Abdullah Aysu
Yaşamak güzel. Yaşatarak, yaşamak çok daha güzel. Gel gör ki; yaşatmamaya kurgulu şirketler fır dönüyor doğada. Nerde bir güzellik görseler, yollarını hükümetlerin dozerleri açıyor. Onlar yok ederken, hükümetler arkalarını kolluyor. Sağlamlar vesselam. Ara ki bulasın o güzellikleri bir daha!
Yaşatmak?
Yaşatmak yok etmemektir; bugünü ve geleceğin devamlılığını sağlamaktır. O zaman, “yok etmek niye?” diyeceksiniz. Dedik ya; gözleri doymak bilmeyen şirketlerin kuşatmasında koca dünya. Korumaları, ‘ulus devlet’ hükümetleri! Devir; “ye kasam ye, şiş göbeğim şiş, kabar banka hesaplarım kabar!” Su akarken doldur testiyi zamanı. Doğa, güzellik de neymiş; güzel olan para. Yaşamak ne, yaşatmak ne?
Bak hele
Göz göre göre yanıyor, dağ bayır, tepe; sahillere varınca duran. Canlı ve cansız varlıklarıyla önce öldürülüyor doğa. Ardından ölü toprakların üzerine, beklemeden tatil köyleri kuruluyor, oteller inşa ediliyor. Aceleleri neyse? Etme uyan!
Bak da gör
Kapatma, aç gözünü! Görmezden gelme, aç gözlerini ki; feri perdenin arkasındakileri de görsün. Kapatınca gözlerini karanlıkta kalan yalnız sen olmuyorsun. Sen, ben, (bizler) göz kepenklerimizi indirdiğimizde dünya karanlıktan kazananlara teslim oluyor. Etme gör gayri!
Fındıkçının gardı dağınık
Fındık hasadına sayılı günler kaldı. Rekolte ne kadar? Fiyat kaç olacak soruları havada uçuşan gazel misali. Alıcı şirket(ler), “elimde stoğum epey, zaten rekolte de yüksek” diyor, bel altına vuruyor. Her yıl ki terane, bu yıl da sahnede yani. Şirketler istiyor diye Fiskobirlik gardı DSP-MHP-ANAP koalisyonu tarafından çıkarılan 4572 sayılı yasa ile dağıtılmıştı on yıllar önce. Ardından gelen AKP hükümetleri söz konusu yasayı çiftçiler lehine düzeltmedi. Çiftçinin örgütü Fiskobirlik de mecburen havlu attı. Piyasayı düzenleyemiyor eskisi gibi. Üreticinin gardı dağılmış, dımdızlak ortada. Devlet fiyatı açıklasa ne, açıklamasa ne? Şirket hükümete, “açıkladığın fiyata buyur sen al” derse, hükümet ayıklar mı bu pirincin taşını? Ayıklayamaz! Bugün ilk elde fındık fiyatının belirlenmesinde çiftçinin sendikasını şirketin muhatap almasını sağlayacak bir yasa şart. Bugün hemen, yarın geç! İkinci elde 4572 sayılı yasada çiftçi aleyhine olan maddeleri kanundan ayıklamak gerekli! Üçüncü elde, Fiskobirlik ekonomik destek ve yasal düzenlemeyle eski gücüne kavuşturulmalı!
Niye?
Geldik bugüne. Şu an itibarıyla doğayı ve üretici çiftçiyi yok edenlerin kazancı hesap makinelerinin ekranlarına, mızrakları çuvala sığmıyor. Peki, senin, benim, onun bu neoliberal düzene hala desteği niye?