DAİŞ tarafından kaçırılarak, getirildiği Türkiye’de satılan Êzidî kız çocuğunun duruşması öncesi açıklama yapan hukuk örgütleri, ‘Eğer gerçekten bir şey uğruna savaş vereceksiniz o çocuklar için olmalı’ dedi
Hukuk örgütleri ile insan hak örgütleri, Ezîdî kız çocuğun DAİŞ tarafından 2017 yılında Türkiye’ye kaçırılması ve ardından derin internette (dark web) satışa çıkarılmasına ilişkin açılan davanın bugün görülecek 7’nci duruşması öncesi adliye önünde açıklama yaptı.
Açıklamayı okuyan avukat Nurdan Kılıç, DAİŞ tarafından bebek yaşta esir alınan ve ardından köle olarak satılan Ezîdî kız çocuğunun kapalı kapılar ardında kamuoyundan saklanarak yürütülen duruşması için bir araya geldiklerini belirtti. Kılıç, “Bir çocuk daha Devlet-Aile- Tarikat üçgeninde hayattan kopartıldı. Narin ilk değildi” dedi.
‘7 ayda en az 14 kız çocuğu öldürüldü’
Çocuk Hakları Merkezi’nin yayımladığı rapordan veriler paylaşan Kılıç, 2024 yılının ilk 7 ayında en az 14 kız çocuğunun öldürüldüğünü söyledi. Kılıç, “FISA Çocuk Hakları Merkezi’nin yalnızca medyada yer alan haberleri tarayarak elde ettiği bilgilere göre 2022 yılından bu yana en az 133 çocuk ev içi şiddet sonucu, çocuk cinayetleri veya şüpheli ölümler nedeniyle hayatını kaybetti. 2024 yılının ilk 6 ayında 32 çocuk ‘intihar’ ederek hayatına son verdi. 17 çocuk şüpheli şekilde hayatını kaybetti. Sadece 2023 yılında 66 binden fazla çocuğa yönelik cinsel istismar davası açıldı. Kolluk görevlilerine ulaşabilen cinsel suç mağduru çocuk sayısı 10 yılda 3 katına çıktı” ifadelerini kullandı.
‘Aile içi mesele mi diyeceksiniz?’
Ardından konuşan Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu ise, şunları belirtti:
“Berkin’di, Uğur’du, Leyla’ydı, şimdi ise Narin. Ama hepsi çocuktu ve biz o çocukları en son bir çuvalın içerisinde bir dere kenarına atıldı. Çocuk haklarına dikkat çekmek, insanları bilinçlendirmek için her şeyi yapıyoruz ama bununla asıl mücadele etmesi gerekenler nerede? Şimdi bir cinayetle daha karşı karşıyayız ama bakıyoruz soruşturmaya dair tek bir açıklama bile yok. Ne yapacağız ‘aile içi mesele mi’ diyeceksiniz. Aile her zaman faşizmin en temel mikro düzeyde yaşandığı bir yer değil miydi bu ülkede. Eğer gerçekten yeryüzünde bir şey uğruna savaş vereceksiniz o berrak gökte çocuklar aşkına savaşmak için olmalı. O yüzden artık yeter diyoruz.”
Açıklamanın ardından dava avukatları, davanın kapalı görüldüğü Ankara 15’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin duruşma salonuna geçti.
Duruşmaya gizlilik kararı getirildiği için duruşmanın içeriğine dair bilgi edinilemedi. Duruşma, 4 Aralık tarihine ertelendi.
Kaynak: MA