Fındıkta tekelleşme olduğunu vurgulayan Tüm Köy-Sen Giresun Temsilcisi Orhan Kara, tekrar kooperatifler altında birleşilmesi gerektiğini belirtti
Doğu Karadeniz başta olmak üzere Karadeniz sahil hattı boyunca yurttaşların önemli geçim kaynaklarından olan fındık hasadının bitmesi ile birlikte üreticinin de sorunları başladı.
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından 130 lira taban fiyat açıklanan fındık fiyatı, bazı kentlerde 110 liraya kadar düştü. Üreticinin elinde kalan fındık, masrafları bile karşılamaz oldu. TMO’nun bölgede az sayıda alım ofisinin bulunması nedeniyle özel sektörün eline kalan ürünün fiyatı çok daha aşağılara çekildi. Özel sektörün yanı sıra üretici birliği olan FİSKOBİRLİK de fiyatlarını aynı düzeyde tuttu.
Ordu ve Samsun’da kahverengi kokarca istilası ise bu bölgede fındığın fiyatını 60 liraya kadar düşürdü, üretici ürününü bu fiyata satmaktansa ya toplamadı ya da sokakta yaktı. Fiyatın çok aşağılara düşmesine üreticinin yanı sıra sanayi ve ticaret odalarından da tepki geldi. Giresun Ziraat Odası, fındık fiyatı serbest piyasada TMO seviyesine çekilmezse Rekabet Kurulu’na şikayette bulunacağını açıkladı. Giresun Ticaret Borsası, tekelci şirketlerin fındığa kahverengi kokarcadan daha fazla zarar verdiğini vurguladı.
Tüm Üretici Köylüler Sendikası (Tüm Köy-Sen) Giresun Temsilcisi ve emekli fındık eksperi Orhan Kara, rant ve faiz üzerine kurulu kapitalist sistemde tüccarın her zaman en büyük karı elde etmek için fındığı ucuza almaya çalıştığını söyledi.
‘Fiyatı düşürmek için yapıldı’
Fındığı ucuza almanın alt yapısının Nisan ayında hazırlandığını ifade eden Kara, TMO’nun 15 Nisan’da elindeki 27 milyon kilo fındığı piyasaya sunduğunu hatırlattı. Kara, “Böylece tüccarların 2 aylık acil ihtiyaçlarını giderdiler. Ondan sonra rekolte açıklamaları geldi. Dünya Sertkabuklu Meyveler Konseyi fındık rekoltesini 810 bin ton açıklarken, Türkiye’de en aşağı açıklayan 640 bin ton olarak açıkladı. Rekolteyi yüksek tutarak da fiyatın düşük olmasını istediler. Ardından da taban fiyat 130 TL alarak açıklandı. Fakat şu an piyasada 120 TL hatta bir ara 110 TL’ye de düştü. Biz bir kere maliyeti 124 TL olarak açıkladık. Açıklanması gereken fiyat 180 TL’yken bugün açıklanan fiyatın bile çok altında rakamları konuşuyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Üretici veresiye yaşıyor’
Fiyatların bu kadar düşmesinde en önemli etkenin fındıkta oluşan tekelleşme olduğunu aktaran Kara, İtalyan Ferraro firmasıyla birlikte 3 şirketin fındık ihracatının yaklaşık yüzde 60’ını kontrol ettiğini söyledi.
Bu tekellerin fiyatı istediği gibi ayarladığını belirten Kara, “TMO en fazla alabildiği dönem fındığın yüzde 20’sini alabildi. Yani fındığın yüzde 80’i tüccara kalıyor. TMO’nun fındık koyacak deposu, alacak parası yok. Alım yerlerini bile kapatıyor. Aldığı fındığın parasını 45 gün içinde ödeyebiliyor. Fakat bizim halkımız ‘Fındık veresiye’ yaşıyor. Yani önce borçlanıyor, fındıktan gelen parayla o borcu kapatıp, tekrar borçlanıyor. Dolayısıyla fındığı mutlaka satması lazım. Tüm bunlar otomatikman fiyatı düşürüyor. FİSKOBİRLİK’e gelecek olursak. Onlarda birlik yasalarının değişmesiyle birlikte özelleştirildi, tüccar gibi oldular. Tüm arazileri, fabrikaları bankalara ipotekli, çoğunu da sattılar. Onlarda piyasadaki fiyattan fındık alıyorlar” diye konuştu.
‘Fındık geçindirmiyor’
Fiyatın düşmesinin de bir başka nedenin ise fındıktan geçinen üretici sayısının az olması olduğuna dikkati çeken Kara, “Fındığın yüzde 65’i ilk 3 ayda pazara iniyor. Fındık bölgelerindeki üreticilerin çoğu gurbetçi üretici. Fındıktan geçinemedikleri için başka kentlerde çalışıyorlar ve fındık dönemi gelip, kendi fındıklarını toplayıp gidiyorlar. Fındık Araştırma Enstitüsü’nün yaptığı araştırmada 4 kişilik bir ailenin fındıktan geçinebilmesi için asgari 2 buçuk ton fındık üretmesi gerekiyor. Bu kadar fındık sahil kesiminde 22 dönümde, orta kesimde 34 dönümde yüksek kesimde 45 dönümde üretiliyor. Ama Giresun’da fındık üreticilerinin yüzde 80’inin bahçesi 20 dönümün altında. Bir de üstüne bu yıl kahverengi kokarca çıktı. İklim değişikliğinden kaynaklı buralara gelen bu böcekler, fındığı yenmez hale getirdi, fiyatlar iyice aşağı düştü” şeklinde konuştu.
‘Alım garantisi getirilmeli’
“Kapitalist sistemde bir çözüm olacağını düşünmüyorum, sistemin özü böyle” diyen Kara, fındığın devlet tarafından alınması gerektiğini dile getirdi. Böylelikle tekellerin fiyat belirlemesinin önüne geçileceğini kaydeden Kara, şöyle devam etti:
“Yoksa bu düzen böyle devam eder. Rekabet Kurumu, açıklanan fiyatın aşağısında fındık alınamayacağını söyledi. Fakat tüccar almaya devam ediyor. Yaptırım da uygulanmıyor. Ferraro 25 ülkede fabrikası olan büyük bir tekel, bununla nasıl baş edelim. Zaten birliklerimiz de dağılmış durumda. Türkiye’de 17 tane birlik vardı. Fakat yasalarda yapılan oynamalarla çoğu kapandı, kapanmayanların ise bir işlevi kalmadı. Ne devletin desteği ne de paraları var. Devlet alım garantisi vermeli ve üretici tekrar kooperatifler altında birleşmeli.”
Haber: Tolga Güney\MA