33 aydır tutuklu bulunan gazeteci Ziya Ataman, tanık olan kişinin ifadelerini kabul etmemesine rağmen tahliye edilmedi. Avukat Barış Oflas, müvekkilinin delil niteliği taşımayan bir not ve işkence altında verilen, duyumlardan ibaret ifadelerden dolayı tutuklu olduğunu kaydetti.
11 Nisan 2016 tarihinden bu yana tutuklu bulunan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Ziya Ataman’ın da aralarında bulunduğu 9’u tutuklu toplam 19 kişi hakkında açılan davanın 5’inci duruşması görüldü. Bazı tutuklu yakınlarının izlediği duruşmaya, bağırsaklarının iflas ettiğini ve ilaçlarla ayakta kaldığını aktaran gazeteci Ataman ve tutuklular Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Tutuklu avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu.
‘Fail bulunamayınca bizi fail yaptılar’
Yapılan kimlik tespitinin ardında başlayan duruşmada ilk olarak tutuklular savunma yaptı. Tutuklulardan Hikmet Ataman, tutukluluk süresine işaret ederek, haklarında açılan dava dosyasında somut delillerin bulunmadığını kaydetti. İlçede gerçekleşen kimi olayların faili bulunmadığından kaynaklı kendilerinin fail yapıldığını dile getiren Ataman, dosyada tanık olanların baskı altında ifadelerinin alındığını dile getirdi.
Güven’in eylemini selamladı
Diğer tutuklular ise, tutukluluk süresinin uzun olmasına dikkat çekerek, tahliye talep etti. Tutuklulardan birisi de, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için 71 gündür süresiz dönüşümsüz açlık grevinde olan DTK Eş Başkanı Leyla Güven’i selamladı.
Ataman dosyadaki not defterinin fotokopisini talep etti
Duruşmaya, tutuklu bulunduğu Van M Tipi Kapalı Cezaevi’nden katılan ve Kürtçe konuşan gazeteci Ziya Ataman ise, hakkındaki iddiaları reddetti. Ataman, daha geniş bir savunma yapmak için, dosyada “delil” olarak yer alan ve yüzlerce ismin yer aldığı not defterinin fotokopisinin kendisine ulaştırılmasını talep etti.
‘Delil niteliği taşımıyor’
Ataman’ın avukatı Barış Oflas ise, müvekkilinin gazeteci olduğunun altını çizerek, dosyada yer alan olaylar sırasında Ataman’ın ablasının evinde bulunduğunu ve bunun tanık ifadeleriyle sabit olduğunu kaydetti. Dosyada yer alan toplam 2 delilden birinin delil niteliği taşımadığını, diğerinin ise işkence altında verilen, duyumlardan ibaret ifadelerden oluştuğunu dile getiren Av. Oflas, müvekkilinin tahliyesini talep etti. Oflas, söz konusu not defterinde yazılan Ziya’nın da kim olduğuna dair herhangi bir bilginin bulunmadığına dikkat çekti.
Tanık Ataman: Baskı altında imzalatıldı
Bazı tutuklular aleyhine daha önce verdiği ifadeleri geri çeken ve bir başka dosyadan tutuklu bulunan Kadir Ataman ise, gözaltı sürecinde hazırlanmış ifadelerin kendisine baskı altında imzalattırıldığını aktardı. Tutukluların herhangi bir örgütle bağlantısının olup olmadığına dair herhangi bir bilgisinin olmadığını belirten Ataman, kendisine imzalatılan ifadeleri kabul etmediğini ifade etti.
Tutuklu avukatlarının savunmalarının ardından duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme heyeti, tutukluların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
Bir sonraki duruşma 26 Mart tarihine ertelendi.
Kaynak: MA