Antakya’da 5 kişinin bıçaklı saldırısı sonucu yaşamını yitiren Suriyeli Faris Muhammed Al-Ali için açıklama yapan Deysem Siti, ‘Faris yaralansaydı, sanki suçlu oymuş gibi sınır dışı edilecekti’ dedi
Nefret söylemleriyle mülteciler hedef alınmaya devam ediyor. En son 3 Eylül’de 17 yaşındaki Suriyeli Faris Muhammed Al-Ali, Hatay’ın Antakya ilçesine bağlı Narlıca mahallesinde 5 kişinin bıçaklı saldırısı sonucu yaşamını yitirdi. Olaya dair yazılı açıklama yapan Hatay Valiliği, faillerin yakalandığını ve adli makamlara sevk edildiğini belirtti. Mülteci Medyası’ndan Deysem Siti, olayın detayları ve son dönemde mültecilere dönük artan nefret söylemlerini MA’ya değerlendirdi.
Amaçları dövmek değil, öldürmek
Al-Ali’nin Suriye’deki iç savaşta babasını kaybettikten sonra annesi ve kardeşiyle birlikte Antakya’ya yerleştiğini belirten Siti, Al-Ali’nin bu yıl Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandığını ifade etti.
Siti, yaşanan olaya dair şunları paylaştı: “Faris, fabrikada çalıştığı esnada 10 gün önce ustabaşı bir kadınla çarpışıyor. Kadın bağırıyor. Faris ise, yanlışlıkla çarptığını belirterek, özür diliyor. 3 Eylül’de Faris ve arkadaşı Abdurrahman, işten çıktıktan sonra önleri 16 ila 19 yaşları arasında değişen 5 kişi tarafından kesiliyor. Bunların içinde, çarpıştığı kadının oğlu da var. Faris’e, ‘Sen anneme mi çarptın?’ diyor. O da, ‘Yanlışlıkla oldu, özür diledim, kapandı konu’ diyor. Türk çocuklar, ‘bizimle yürüyün’ diyerek, tenha bir noktaya çekmişler. Amaçları dövmek değil, öldürmek. Abdurrahman’ın başına vurup, Faris’i de belinden bıçaklayıp kaçmışlar.”
Al-Ali’nin ailesiyle görüştüğünü söyleyen Siti, ailenin bugün cenazeyi İdlib’te defnedeceklerini ifade etti. Siti, “Aile hala şokta ve perişan durumda. Baba zaten yok, anne ve kardeşi tek var” dedi.
Nefret dili saldırıları arttırıyor
Mültecilere dönük nefret suçlarının giderek arttığını söyleyen Siti, siyasetçiler ve bazı medya organlarının bu nefret dilini bırakması gerektiğini vurgulayarak şunları dedi: “Çok vahim bir durum. Hükümetin söylemleri bu olayların artmasında en büyük etken. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Antakya ve Bolu Belediye başkanları gibi siyasetçilerin nefret söylemleri bu olayları arttırıyor.”
Yaralansaydı sınır dışı edilecekti
İktidarın mültecilere yönelik bir politikasının olmadığını vurgulayan Siti, “Eminin bu olayda da Faris ölmemiş, yaralanmış olsaydı, sınır dışı edilecekti. O bıçaklayan kişi serbest kalacaktı. Sanki suçlu oymuş gibi geri gönderilecekti” diye konuştu.
Siti ayrıca mültecilerin can güvenliğinin korunması için gerekli çalışmaların yapılması gerektiğini söyledi.
HABER MERKEZİ