Yeni yıl yaklaşıyor. Yeni yıl ile, yani 2025 yılı itibariyle Özgür Basın Geleneğimiz 35. yılına giriyor. Söz konusu 35 yılda, yaklaşık 3 bin arkadaş ile birlikte mesai yaptık. Bizimle birlikte çalışanların kimisi mesleği-gazeteciliği bıraktı, kimisi başka medya organlarında çalıştı ve çalışmaya devam ediyor, kimileri haklarında açılan davalar yüzünden Avrupa’ya sürgün gitmek zorunda kaldı, kimileri yıllarca hapislerde yatmak zorunda kaldı, kimilerimizi ise hain pusularda katlettiler…
Bizler ise devam ediyoruz! Çevremizdeki genç-yaşlı arkadaşlarımızla birlikte devam ediyoruz…
Devlet aklı, her yıl, her ay, her gün birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızı gözaltına alarak, tutuklayarak kolumuzu kanadımızı kırmaya çalışırken; bizler her geçen gün yeni yeni kurumlar kuruyor ve ülkemizdeki tüm muhalif medyanın bir buzkıranı olarak ilerliyoruz.
Söz konusu uzun yürüyüşümüzde, sürekli karşılaştığımız gözaltı ve tutuklamalarda hapse atılarak adeta bir nevi ‘mola’ alan gazeteci arkadaşlarımıza hep sahip çıkmaya çalıştık. Benim çalıştığım odada birkaç başka resim, tablo ya da karikatür yanında mutlaka içerideki arkadaşlarımın -kim hangi cezaevinde- listesi olur. Onlara sürekli mektup ve kitap gönderir, hal ve hatırlarını sorarım.
Halen cezaevlerinde bulunan arkadaşlarımızın listesi genelde çok uzun olur. Liste kısaldıkça sevinir ve rahatlarım-rahatlarız. Beş gün önce yine 200’e yakın insanımızın arasındaki 9 gazeteci arkadaşımızı görünce, listemizin epeyce uzayabileceğini düşünüp, korktum ve öfkelendim.
Diyeceksiniz ki, başka pek çok insanımız gibi, gazeteci arkadaşlarınızın -adli kontrol şartıyla- serbest bırakılmasına şimdi sevinmişsinizdir. Elbette! Ancak serbest bırakılanlara dava açılacak ve kim bilir ne kadar süre duruşmalara gidecekler; sonra da ihtiyaç duyulduğunda bilmem kaç yıl hapse mahkûm edilecekler. Tıpkı yerlerine kayyım atanan belediye eş başkanlarımız gibi…
Geçenlerde yine odamdaki cezaevi listemize bakıyorum! Oh be, ‘sadece’ sekiz arkadaşımız kalmış cezaevinde. Sonra, birden bende şafak attı! Kardeşim, sen ne diyorsun? Peki ya tutuksuz olarak davaları devam eden arkadaşlarımıza ne dersin? Gelin hep birlikte, hesap edelim:
KCK-Basın davasında 46 arkadaşımızın, Nöbetçi Yayın Yönetmenlerinden 10 arkadaşımızın, Özgür Gündem Ana Davası’nda 22 arkadaşımızın, Özgürlükçü Demokrasi Davası’nda 14 arkadaşımızın, Gün Matbaası Davası’nda 23 arkadaşımızın, Amed Görsel Medya Davası’nda 22 arkadaşımızın, Ankara Davası’nda 10 arkadaşımızın davası halen devam ediyor. Başta Eren Keskin, Hüseyin Aykol ve yazıişleri müdürlerimiz Reyhan Çapan, İnan Kızılkaya, Osman Akın olmak en az 20 arkadaşımızın davaları da bunlara eklenirse, 167 arkadaşımızın davaları halen tutuksuz olarak sürüyor.
Hani yazının başında yeni yıl geliyor, demiştim. Aşağıda halen cezaevinde bulunan sekiz gazeteci arkadaşımızın adresleri var. Onlara birer yılbaşı kartı göndersek, ne güzel olur değil mi?
CENGİZ DOĞAN: “Mavi ve Kent”in yazı işleri müdürü. Toplam 18 yıl hapis cezası alan Doğan, Şakran-İzmir 2 nolu T Tipi Cezaevi’nde bulunuyor.
DEVRİM AYIK: Özgür Halk çalışanı. 2015 yılında tutuklandı. İki kez tahliye edilip, tutuklandı. Yüzde 76 engelli. Crohn hastası. Eskişehir H Tipi Cezaevi’nde.
İSMAİL ÇOBAN: Azadiya Welat Yazı İşleri Müdürü. 23 Nisan 2018 günü tutuklandı. Üç ayrı defada ve toplamda 14 yıl 10 ay hapis cezası aldı. Cezaevinde biriktirdiği gazete kupürlerinden 31 Mart 2021 günü 2 yıl hapis cezası daha aldı. Konya-Ereğli Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde.
KENAN KARAVİL: Radyo Dünya Yayın Yönetmeni. Toplam 19 yıl 9 ay hapis cezası aldı. İzmir-Kırıklar Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunuyor.
MİZGİN SÖNÜK: Gazeteci. 8 Kasım 2024 günü tutuklandı. Kanser tedavisi görmekte olan Erzincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunuyor.
ÖZLEM SEYHAN: Jinha muhabiri. 9 yıl 8 ay hapis cezası aldı. Şartlı tahliye tarihi: 13 Ağustos 2024. Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunuyor.
SADIK TOPALOĞLU: Mezopotamya Ajansı muhabiri. 13 Temmuz 2024 günü tutuklandı. Marmara 5 nolu L Tipi Cezaevi’nde tutuluyor.
ZİYA ATAMAN: DİHA stajyer muhabiri. 11 Nisan 2016 günü Van’da tutuklandı. 14 yıl 3 ay hapis cezası aldı. Erzurum-Dumlu 2 nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde.
—————-
Not: Belki dikkatinizi çekmiştir, Özlem Seyhan’ın çoktan tahliye edilmesi gerekirdi ama Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu, tahliyesini henüz uygun görmedi. Tıpkı yüzlerce başka siyasi mahpus gibi…