Gever’de çobanlık yaptığı sırada 1995’te katledilen Nezir Tekçi dosyasında yargılanan Albay Ali Osman Akın, Tekçi’nin kendisi tarafından öldürüldüğünü söyleyen tanık askerlerin ifadelerini hayal ürünü bulurken, avukatı ise Türk askerlerinin itibarlarının hedeflendiğini savundu
Colemêrg’in (Hakkari) Gever (Yüksekova) ilçesine bağlı Yekmalajorî köyünde çobanlık yaptığı sırada askerler tarafından 28 Nisan 1995’te gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Nezir Tekçi’ye ilişkin açılan ve kapatılan dava dosyası, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) ihlal kararı sonrası yeniden görülmeye başlandı.
“Güvenlik” gerekesiyle Eskişehir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, sanık emekli Albay Ali Osman Akın hazır bulunurken, sanık emekli Albay Kemal Alkan ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
İfadelere hayal ürünü dedi
Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada söz verilen sanık Akın, daha önce yargılandığını ve beraat ettiğini söyleyerek, bölge halkının askerleri “Terörist”, PKK’lileri ise “Gerilla” olarak tanımladığını söyledi. Akın, Nezir Tekçi’nin askerlere dair verdiği ifadeyi okuyarak, Tekçi’nin kendilerine “Ergenekon çetesi” dediğini söyledi. Konuya ilişkin medyada, “hayal ürünü, yalan ve yanlış” birçok şeyin yazıldığını ileri süren Akın, tanık olan ve davanın açılmasını sağlayan Yunus Şahin’in, Tekçi’nin öldürüldüğü tarihte operasyonlara götürülmediğini ve buna dair kayıt olmadığını iddia etti. Akın, Şahin’in ikinci bölükte görev yaptığını söyledi.
Kendini savundu
Akın, AYM kararına dikkat çekerek, AYM yargıçları arasında bir birlik sağlanamadığını ve bu durumun kendi lehine olduğunu ileri sürdü. Akın, ayrıca hakkında tanıklık eden Yunus Şahin’in 1’nci Bölükte olduğuna dair ifade verdiğini ancak hiçbir zaman 1’inci Bölük Komutanı olmadığını iddia etti. Akın, kendisine ve diğer sanığa dair asker ifadelerinin doğru olmadığını ileri sürerek, “Bana göre dilin kemiği yok. Herkes her şey söylüyor” diyerek, kendisini savundu.
Tekçi’yi hiçbir zaman görmemiş!
Keşfe katılan iki tanığın ve avukatların 6 saat boyunca keşif yaptığını dile getiren Akın, bu keşifte kemik parçaları ve elbiselerin bulunduğunu ve bu kemiklerin Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından incelendiğini ve kemiklerin hayvana ait olduğuna dair rapor çıktığını söyledi. Akın, Tekçi’yi hiçbir zaman görmediğini ve gözaltına almadığını ileri sürerek, suçsuz olduğunu savundu.
Türk askerinin itibarı zedeleniyormuş
Ardından konuşan Alkan da, kendisine yöneltilen suçlamaları reddederken, dosyanın hatalı bir şekilde hazırlanıp AYM yargıçlarının önüne götürüldüğü ve bu nedenle yargıçların hatalı karar verdiğini ileri sürdü. Sanık avukatı Erol, Tekçi’nin öldürülmesine işaret ederek, bir oyun oynandığını ve Türk askerlerinin itibarına dönük bir saldırı olduğunu öne sürdü. Erol, “Türk silahlı kuvvetlerini yargılamış olalım. ABD’deki beyefendi emir vermiştir. Bu bir kumpastır. FETÖ kumpasıdır” diye konuştu.
Sanık Akın’ın avukatı Yurdakan Yıldız ise AYM kararına tepki göstererek, delillerin iyi değerlendirilmediğini ileri sürdü.
Dosyayı zaman aşımından kurtarın
Duruşmada söz alan Tekçi ailesinin avukatı Ramazan Demir ise, bu dosyanın çok fazla hâkim ve savcı gördüğünü dile getirerek, “Bu dosya hem Türkiye hem de Avrupa’nın en büyük mahkemeleri tarafından geri döndü. AİHM hem usulden hem de esastan bozdu. Ayrıca yaşam hakkının ihlal edildiğini de ekledi. Bu durumu daha önce duruşmada dile getirdiğimizde hâkim, ‘Evet 60 bin Euro tazminat da vermiş’ dedi. İlgilendiği kısım buydu. Ayrıca bu dosyanın zaman aşımı sorunu var. Dosyayı zaman aşımından kurtarmanız lazım” diye kaydetti.
Sanıklar tutuklansın talebi
Demir, sanıklardan ek savunma alınması için talepte bulunurken, “Yüksekova’ya gittiğimizde Nezir’in ruhu hala orada yaşıyordu. Bu nedenle ek savunma talebimizin ciddiye alınmasını istiyoruz. Sanıklar emekli olsalar dahi bu tanıkları etkileme durumu vardır. Emir komuta zinciri nedeniyle tanıkların sanıkların etkisi altında kalabileceğini düşünüyorum. Bu nedenle sanıkların tutuklu yargılanmasını istiyorum” dedi.
Delillere ve tanıklara müdahale ediliyor
Tekçi ailesinin avukatı Bünyamin İnce de, tanık anlatımına dikkat çekerek, delillerin patlatıldığını da belirtti. Dosyada hiçbir şey yapılmadığını ifade eden İnce, “AYM’nin tespit ettiği usul eksiklerinden bir tanesi bile tanığın söylediği ve tüm tanıkların söyledikleri doğrulanmış olacaktır. Bu da o kovanın nereden çıktığı eksikliğidir” diye belirtti. İnce de, sanık asker Akın ile Alkan’ın delillere ve tanıklara müdahale etme durumunun olduğunu dile getirerek, “Sanık az önce burada ifade etti; Halit Tekçi’nin bir oğlunun örgüt içinde olduğunu söyledi. Peki, o dönemde elinde silah olduğunda Halit Tekçi’nin diğer oğluna ne şekilde yaklaşmış olabileceğini düşünebiliyor musunuz? Bir insan katledildi ve biz hiçbir şey yapamadık. Kamuoyunun vicdanı kanamaktadır” dedi.
Mahkemeyi etkilemeye çalışıyorlar
Daha sonra söz alan avukat Hüseyin Boğatekin de, “Sanık başlarken manipüle etti. Şu an çok çok övdüğü o askerlerden 100 bini terörist olarak yargılandı. Kimse pirüpak değildir. Biz kimin ne olduğunu biliyoruz. Sizi etkilemeye çalışıyor. Bir insanın canına kıydılar” diyerek, tepki gösterdi. Boğatekin, Bünyamin İnce’nin annesi Sürme İnce’nin de katledildiğini ve en az 18 bin insanın da katledildiğini belirterek, “Bu insanlar çöp mü oldular” diyerek, tepki gösterdi.
Tutuklanma talebi yerinde değilmiş!
Söz verilen iddia makamı, sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasını talep etti. İddia makamı ayrıca sanık askerlerden ek savunma alınması ve tutuklanmasına dair taleplerin şu aşamada yerinde olmadığını bu nedenle reddedilmesini istedi. Mütalaanın ardından söz alan Akın’ın avukatı Erol, Tekçi ailesinin avukatlarının kendilerini tahrik ettiğini söyledi. Beyanlarından ardından mahkeme, duruşmaya kısa bir ara verdi.
İfadeler sorulacak
Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, sanıkların tutuklama taleplerinin reddine karar verdi. Akın ve Alkan hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının devamına karar veren mahkeme, her iki sanığın duruşmalardan vareste tutulma taleplerini ise kabul etti. Mahkeme ayrıca, tanık Yunus Şahin, Halit Ateş ve Yunus Polat’ın daha önce verdiği beyanları verip vermediklerine dair Edirne, Malatya ve Van Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazılmasını istedi.
Keşif yapıp yapmamaya karar verilecek
Mahkeme, daha önce talimat ile tanıklıkları sorulan Ferit Cerit, Ayhan Erensayın’a Tekçi’nin katledildiği yeri gösterip göstermeyeceklerine dair soru sorulmadığı, sorunun sorulması için tekrardan talimat yazılmasına karar verdi. Mahkeme, olumlu yanıt ile birlikte yeniden keşif yapma durumun değerlendireceğine karar verdi. Mahkeme ayrıca Tekçi’nin öldürüldüğü köyde, o dönemde bölgedeki askeri kurumlarda yer alan silahların envanterde bulunup bulunmadığı, Genelkurmay’a daha önce yazılan müzakerelerin yanıtlarının beklenmesine, olumlu dönüş halinde ise kovanlarının durup durmadığı, durduğu halde ise Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünden rapor alınmasına karar vererek, duruşmayı 9 Ekim’e erteledi.
Kaynak: MA