Diyarbakır Valiliği’nin ‘dur’ ihtarına uymadığı için polis tarafından öldürüldüğünü açıkladığı Recep Hantaş’a ait emniyet görüntüleri, yalanı ortaya çıkardı. Buna göre Hantaş, polisin ateş açmaya başlaması üzerine panik halinde kaçmaya çalışmış
Diyarbakır merkez Yenişehir ilçesi Şehitlik Semti’nde 14 Nisan’da sabaha karşı öldürülen Recep Hantaş olayına ilişkin görüntüler ortaya çıktı. Kent Güvenlik Yönetim Sistemi (KGYS) kameralarına ait görüntüler, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube ekipleri tarafından incelenerek, dökümleri dava dosyasına konuldu. Olayı gören 054G kodlu kameranın olay anını en net gördüğüne yer verilen inceleme tutanağında, bundan dolayı bu kameranın görüntü dosyalarının görüntü çözümü baz alındığı ifade edildi.
Görüntü inceleme tutanağıyla, Diyarbakır Valiliğinin olayın ardından yaptığı, “yüzleri maskeli 2 şahıs” açıklamasının da doğru olmadığı ortaya çıktı. Görüntü dökümü şu ifadelerle anlatıldı: “Saat 03.19:45’te R.Y. ve Recep Hantaş isimli şahıslar görüntüye girmiş, park içinde bir bankta birlikte oturdukları, R.Y. isimli şahsın kapüşonlu koyu renk kıyafetli olduğu, Recep Hantaş isimli şahsın kol ve omuz kısmı beyaz çizgili kapüşonlu kıyafetinin olduğu ve yüz kısmının atkı tarzı bir bez ile kapalı olduğu ve yüz kısmının görünür olmadığı görülmüş.”
İlk ateşten sonra koşmuş
Tutanakta, olay yerine 03.22:36’da ilk ekibin intikal ettiği, ikinci ekibin 2 zırhlı araçla geldiği belirtildi. Kamera kayıtlarında, polisler S.E., K.B., H.S.S., E.K. ve R.E. olay yerindeki pozisyonlarının anlatıldığı görüntü inceleme tutanağında, ilk ateşin polis R.E. tarafından 03.26:34’te açıldığı öldürülen Hantaş’ın ilk atıştan 4 saniye sonra koşarak görüntüye girdiği ifade edildi. Görüntü kayıtlarında yer alan bu detay, Diyarbakır Valiliğinin “dur ihtarı yapıldığı, şahısların personelin üzerine doğru koştuğu” yönünde açıklamasının gerçeği yansıtmadığını ortaya koydu.
İnceleme tutanağında, ilk ateşten 4 saniye sonra koşarak görüntüye girdiği tespit edilen Recep Hantaş’ın, olay sonrası tutuklanan TEM’de görevli polis K.B.’nin görüntüye girdiği ve ateş ettiği ifade edildi. K.B.’nin ateş etmesinden 2 saniye sonra ise Hantaş’ın karanlık bir noktada düştüğüne işaret edilen tutanakta, “Maktul Recep Hantaş kameranın görüş açısında tenis kortunun tel örgülü kısmına doğru koştuğu sırada bulunduğu alanın karanlık nokta olduğu ve saat 03.26:49-03.26:50’de yere düştüğü anlaşılmış” denildi.
Polisten çelişkili ifade
Hantaş’ı öldürmek suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklanan polis K.B. mahkemedeki ifadesinde, Hantaş’ın üzerine geldiğini, kendisinin de ateş etmesinden sonra Hantaş’ın ateşten korunmak için arkasını dönüp koştuğunu ve bir el daha ateş ettiğini söylemişti. K.B., havaya ateş ettiğini savunmuştu.
Tanık anlatmıştı
Recep Hantaş’ın öldürülmesi olayının tek tanığı olan R.Y. de serbest bırakıldıktan sonra Hantaş ailesini ziyaret etmiş ve “Recep ile otururken herhangi bir ikaz yapılmadan silah sesleri geldi. Ben refleks ile oturduğumuz bankın altına uzandım. Recep de panikleyerek koştu. O arada ayağından vurularak yere düştüğünü gördüm” diyerek herhangi bir ikazın yapılmadığını savunmuştu.
İHD: Yargısız infaz
Görüntüleri inceleyen İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi de yaptığı açıklamada, “Sırtı şüpheli polise dönük şekilde koşan ve üzerinde ateşleyici/yaralayıcı silah türünden bir cisim bulunmayan savunmasız maktule, dosya kapsamında tutuklanan polis tarafından hedef alınmak suretiyle öldürmek kastıyla ateş edildiği net bir şekilde görülmektedir” diyerek, olayın yargısız bir infaz olduğunu kaydetmişti.
Otopsi raporunda ise Hantaş’ın ensesinden giren ve göz ve burun kısmında çıkan mermiyle öldürüldüğü belirtilmişti.
Kaynak: MA