Albayrak’ın açıkladığı enflasyonla mücadele programı, faturanın halka çıkarılacağına işaret ediyor. İşçilerin toplu sözleşmeleri ve kamu çalışanlarına yapılacak ücret artışlarında sıfır zam dayatılacağı bekleniyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarı, ekonomide de OHAL uygulamalarını hayata geçiriyor. Yükselen enflasyon, işsizlik, açlığın artması, TL’nin erimesi, halkın geçim sıkıntısı ekonomide derin bir kriz yaşandığını gösterirken, iktidar sorumluluğu dış güçlere havale ediyor. Cumhubaşkanı Erdoğan’ın, damadı Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, krizin üzerini örtme ve halkın krizin faturasını iktidara çıkarmaması için enflasyonla mücadele kampanyası başlattığı yorumları yapılıyor. Albayrak’ın önceki gün açıkladığı enflasyonla mücadele programında 50 üründe yüzde 10 indirim yapılacak açıklaması şirketlere ve esnafa baskı yoluyla kabul ettirildiği iddası da gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın zabıtaları esnafın dükkanlarına kontrole yolladığı bugünlerde iş dünyasına aba altından sopa gösterilerek ekonomik krizin üstü örtülmeye çalışılırken halka ise ‘herşey sizin için’ mesajı verilmeye çalışıldığı değerlendirmeleri yapılıyor. Özellikle enflasyon sepetindeki 400 üründe göstermelik indirim yapılarak halka enflasyonun düşürüldüğü görüntüsü verilmek istendiği belirtiliyor.
Herşey sermaye için
Albayrak, programla yatırımcı güvenini çok daha ileriye taşıyacaklarını belirterek, “Girdi maliyetlerini düşürecek, fiyatlarda oluşan hareketliliğin firmalarımızı zarara sokmayacak ve işsizliği artırmayacak bir program üzerinde çalıştık” dedi. Albayrak, programla atılacak adımların bazıları şöyle: KDV iadeleriyle ilgili hızlı bir çalışma ile birlikte iade ödeme süreçlerini hızlandırıp, yıl sonuna kadar başvuruları neticelendireceğiz. Bankalar 1 Ağustos’tan itibaren geçerli olmak üzere yüksek faizle kullandırılmış kredilerin faiz oranlarında yüzde 10 indirim yapacaklar. Çalışmalar kapsamında işletmeler desteklenecek.İşçi çıkarmalarının önüne geçilmesi aşamasında işletmelere destek verilecek.
Programa kimse inanmıyor
CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, enflasyonla Mücadele Paketi’ni süpermarketlerin ürün kataloğuna benzetti ve “Kermes düzenler gibi ‘falanca üründe şu kadar, filanca üründe bu kadar indirim var’ diyerek enflasyon düşürülmez” dedi. Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp ise, “Serbest rekabet ortamında firmalar ürünlerinin fiyatlarını belirlerken belli bir kâr marjı ile belirliyor. Şimdi yüzde 10 indirim yapacaklarsa acaba çok fahiş bir fiyat mı koyuyorlar diye akıllara geliyor.İndirimle enflasyonun düşmesi için çok fazla firmanın indirime katılması gerekiyor. Ama üç ay sonra indirimler bittiğinde ise yeniden enflasyon yukarıya çıkacak” dedi. Prof. Korkut Boratav, ‘Bu gidişin sonu karne ve kuyruk’ dedi. Polisiye önlemlerle ya da belli kurumlara müdahale ederek enflasyonla mücadele edilemeyeceğinin altını çizen Boratav, yapılmak istenen şeyin serbest piyasa ekonomisi ile uyumlu olmayan açıklamalar olduğunu dile getirdi. Boratav, “Aşırı önlemin sonu karne ve vesika demektir. Bu gürültülü kampanyalarla uzun ve orta vadede bu önlemler enflasyonu kalıcı olarak düşüremez” dedi.
Ekonomiye sıkıyönetim
Açıklanan enflasyonla mücadelenin ancak sıkıyönetim koşullarında uygulanabileceği belirtiliyor. Sıkıyönetim uygulamalarının ise ancak hak mücadelesi yürüten halklara işçilere ve köylülere uygulandığı ise biliniyor. Bu durumda yapılan açıklamaların ancak halkın gözünü boyamaya dönük olabileceği ifade ediliyor. Normal koşullarda kapitalist ülkeler bu gibi kriz dönemlerinde, Merkez Bankaları iç talep sıfıra ininceye ve sıcak para geri dönünceye kadar faizleri yükseltir ve birkaç yıl kamu maaş ve ücretlerine zam yapılmaz. Bunun sonucunda ise toplumsal bir tepki ortaya çıkacağı için seçim öncesi Cumhurbaşkanlığı bunu göze alamaz. Sermaye yüzde 10 indirim uygulamasını durağanlığa giren ekonomide bir fırsat olarak değerlendireceği ise şimdiden belli. Halen 3 bini aşan konkordato ilanları ile şirketlerin bankaların önünde kuyruğa girip yapılandırma talepleri sürerken sermayenin kardan feragat etmesi olası görülmüyor.
Emek sömürüsü artacak
Sermayenin yüzde 10 indirim uygulamasının tek sonucu emek sömürüsünün artacağı ve toplu sözleşmelerle kamuya açıklanacak zamların ertelenmesi önümüzdeki günlerde yaşayacağımız en önemli sonuçlar olacak. Bir diğer sonuç ise dev parakende şirketleri uygulayacakları yüzde 10 indirimin faturasını küçük işletme ve çiftçilerden çıkaracak. Ve bir diğer sonuç ise yüzde 10 indirim nedeniyle sermaye gelecek yıl vergi ödemeyi reddedecek. Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) uygulamayı zorunlu hale getirdiği borçların ötelenmesi bankaların durumunu bozacağı ve bilançolarında uyuşmazlığı ortaya çıkaracağı, bunun sonucunda da dışarıdan alacakları borçlarda fazilerin yükseleceği bekleniyor. TBB kararına Rekabet Kurulu’nun sessiz kalması ise açık bir ‘kartel’ uygulamasının başlayacağını bize gösteriyor.
EKONOMİ SERVİSİ