IŞİD’li Servet Koç’un gazete dağıtımcısı Kadri Bağdu cinayetini itiraf etmesine ve savcılığın bu konuyla ilgili araştırma talebini emniyete ısrarla bildirmesine rağmen sürüncemede bırakıldığı yapılan yazışmalarla ortaya çıktı.
Adana’nın Seyhan ilçesi Şakirpaşa semti Ova mahallesinde 14 Ekim 2014 tarihinde bisikletiyle gazete dağıtımı yaptığı sırada silahlı saldırıya uğrayan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Azadiya Welat gazetesi çalışanı Kadri Bağdu cinayetini nasıl işlediklerini IŞİD’li Servet Koç anlatmıştı.
Koç’un, Bağdu cinayetini anlattığı video ve yazışmalara rağmen Adana Emniyet Müdürlüğü’nün soruşturmayı nasıl yürütmeyip sürüncemeye bıraktığı Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın tutanaklarında ortaya çıktı.
IŞİD’li Koç’un itirafları üzerine Bağdu ailesinin avukatı Tugay Bek, 2016 ve 2017 yılları içerisinde Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuru yaparak, adı geçen IŞİD’lilerin bulunup yargılanmasını istedi. Ancak emniyetin, IŞİD’lilerle ilgili bilgiyi savcılıkla paylaşmadığı; Adana Cumhuriyet Başsavcılığı ve Adana Emniyet Müdürlüğü arasında yapılan yazışmalarda ortaya çıktı.
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, 11 Şubat 2016 ve 6 Mart 2017 tarihlerinde Adana Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’ne IŞİD’li Koç’un itiraflarında yer alan Ercan Güler, Talip Güler, Taner Güler, ve Cumali Güler’in bulunup ifadelerinin alınmasını istedi. Ancak Adana Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iki kez yapmış olduğu talebine yanıt vermediği yazışma tutanaklarında görüldü.
‘Taleplere yanıt yok’
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı 14 Eylül 2017’de Adana Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği’ne gönderdiği yazıda, Bağdu soruşturmasına ilişkin emniyetin yılda bir başsavcılığın bilgilendirilmesi gerektiği açıklandı. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, yazıda “Ancak ilgi (a) yazımıza herhangi bir cevap verilmediğinden, ilgi (b) sayılı yazımız de tekit edildiği halde yine de bir cevap verilmeyerek soruşturmanın işlemsiz bırakılarak sürüncemede kaldığı anlaşılmakta. İlgili yazımız ile istenilen hususların bir an evvel yerine getirilmesi 2’nci kez tekitten rica olunur. İlgi (a) yazımıza konu yürütülen soruşturmaya dair yılda bir Cumhuriyet Başsavcılığımıza bilgi verilmesi hususunda gerekli özenin gösterilmesi, ilgili personelin bu konuda uyarılması, aksi takdirde sorumlular hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 257’nci maddesine aykırılıktan adli işlem yapılacağı bilgilerine önemle rica olunur” ifadelerini kullandı.
‘Çalışmalar devam ediyor’
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın IŞİD’li Koç’un itiraflarına ilişkin 3 Nisan 2018’de Bağdu soruşturma dosyasına ilgili taleplerine Adana Emniyet Müdürlüğü 7 Ağustos 2018’de cevap verdi. Adana Emniyet Müdürlüğü, cevabında şunları belirtti: “ Cumhuriyet Başsavcı Vekili Birsen Türkoğlu tarafından 3 Nisan 2018 tarihinde verilen talimat doğrultusunda olayın herhangi bir terör örgütü ile bağlantısının olup olmadığı, olayın şüphelilerin tespit edilmesi, Avukat Tugay Bek’in sunmuş olduğu dilekçelerde belirtilen maktulün yakını ve Servet Koç isimli şahıs arasında sosyal medya (facebook messenger) üzerinden yapıldığı iddia edilen görüşmeler, olay ile ilgili delillerin temin edilmesi, şüphelilerin tespit edilmesi yönünde Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile birlikte Cinayet Büro Amirliğimizce koordineli olarak yapılan çalışmalar ve yazışmalar neticesinde tanzim edilen evraklar ekle sunmuştur. Bahse konu olayla ilgili olarak çok yönlü çalışmalar Terörle Mücadele Müdürlüğü ve Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ile birlikte devam etmektedir.”
Öte yandan emniyetin 2018 yılı içerisinde Kadirli’de farklı bir dosya kapsamında yürütülen soruşturma kapsamında bazı şüphelilerin ifadelerinin alındığı ve bulanamayan bazı kişilerin ise ifadelerinin alınmadığı belirtildi.
Şüpheliler hakkında fezleke
Yine soruşturma dosyasına eklenen 2014/Cin-54 Nolu fezlekede; Yusuf Güldiren’in öldürülmesine ilişkin Ercan Güler, Talip Güler, Taner Güler, Servet Koç ve Cumali Güler ile ilgili emniyetin yaptığı çalışmalara yer verildi. Ercan Güler, Taner Güler, Talip Güler ve Servet Koç’un birlikte yasadışı olaylarla Suriye’ye gittiği belirtilirken, Ercan Güler’in “Silahlı terör örgütüne üye olma”, “Terör örgütü propagandası yapmak” ve “6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkında Kanunun (SKM) suçlarından” kaydı olduğunu, Taner Güler’in “Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silah veya 23’üncü Maddede belirtilen aletlerle katılma suçundan” kaydı olduğu, Servet Koç’un kaydının olmadığı ve Cumali Güler’in ise; “Durumunun şüpheli olduğunun” anlaşıldığına yer verildi. Fezlekenin devamında, “Yapılan çalışmalarda ise yakalanmaları mümkün olmamış, adı geçen şahıslar hakkında yakalama kararı çıkartılması için hazırlanan tahkikat evrakı ikmalen gönderilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Kaynak: MA / Hamdullah Kesen