FHKC Merkez Üyesi Ali Hasan, Kürtlerin tüm haklarının tanınmadığı sürece demokrasinin tesis edilemeyeceğini belirterek, “Tüm bölge yönetimlerinin, Kürtlerin tarihsel olarak bu coğrafyaya ait olduğunu ve haklarını er geç elde edeceklerinin bilincinde olması gerekiyor” dedi.
Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) Merkez Üyesi Abu Ali Hasan, Türkiye’de demokrasi ve insan hakları mücadelesi ile Ortadoğu halklarının özgürlük ve demokrasi mücadelesine dair Mezopotamya Ajansı’ndan Diren Yurtsever’e değerlendirmelerde bulundu. Hasan, başta Kürtler olmak üzere Ortadoğu’da yaşayan halkların kurtuluş mücadelesinin ancak ortak mücadeleyle gerçekleştirilebileceğini söyledi.
‘Kurtuluş için temel zemin demokratik inşa’
Ortadoğu halklarının kendi kaderlerini tayin etme haklarını elde etmek için yüzyıllardır mücadele verdiğini hatırlatan Hasan, “Bu kurtuluşun sağlanacağı temel zemin bu örgütlerin kendi içlerinde bir demokratik yapıları inşa etmeleri ve kendi ülkelerinde de demokrasiyi elde etmeleri gerekiyor. Bir hukuk devletinin oluşturmaları gerekmektedirler. Bu gerçekleşmediği takdirde ne yazık ki istedikleri hedefe varma şanları olmamaktadır” dedi.
Dini devletten ayıracak mücadele
FHKC Merkez Üyesi Hasan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dinin devletten ayrılmasını sağlayacak bir mücadeleyi yükseltmeleri gerekiyor. Çünkü laik, seküler bir devletin olmadığını ve kişi hak ve özgürlüklerin vatandaşlık temelinde gerçekleşmediği bir süreç ne yazık ki bizleri böyle bir kurtuluşa götürmez. Bu ruhani yaklaşımlar, inançlar her bireyi ilgilendiren sorunlardır. İlk yapmamız gereken, halkların kurtuluşu için gerçekleştirmemiz gereken adımlar bunlardır.”
‘Hala çok eksik var’
Türkiye halklarının da uzun yıllardır özgürlük mücadelesi, insan hakları konusunda ve demokrasiyi elde etmek için ciddi mücadeleler verdiğini vurgulayan Hasan, “Ve daha fazla bir özgürlük sağlama ve bu hakları en azından yerleştirmek için bir mücadele verdiklerini biliyoruz. Bu özgürlükleri demokrasiyle birleştirmediğimiz sürece ve bunları bir bütün olarak görmediğimiz sürece yalnız başlarına herhangi bir hakkın elde edilmesi yeterli değildir. Bana göre Türkiye halkları bu mücadeleyi vermektedirler. Bu konuda belki civar ülkelerden daha fazla aşamada kaydettiler ama hala çok eksik var. Bunları tamamıyla Türkiye halklarını yöneten yönetimden bağımsız olarak söylüyorum. Çünkü şuanki yönetim gördüğüm kadarıyla özgürlüklerden, gerçek bir demokrasiden yana değildir.”
‘Kürtler’in hakkı verilmeden demokrasi olmaz’
Kürtlerin mücadelesine de dikkat çeken Abu Ali Hasan, Kürtlerin Ortadoğu coğrafyasının bir bileşeni olduğunu hatırlatarak, şunları dile getirdi: “Bunu hiç kimse inkar edemez. Hangi yönetim olursa olsun bölgenin bütün yönetimleri, Kürtlerin tarihsel olarak bu coğrafyaya ait olduğunu ve bu halkın haklarının olduğunu ve bu haklarını er geç elde edeceklerinin bilincinde olması gerekiyor. Kürtlerin haklarının bütünsel olarak verilmediği sürece demokrasinin tesisi mümkün değil. Bu hakların içinde halkların kendi kaderini tayin etme hakkı da dahil, bütün haklarının elde etmesi gerekir. Kaderi tayin hakkı meselesi barışın ve demokratik bir zeminde gerçekleşmesi talebimizdir.”
Kürtlerin yönetim modelini destekliyoruz
Irak, İran, Suriye ve Türkiye’de yaşayan Kürtlerin, tarihsel olarak kendilerini yönetme idare etme ve özerk yönetim arayışları olduğunu ifade eden Hasan, şunları söyledi: “Dört parçada yaşayan Kürtlerin, ortak yaşadıkları halklar ile birlikte yaşayacak şekilde, kendi kendilerini yönetme ve bu özerk yönetimlerini hayata geçirme modelinin yanında olduğumuzu ifade ediyorum. Rojava örneğinde olduğu gibi, birlikte yaşadıkları halklarla, aynı ülkelerde yaşayarak ama kendilerini yönetme hakkının olduğunu söylemek istiyorum. Kendi bölgelerine, bu bölgenin toplumsal bir bileşeni olarak varlıklarını ve ileri sürdükleri modelin desteklenmesi gerektiğini söylemek istiyorum.”