Fikirlerim süvari bugün. O kadar çok şey hızla oluyor ve bitiyor ki, şaha kalkmış at arkalardan nal topluyor.
Süt ve yem
Yemle süt fiyatları eşitlendi. 1 kg yem 1 litre süt ediyor. Yani hayvan yetiştiricisi 1 litre süt satarak, ancak 1 kg yem satın alabiliyor.
Buyrun yem ve süt fiyatlarındaki son durum.
23 HP süt yeminin ederi:
– 01 Mart 2020 – 1.81 TL/Kg
– 25 Ağustos 2020 – 2.11 TL/Kg.
Çiğ süt ederi:
– 01 Kasım 2019 – 2.30 TL/Lt
– 25 Ağustos 2020- 2.30 TL/Lt.
Bu rakamlar elbette hayvan yetiştiriciliğinde bir felaket durumuna işaret ediyor.
Sel, süt, yem
Giresun’daki sel felaketi gündemden düştü, unutuldu. O zaman hükümet, sel felaketinin, “Allah’tan olduğunu-geldiğini söyledi, elden ne gelir” dedi. Elini yıkadı, yüzünü yundu. İnanlarımız olduğu kadar, inanmayanlarımız da oldu. Şimdi sel felaketinde uygulanan hükümet politikalarının etkisi olduğunun notunu düşerek, yem ve süt fiyatlarına dönecek olursak; yem fiyatının süt fiyatı ile eşitlenmesi ne Allah’tan, ne kuldan; mevcut hükümet politikalarından olduğunu belirtelim.
Nasıl?
Şöyle: Yem fiyatları dizginlenemeyen bir at gibi kişniyorken, bedava yem alanı olan meraların çoğu enerji ve maden şirketlerine ait makinelerin pençeleri arasında inlemektedir.
Sözleşmeli üreticilik
Çiftçiler ile sözleşmeli üreticilik yapılacağı/yapılmasının çiftçiler için güvence olduğunu her fırsatta iktidar da muhalefet de söylüyor. Bu doğru değil. Çiftçilerin ihtiyacı olan üretimden pazarlamaya zincirin halkalarına çiftçilerin egemen olma hakkının sağlanmasıdır. Bunun adı “Gıda Egemenliği’dir”. Sözleşmeli üreticilik, çiftçinin boynuna vurulan kementten başka bir şey değildir. Hele sözleşmeli üreticilikte, sözleşmede üretici sendikaları taraf kılınmamış, taraf olması için yasal düzenleme yapılmamışsa, çiftçi tek taraflı sözleşme ile şirketlerin kementli kölesi haline gelmiş/getirilmiş demektir.
Bugün sözleşmeli üreticilik yapan domates üreticilerinin içine düşürüldüğü cenderenin nedeni, çarpık ve hakkaniyeten uzak, şirket yanlısı sözleşmeli üreticilik politikasıdır. Öğreticidir. Ders alınmalıdır.
Dediğim gibi bugün fikrim süvari, ancak tarımda uygulanan şirket yanlısı politikalar nedeniyle çiftçiler süvari değil, azap askerleri.