıkıp, kendi varlığımızı korumayı, hatta geliştirmeyi düşünüp-planlarken; karşımıza çıkan “Sarı Basın Kartlarını devlet vermesin, bu işe devlet karışmasın” söylemi ne kadar güzelse, onun yerine başka otoriteler önermek de o kadar sakıncalı.
Çalıştığımız kurumun (gazete ya da televizyon kanalı), üyesi olduğumuz basın iş kolundaki sendikanın ya da derneğin vereceği kimlik-tanıtım kartları, yeterlidir. Böylesi kartlar, örneğin tüm Avrupa ülkelerinde yeterli ve geçerlidir. Özgür Basın kurumlarında çalışan bizler, örneğin tüm Avrupa Birliği ve NATO zirvelerini böylesi kartlarla izledik-izleyebildik.
Basın İlan Kurumu’ndan aldıkları-alabildikleri ilanları kesilmekte olan BirGün ve Evrensel gazetelerine dayanışma duygularımızı iletiyor ve iptal edilen sarı basın kartlarına karşı verilecek mücadelede ortak hareket etmeyi öneriyoruz.