NATO zirvesi ardından konuşan Erdoğan, tutuklu gazetecilere ilişkin soru üzerine ‘Şu anda ülkemde cezai bir durum olmadıktan sonra gazeteci, kalemşör, fikir… Bunlardan cezaevinde olan yok” dedi
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İspanya’nın başkenti Madrid’deki NATO Zirvesi’nin bitiminde basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan konuşmasında, zirveden hemen önce İsveç ve Finlandiya ile imzalanan mutabakatı ‘diplomatik zafer’ olarak nitelendirdi.
Cunhurbaşkanı Erdoğan, “İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik başvuruları bağlamında yaşananlar, Türkiye’nin terör konusundaki kırmızı çizgilerini ortaya koymuştur.Hiç şüphesiz bu muhtıra Türkiye ve milletimiz açısından elde edilmiş diplomatik bir zaferdir. Muhtırada kayıtlı hususların uygulamasını titizlikle takip edecek, adımlarımızı buna göre atacağız.” şeklinde konuştu.
Erdoğan ayrıca “Salı günü imzalanan mutabakat muhtırasının, Türkiye’nin hassasiyetlerinin anlaşıldığı olarak görüyoruz. Ancak bu başlangıçtır. Bu muhtıradaki konuların uygulanmasını takip edecek adımımızı buna göre atacağız” değerlendirmesinde bulundu.
Soru-cevap bölümü
Erdoğan’ın açıklamalarının ardından basın toplantısında soru cevap bölümüne geçildi:
Tutuklu gazeteciler konusu
Bunlar öncelikle Türkiye’de 40 bin vatandaşımız öldürüldü. Diyarbakır anneleri 1100 gündür HDP önünde bekliyor. Bu anneler çocuklarını bekliyor. Önce Freedom House buraları ziyaret etsin. Bu evlatları kaçıran PKK’lılar, YPG’liler bunu özgürlük adına mı yapıyor? Özgürlük tanımını iyi bileceğiz. Sizin özgürlük tanımınız benim özgürlük alanıma kadardır. Bugün Kandil’de 15 yaşındaki kız çocuklarına boyları kadar silah veriliyor. Bunlara bakalım önce. Şu anda ülkemde cezai bir durum olmadıktan sonra gazeteci, kalemşör, fikir… Bunlardan cezaevinde olan yok. Bunların hepsi dezenformasyon.
‘İsveç söz verdi’
‘Teröristlerin’ iadesi: İsveç 73 teröristin Türkiye’ye iadesi için söz verdi. Bunları iade edecekler, yazılı kayda da alındı.
F-16 açıklaması
Biliyorsunuz parlamentolar sıkıntıları süreçlerin yaşandığı yerlerdir. bu konuda Sayın Başkan elinden gelen adımları atacağını söyledi. benim de geniş bir ekibim ABD’deydi. Gerekli görüşmeleri yaptılar. Orada cumhuriyetçilerle görüşme yapmak suretiyle desteğini almamız halinde Sayın Biden’ın gayretleri sonuç bulacaktır. O yüzden gecikmeden ayrıca bir heyeti de göndereceğiz.
Üçlü muhtıra
Muhtırada kayıtlı hususların uygulamasını titizlikle takip edecek, adımlarımızı buna göre atacağız. Biz parlamentomuzdan bunu geçirmedikten sonra zaten bu iş yürümez. İsveç ve Finlandiya’nın üzerine düşen görevleri yerine getirmesi lazım.”
Muhalefetin üçlü muhtırada ‘taviz verildiği’ eleştirisi
Muhalefeti siyaha beyaz der, beyazsa siyah der. Hiçbir zaman olması gerekeni söylemez. Türkiye muhalefeti böyledir. Bütün belgeler ortaya konuldu, konuluyor. Dünya bunu samimi olarak görüyor. Bizim burada attığımız adımlar ilgi uyandırdığı gibi herkes takdirle karşıladı. Terörle mücadelede bütün adımları kendilerine takdim ettik, video kayıtlarını da teslim ettik. Bunlara bakınca daha iyi anlayacaklar. İsveç’teki terör yanlıları ciddi anlamdalar. Muhalefete de dönünce anlatırız.
Yunanistan’la ilişkiler
Yunanistan’ın tutumu bizim siyaset anlayışımıza asla uymuyor. Son dönemde özellikle kedisine İstanbul’da verdiğim yemekten sonra bir teklifte bulundum. Biz aramızdaki ilişkileri ikili yapalım, üçüncü kişileri aranıza sokmayalım dedim. Buna göre ABD’de Senato’da yaptığı konuşma ile bizim bu anlaşmamız 2-3 hafta sonra tamamen tersine dönüştürdü. Sadece onunla kalmadı Davos’ta aynısını yaptı. Adalar, adacıklar. Buraya özel ziyaretler yapıp. Bu ziyaretlerde de silahlandırmak gibi gayretin içine girdi. Bu adalar, adacıklar ters olaydır. Oraları silahlandıramazsınız. Yunanistan böyle bir adımın içerisine girdi. ABD’nin burada üs kurma olayları, Rusya’ya karşı cevabı alınıyor. Benim halkım bunları yutmuyor.