Kızıltepe Belediyesi Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz ile Savur Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Öncü’nün yargılandığı davada tahliye çıkmadı. Yılmaz ve Öncü’nün yerleri kayyum tarafından gasp edilmişti
İçişleri Bakanlığı tarafından yerlerine kayyım atandıktan sonra tutuklanan Mardin’in Kızıltepe Belediyesi Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz ile Savur Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Öncü’nün yargılandığı davanın duruşması görüldü. Mardin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, eşbaşkanlar tutuldukları Tarsus T Tipi Kadın Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile katılırken, avukatları da hazır bulundu. Duruşmada, ayrıca eşbaşkanların yakınları, HDP’li vekil Pero Dündar ile HDP il yöneticileri de izleyici olarak yer aldı.
İlk olarak söz verilen iddia makamı, eşbaşkanlar Öncü ve Yılmaz’ın tutukluluk hallerinin devamını istedi.
Kayyumda yargılanmalı
Ardından savunma yapan Eşbaşkan Nilüfer Elik Yılmaz, üzerine atılı suçlamaları reddederek, önceki beyanlarını tekrar ettiğini ifade etti. Yılmaz’ın avukatlarından Necim Dağ da, “gizli tanık” beyanlarının mahkeme huzurunda alınması ve avukatlar ile yargılanan isimlerin soru sorma hakkının sağlanması gerektiğini belirterek, taleplerinin hiçbir şekilde dikkate alınmadığını, bunun kanuna aykırı olduğunu dile getirdi. Dağ, delillerin toplanma aşamasında da aynı hukuksuzlukla karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Mardin İl Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan yazıya verilen cevapta kimi “gizli tanıkların” tanık koruma programının iptal edildiğini öğrendiklerini aktaran Dağ, neden iptal edildiğinin emniyet tarafından bildirilmesi gerektiğini söyledi. “Boksör” isimli “gizli tanık” beyanlarının yer aldığı tutanakların orijinal hallerine emniyette ulaşılamadığını hatırlatan Dağ, bu orijinal olmayan tutanakları dosyaya ekleyenler hakkında işlem yapılmasını istedi. Dağ, müvekkili Yılmaz hakkındaki suçlamaya konu yapılan “örgüte müzahir firmalara ihale verdiği” yönündeki iddiaya ilişkin “Bugün aynı firmalar ile kayyım da çalışıyor. O zaman kayyım da burada yargılanmalı” dedi.
Dosya çökmüştür
Yılmaz’ın avukatı Necat Çıray ise, Savur, Kızıltepe, Mazıdağı, Nusaybin ve Derik belediye eşbaşkanları hakkında açılan davalardaki suçlamaların ve delil olarak gösterilen “gizli tanık” beyanlarının aynı olduğunu ancak dosyaların ayrı ayrı açıldığını ifade etti. Davaların ve kayyım atanmasının tamamen HDP siyasetine dönük olduğunu belirten Çıray, “Cumhuriyet Savcısı neredeyse HDP’nin tüm yöneticileri, milletvekilleri, belediye başkanları ve üyeleri hakkında ‘örgüt üyesi’ oldukları yönünde değerlendirme yapmış” diye belirtti. Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ile ilgili dosyada da yer alan ifadelerin gerçeği yansıtmadığını dile getiren Çıray, “O dönem legal bir alan iken, Meclis tarafından Anayasa çalışmalarına davet edilen bir kurum iken, sonradan konjonktür değişince illegalize edilmeye çalışılmıştır” ifadelerini kullandı.
HDP’nin seçim çalışmalarının dahi illegaize edilmeye çalışıldığını belirten Çıray, şöyle devam etti: “Yasaklı kitap olduğu belirtilen kitaplar da bandrollü. Bunların yasak olup olmadığını emniyet de bilmiyor. Talimatla işe alındıkları belirtilen kişiler mahkeme kararı ile işe iade davasını kazanan kişilerdir. Müvekkilim henüz görevde iken bu işçilerle ilgili ne yapılması gerektiğini sorduğunda yasal olarak alması gerektiğini kendisine ben söyledim. Müvekkillerimiz belediye eşbaşkanı oldukları için bu dosya oluşturulmuştur. Bu delillere göre bu dosya çökmüştür.”
HDP Hukuk Komisyonu avukatlarından Azad Yıldırım da, “gizli tanık” ifadelerinde daha önce geçmeyen ifadelerin sonradan nasıl eklendiğini anlamadıklarını dile getirerek, iddianamenin siyasi bir baskı ile hazırlandığını belirtti. “Gizli tanık” beyanlarının döneme göre değiştiğini kaydeden Yıldırım, dosyadaki iddiaların havada kaldığını dile getirdi.
Ortada çürütülecek delil yok
Savur Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Öncü de, savunmasında önceki beyanlarını tekrar ederek, yerlerine kayyım atanacağının önceden belli olduğunu ifade etti. HDP’nin bir siyasi parti olduğunu kaydeden Öncü, soruşturmanın siyasi olduğunu ve ortada çürütecek bir delilin olmadığını söyledi. Öncü’nün avukatlarından Mahmut Bingül, yanlış bir yargılama yapıldığını belirterek, iktidarın dayatmalarıyla hazırlanmış bir soruşturma olduğunu söyledi.
Öncü’nün avukatlarından Ferhat İbrahimoğlu da, soruşturma savcısının yapması gereken hiçbir şeyi yerine getirmediğini belirterek, “gizli tanık” beyanları ile hazırlanmış bir dosya olduğunu dile getirdi.
Avukatlar, savunmalarının ardından müvekkillerinin tahlisini talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme ise, eşbaşkanların tutukluluk halinin devamına karar vererek, bir sonraki duruşmayı 14 Ocak 20121 tarihine erteledi.
MA