G7 ülkelerinin çifte standardı New York toplantısında sürdü. Altyapıyı bombaladığı gerekçesiyle Rusya kınanırken BM raporlarına da girmesine rağmen Türkiye görmezden gelindi
G7 üyeleri ve bazı ülkeler, Rusya’nın Ukrayna’da enerji altyapısına yönelik saldırıları kınadı. ABD, Almanya, Fransa, Kanada, İngiltere, İtalya ve Japonya’dan oluşan G7 ülkeleri ile Bulgaristan, Çekya, Danimarka, Estonya, Letonya, Litvanya, Norveç, Hollanda, Güney Kore, Romanya, Slovakya ve İsveç’in dışişleri bakanları, New York’ta Birleşmiş Milletler (BM) 79. Genel Kurulu’nun oturum aralarında G7 Dönem Başkanı İtalya’nın Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Antonio Tajani ile ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın eş başkanlığında, Ukrayna’nın enerji güvenliğini ele almak üzere bir araya geldi.
Toplantıyla ilgili İtalya Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, “G7+ Bakanlar Grubu olarak, Rusya’nın, ülkenin enerji altyapısına yönelik acımasız ve adaletsiz saldırıları karşısında Ukrayna’ya sarsılmaz desteğimizi yinelemek için toplandık. Rusya’nın Ukrayna’nın enerji altyapısına ve şehirlerine yönelik başlattığı füze ve dron saldırılarını şiddetle kınıyoruz. Mart 2024’ten bu yana artan bu saldırılar, Ukrayna’nın enerji güvenliğini ve Ukrayna halkının en sert kış aylarında elektrik, ısınma ve su gibi temel hizmetlere erişimini ciddi şekilde tehdit ediyor. Bu tür saldırıların, özellikle Moldova Cumhuriyeti’nin enerji güvenliği açısından bölgesel etkilerini vurguluyoruz. Rusya’nın bu saldırı savaşına son vermesi ve verilen zararın bedelini ödemesi gerekiyor” ifadesi kullanıldı.
Türkiye görmezden gelindi
Aynı ülkeler NATO üyesi olduğu için Türkiye’deki AKP-MHP yönetimini ise kollamaya devam etti. Üstelik Dışişleri Bakanı Hakan Fiden açıkça altyapıyı hedef alacakları vurgusu yapıp “Irak ve Suriye’de PKK/YPG’ye ait olan bütün altyapı, üstyapı tesisleri, enerji tesisleri bundan sonra güvenlik güçlerimizin topyekun meşru hedefidir” dediği halde. Bu açıklama sonrası AKP-MHP yönetimi, defalarca Kuzey ve Doğu Suriye’de savaş uçakları, SİHA’lar, tanklar ve obüslerle altyapıyı bombalatırken, petrol tesisleri elektrik santralleri, hastaneler, üretim atölyeleri vurulmuştu. Enerji kesintisi su kesintilerine de yol açmıştı. G7 ülkeleri toplanıp bir karar alamazken son oturumda da karar alamadılar. Altyapıya saldırıların milyonlarca kişiyi etkilediği BM Suriye komisyonu raporunda da yer aldığı halde ülkeler seyretmişti.
BM Suriye Soruşturma Komisyonu, 1 Temmuz ile 31 Aralık 2023 tarihleri arasını kapsayan Suriye raporunda “Türk hava saldırıları, neredeyse bir milyon kişiyi haftalarca su ve elektriksiz bırakarak uluslararası insani hukuku ihlal etti. Siviller, Türk insansız hava araçları tarafından hedef alınarak öldürüldü. Bu tür saldırılar savaş suçu teşkil edebilir” denilmişti.
Bağımsız Uluslararası Suriye Soruşturma Komisyonu, 1 Ocak-30 Haziran 2024 tarihlerini kapsayan Suriye raporunda da 385 kişiyle yapılan görüşmelere ve uydudan alınan görüntülere yer verilmiş, Türk Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik hava saldırıları ve TSK kontrolündeki bölgelerde paramilter gruplarla birlikte ortaya çıkan insan hakları ihlallerinin savaş suçu kapsamına alınabileceği kaydedilmişti.
NEW YORK