Tutuklanan HDP İzmir il ve ilçe eşbaşkanlarına yöneltilen suçlamalara dair konuşan avukat Demirer, müvekkillerine ‘Kadınlarla ilgili çalışmalara neden katıldınız? Basın açıklamalarına, eylemlere neden katıldınız?’ şeklinde sorular yöneltildiğini belirti
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Eşbaşkanları Berna Çelik ve Çınar Altan ile HDP İzmir Buca İlçe Eşbaşkanı Nihat Türk, 6 Ekim sabahı polis baskınıyla gözaltına alındı. 9 Ekim’de Bayraklı’da bulunan İzmir Adliyesi’ne getirilen eşbaşkanlar, “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklandı. Gözaltı sürecinde saatlerce ters kelepçeyle bekletilen ve kötü muameleye maruz kalan eşbaşkanlara, katıldıkları basın açıklamaları, kadınlar öncülüğünde yapılan eylemler, HDP il binasında yapılan toplantılar, açık tanık “Buse Aslan” ve gizli tanık “Dokuz’un” beyanları soruldu.
Kötü muamele ve işkence
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İzmir Şubesi üyesi Fatma Demirer, müvekkillerine yöneltilen suçlama ve kötü muameleyi Mezopotamya Ajansı’na değerlendirdi. Demirer, yaşanan hak ihlallerine ilişkin tutanaklara şerh düştüklerini söyledi. Demirer, “Aramalar sırasında yaşanan hak ihlalleri tutuklama sürecine kadar devam etti. 9 Ekim’de adliyeye getirilen müvekkillerimize ters kelepçe takıldı ve saatlerce bu şekilde bekletildiler. Bu kötü muamele ve işkencendir. Savcıya söylediğimizde, ‘Böylesi bir talimatının olmadığını’ söyledi. Ancak itirazlarımız sonucunda kelepçeler çıkarıldı” dedi.
‘Parti binasında neden toplantılara katıldınız’
Demirer, eşbaşkanlara emniyette sorulan sorulara işaret ederek, “Müvekkillerimize emniyette, ‘Ege Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Özgür Kadın Hareketi ve diğer kadın kurumları için neden parti binasında yer temin ettiniz? Parti binasında neden bu toplantılara katıldınız? Kadınlarla ilgili çalışmalara neden katıldınız? Basın açıklamalarına, eylemlere neden katıldınız?’ gibi sorular soruldu. Ancak yapılan eylemlerin hepsi meşrudur. Sorulan eylem ve etkinliklerin neredeyse hiçbirine yasal bir işlem yapılmış değil. Müvekkillerimiz, ‘Siyasi temsiliyetleri olduğunu, partilerinin propagandasını yapacaklarını ve çağrıldıkları her yere kendi tüzüklerine uygun olduğu için’ katıldıklarını söylediler” diye konuştu.
Aynı tanıklar daha önce başkaları içinde ifade vermişti
Gizli tanık “Dokuz” ve “Buse Aslan’ın” beyanlarına değinen Demirer, tanıkların daha önce de birçok kişi hakkında ifade verdiği ve dosyalarının beraatla sonuçlandığını söyledi. Demirer, “İzmir’de HDP adına siyaset yapan en yetkili isimlerin tanık ifadesi üzerinden tutuklanması hukuksuzluktur. Aynı tanıkların verdiği ifadeler üzerinden daha önce de gençler, kadınlar ve barış anneleri hakkında işlem yapıldı. Yapılan yargılamaların çoğu beraatla sonuçlandı. Aynı gizli tanıkların verdiği beyanların sonucunda daha önce soruşturmaları yürüten aynı savcı tutuklama talebi ile müvekkillerimizi sevk etti, aynı hakimlik tarafından da tutuklandılar. Dosyadaki gizli tanık ifadeleri daha önce de mahkemelerde tartışılmış, güvenilir olmadığı ve gizli tanıkların ifadelerinin tek başına ‘örgüt üyeliğine’ delil yapılamayacağı belirtilmiştir” diye belirtti.
‘Hukuksuzluğu kabul etmeyeceğiz’
Eşbaşkanların etkinliklere katılmaları ve kendi parti propagandalarını yapmalarının suç olamayacağını ifade eden Demirer, “Bu çalışmalar birilerini rahatsız etmiş ki güvenilmez beyanı olan gizli tanıkların beyanları ile müvekkillerimiz tutuklanabiliyor. Buradan soruşturmaların siyasi olduğunu görüyoruz. Bu hukuksuzlukları kabul etmemiz mümkün değil. Hukuksuzluk, hukuk aracı yapılarak Kürtler ve dostlarına karşı kullanılmamalı. Biz hem bu davanın hem de yaşanan hukuksuzlukların takipçisi olacağız” diye konuştu.
İZMİR