Kazakistan devlet şirketi Kazatomprom, yeraltı madenlerinden ürettiği uranyumu uluslararası müşterilerine Mersin limanı üzerinden göndermeyi planlıyor. Diğer yandan Polatlı’ya nükleer atık merkezi gündemde
Yusuf Gürsucu / İstanbul
Kazakistan devlet şirketi Kazatomprom, ürettiği uranyumu Hazar Denizi, Azerbaycan ve Gürcistan güzergahı üzerinden Karadeniz’e göndererek Rus topraklarından transit geçişe lojistik alternatif aradığı bildirildi. Kazatomprom tarafından düzenlenen “analist günü”nde, şirketin baş ticari müdürü Askar Batyrbaev tarafından yapılan açıklamada, “Gürcistan ve Karadeniz’e göre Akdeniz’de çok daha fazla potansiyel olduğunu anlıyoruz. Türkiye, er ya da geç nükleer enerji santrali kullanacak bir ülke olacak, bunun için de nükleer maddelerin taşınmasına izin verecekler, bu şekilde onlara yardım etmek istiyoruz. Bu amaçla Türkiye ile görüşme halindeyiz. Hedefimiz, yolu Gürcistan’dan Türkiye’ye çevirmek ve ürünü potansiyel müşterilere erişim açısından çok daha iyi bir konuma sahip olan Mersin limanına ulaştırmak” dedi.
Uranyumun yüzde 24’ü üretiliyor
Kazatomprom, bu yıl içinde 3,5 bin tonluk kotayla verilmiş uranyumu Hazar Denizi, Azerbaycan ve Gürcistan, yani Trans-Hazar Uluslararası Taşımacılık güzergahından gönderdi. Söz konusu sevkiyatın ilk kısmı şu anda Poti limanında bulunmakta, ikinci kısmı ise Kazatomprom ve Kanadalı şirket Cameco tarafından kurulmuş olan ortak girişim Inkai’nin kota dışında kalması nedeniyle Azerbaycan’ın Bakü limanında durduruldu. Burada gerekli izinlerin alınmasından sonra ikinci partinin de birincisiyle birlikte Karadeniz’e gönderilmesi planlanmakta. Kazatomprom, dünyanın en büyük uranyum üreticisi olarak biliniyor ve küresel üretimin yaklaşık yüzde 24’ünü üretmekte. Kazatomprom’un, bağlı ve ortak kuruluşlarıyla birlikte Kazakistan’da uluslararası 26 maden şirketinin işletmesi bulunuyor.
Koridor ekonomisi ve savaş
Türkiye’nin en kirli süreçler için koridor yapılma hedefleri işletiliyor. Uyuşturucunun, rantın ve kara paranın merkezi haline getirilen Türkiye karanlık bir koridora dönüşmüş durumda. Rusya’nın, Azarbeycan’ın, İran’ın ve Ortadoğu ile Arap ülkelerinin doğalgaz üretimlerinin Avrupa’ya taşınma yolları ülkeyi bir koridora çevirirken, doğal yaşam bu koridorlara kurban edilmekte. Koridor olma hedefi dışında ekonomik bir hedefi kalmadığı görülen iktidarın koridorluk işinden yararlanıp Kürt düşmanlığı politikalarını ortaya koyarken, iktidar çeperine yerleşen savaş sanayisini güçlendirerek onlara iş yani savaş alanları yarattığı görülüyor.
Soylu’nun Mersin icraatları
Son günlerde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Mersin Büyükşehir Beleidyesi’ne yönelik icraatları dikkat çekiyor. Soylu’nun yosuzlukla suçladığı CHP’li Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Biz CHP’li belediye başkanları olarak her iki kişiden birinin oyunu alarak seçilmiş belediye başkanlarıyız. Bu kadar rahat, bu kadar kolay iftira atamazsınız. Ama siz tuzak kurmak istiyorsanız, siyasetin gücüyle, kamu kurumlarını kullanarak, kamu çalışanlarını da bir asa gibi kullanarak bir diğer kamu kurumuna tuzak kurmak istiyorsanız, bu kadar art niyetliyseniz Allah ıslah etsin” diye belirtti.
GDO, uyuşturucu ve uranyum
Mersin’e yönelik bir operasyonun yürütüldüğü anlaşılan adımların arka planında büyük bir rantın yattığı ve Mersin’de mevcut limanın genişletilmesi ile yeni bir liman daha kurulma süreçleri yıllardır GDO’lu ürünlerin bu limanda ortaya çıkması ile uyuşturucu koridoru haline getitilmek istendiği iddiaları yapılıyor. Bu iddiaların üzerine bir de uranyum koridoru açılmak istenmesi Mersin’de olup bitenlere ışık tutar nitelikte. Diğer taraftan İran uranyumunun Türkiye üzerinden taşınmak istenmesi ve bu amaçla Toroslar’da depolama alanı için adımlar atıldığının hatırlanması gerekmekte.
Polatlı’ya nükleer atık depolama
Ankara’nın Polatlı ilçesine nükleer atık deposu kurulmak istendiği açığa çıkmıştı. Bu konuda açıklama yapan Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, Polatlı’ya kurulmak istenen Radyoaktif Yönetimi Merkezi, Radyoaktif Atık Bertaraf ve Depolanma Yerleşkesine ilişkin yazılı açıklamada bulundu. Oda tarafından yapılan araştırmalara göre Polatlı ilçesi, Avdanlı Mahallesi’nde bulunan ve 4342 sayılı Mera Kanunu kapsamında tespiti yapılan 101 ada 1 parsel numaralı 1.697.952,03 metrekare yüzölçümlü mera vasıflı alanın 1.544.463,08 metrekarelik kısmı ve 101 ada 2 parsel numaralı 4.814.964,07 metrekare yüzölçümlü Ağnam Yeri vasıflı alanın 2.455.536,92 metrekarelik kısmı olmak üzere 2 parselde 4 milyon metrekarelik alan Radyoaktif Yönetimi Merkezi, Radyoaktif Atık Bertaraf ve Depolanma Yerleşkesi olarak kullanılması amacıyla tahsis amacının değiştirilmesi Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu Başkanlığı tarafından ilgili kurumlardan talep edildiği belirtildi.
Jandarmadan rapor istendi
Açıklamada, “Talep sonrası Jandarma Komutanlığı’ndan kurulacak olan tesisin mahallede sosyal yönden olumsuz olaylara neden olup olmayacağı konusunda rapor istenmiş, oluşturulan raporda Avdanlı Mahallesi halkı tarafından ilgili alanın hayvan otlatılma amacı ile kullanıldığı, bahse konu alanın çevre mahallelerin yerleşim alanına 2.5 – 3 km uzaklıkta olduğu, mera alanına kurulacak olan bu Radyoaktif Yönetimi Merkezi, Radyoaktif Atık Bertaraf ve Depolanma Yerleşkesi olarak kurulacak olan tesisten çevreye radyasyon yayılması durumunda çevre halkının olumsuz yönde etkilenebileceği de açıkça belirtilmiştir” denildi.