Kayyum atanan Doğubayazıt Belediyesi’nin ardından Digor Belediyesi’nin de büstünü yıktığı Kürt filozof ve edebiyatçı Ehmedê Xanî, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından bu zamana kadar özellikle her seçim öncesi propaganda malzemesi yapılıp, bol bol övülen bir isimdi.
Kürt filozof ve edebiyatçı Ehmedê Xanî’ye dair başvurulan söylem ve pratik, AKP Hükümeti’nin izlediği Kürt politikasındaki pragmatizmi en somut biçimde gösteren örneklerden biri haline geldi. Başta AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olmak üzere partili birçok etkili isim, özellikle seçim öncelerinde sık sık ona dönük atıflarda bulunurken, kayyum atanan belediyeler ise, Ehmedê Xanî’nin büstlerini yıkmak için adeta birbirleriyle yaraşır halde.
Ehmedê Xanî’nin, Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) belediyesi tarafından dikilen büstü, belediyeye kayyum atanması sonrası 25 Haziran 2017’de yıkıldı.
Ancak olayın kamuoyunda tepkilere yol açması üzerine kayyum yönetimindeki belediyeden hemen büstün “kazara yıkıldığı ve en kısa sürede onarılacağı” savunması geldi. Fakat bu açıklamanın üzerinden 17 ay geçmesine rağmen büst yerine konulmadı.
Yaşanan bu olayın ardından benzer bir saldırı, bu kez Kars’ın Digor ilçesinden geldi. Belediyeye atanan kayyum yönetimi, yine DBP’li belediye tarafından 2013 yılında yaptırılan Ehmedê Xanî büstünü kaldırdı. Büst ile birlikte yine bir caddeye verilen Orhan Doğan ismi kaldırılıp, “Millet Caddesi” adı uygun görülürken, belediyenin logosu da değiştirildi.
Büstleri kayyum atanan belediyeler tarafından ardı ardına yıkılan Ehmedê Xanî, özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim meydanlarında dilinden düşürmediği bir isimdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişte Ehmedê Xanî’yle ilgili sarf ettiği övgüler şöyleydi:
* 11 Ağustos 2009’da Başbakanlığı döneminde partisinin Grup Toplantısı’nda; ”Fuzuli’nin şiirleri nasıl ruhumuza hitap ediyorsa, Ahmedi Hani’nin dizeleri de aynı şekilde bizi duygulandırmıyor mu?”
* 3 Eylül 2010’da Diyarbakır İstasyon Meydanı’ndaki mitinginde; “Ahmet Kaya’nın gurbette vefatını hatırımızdan çıkaramayız. Ahmede Hani’nin aşkını, Faki Teyran’ın sevdasını bizler aklımızdan çıkaramayız.”
* 29 Ocak 2011’de Ağrı’da katıldığı toplu açılış töreninde; “Ağrı’nın Ahmede Hani gibi yüzyıllara ismini yazdırmış bir büyük şairi bir büyük gönül adamı var… Merhum Ahmedi Xani’nin eserini Türkçe ve Kürtçe bastığımız için rahatsız oluyorlar.”
* 19 Mayıs 2011’de Siirt mitingi; “TRT Şeş’i açtık, öyle mi? Aynı şekilde TRT Arap’ı açtık, Arapça TRT de var. Üniversitelerde Kürtçe bölümler, enstitüler kurduk. Ahmedi Hani’nin Mem-u Zin’ini devlet eliyle, Kültür Bakanlığımız eliyle bastık bunu…”
* 1 Haziran 2011’de Diyarbakır mitingi; “Cumhuriyeti hep birlikte kurduk. Mevlana ne kadar bu toprağın insanıysa, Ahmedi Hani de işte o kadar bu toprağın insanıdır.”
* 10 Mart 2014’de Ağrı mitinginde elinde Ehmedê Xanî’nin Mem u Zin kitabını halka göstererek; “İşte buyurun. Kültür ve Turizm Bakanlığımız, Ağrılı Ahmet Hani’nin Mem u Zin kitabını Kürtçe ve Türkçe olarak bastı, buyurun. Laf değil icraat istiyoruz. İşte icraat. 12 yıl önce Ağrı’ya gelseler, devlet, Ahmed-i Hani’nin Mem u Zin kitabını basacak deseler, Allah aşkına soruyorum inanır mıydınız? Herkes kendi ana dilini konuşabilecek, yazabilecek, kursa gidebilecek, denilseydi, inanır mıydınız?”
* 27 Mart 2014’te Van mitindi; “Van’ı yakından ilgilendiren bir müjde vereceğim. Daha önce Kültür ve Turizm Bakanlığımız Ahmed-i Hani’nin Mem u Zin adlı kitabını, çok güzel şekilde Kürtçe ve Türkçe bastı. Şimdi de Vanlı değerli, bir âlimin Faki Teyran’ın Divanı’nı Türkçe ve Kürtçe olarak bakanlığımız eliyle basıyoruz. Bunu da biz yapıyoruz.”
* 27 Ağustos 2014’de Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası düzenlenen parti kongresindeki veda konuşması; “Bu hareket Ahmet Yesevi’den Mevlana’ya, Ahmede Hani’den Meleye Ceziri’ye, Mehmet Akif’ten Necip Fazıl’a o engin pınarlardan kana kana içmiş…”
* 4 Mayıs 2015’te Mardin’de katıldığı program; “Kürt edebiyatının önemli eserlerinden biri olan Faki Teyran’ın divanını Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın iki cilt olarak bastığını söylemiştim. Kürt edebiyatının diğer bir eseri Mem u Zin de basıldı. Nerelerden nerelere geldik.”
Kaynak: MA