Abdullah Aysu
İşleri karmaşıklaştırmayı, anlaşılır olmaktan çıkarmayı pek seviyoruz. Öyle yapınca da, rayında giden en kolay işi zorlaştırıyor, içinden çıkılmaz kılıyoruz. Ama bu yanlışımızı doğruymuş gibi anlatıyor, kanmayanı “düşman”, göstermekten ve damgalamaktan da geri durmuyoruz. Oluşturulan karmaşık, puslu bu havada, kılavuzları hükümetler sayesinde kazasız, belasız bir tek şirketler yol alabiliyor.
Mesela et
Taa 1950’lerde “et işi, ot işidir’ diye tespit yapılmış, bu tespitle meralara gözümüz gibi bakmamız gerekirken o günden başlayarak bugün dahil meralar ve otlakların canını okumuşuz. Diyorum ya yolunda giden bir işin canını okumaktır ana işimiz! Yine ‘buğday ile koyun gerisi oyun’ tespitini yapmışız geçmişte. Tespit sonrasında koyunculuğa desteği kesmiş, sığırcılığa yönlen(diril)mişiz. Yani bizim coğrafyanın ot durumuna uygun olan bu sayede karnını merada bedava doyuran koyun yetiştirmek yerine uygun olmayan sığırcılığı destekler olmuşuz. Yani süt ve et teminini sığırlara havale etmişiz. Sığırdan süt ve et alabilmek için de önüne yem dökmek gerek. Yemin hammaddesinin yerel üretimini desteklemeyi de bırakmışız, nasılsa “paramız var, dışarıdan parayı basar alırız” demiş ithalata bel bağlamışız. Ama ithalatta geçer akçe döviz. Döviz ise kasada durduğu gibi durmuyor, kanatlanmış uçuyor, yakalayabilen avcıya aşkolsun. Bekle ki et, süt ucuzlayacak? Kestirmeden söyleyeyim. Beklemeyelim boşuna et ve süt ucuzlamayacak! Çünkü yem, canlı hayvan ve et yolunu ithal şirketlerden oluşmuş haramiler kesmiş. Eee şirketler için mutlu yuva-dünya kurmak değil mi zaten hükümetlerin işi? Öyle(!) O zaman hükümet görevini şirketlere karşı eksiz yapmış ve de yapıyor. Geriye halk kalıyor. Halk da, “hak getireye” emanet! İşte böyle sorun yok gibi gözükse de var, hem de en püsküllüsünden!
O halde ne yapmalı?
Bu sorunun cevabı çok basit. Öncelikle şunu söyleyeyim, etin fiyatını yükselterek kuyrukları azaltmak çözüm değil. Bu söylem kötü espri sınıfından bile sayılmaz. O zaman ne? Yem hayvancılıktaki maliyetin yüzde 65-70’ini oluşturuyorsa -ki öyle- ve meralar bedava yem membaı ise – ki o da öyle- hükümetlerin meralar üzerindeki karar yetkisi kaldırılmalı, koyun canlara verilmeli, sığırlara değil. Hükümetlere sadece meraları koruma görevi verilmeli; görevi yerine getirmeyen hükümete mensup milletvekillerine bir daha seçilme hakkı tanınmamalı!