3 yıldır Adalet Nöbeti’ni sürdüren Emine Şenyaşar, talebi karşılanana kadar nöbete devam edeceğini belirterek, ‘Oğlum serbest kalmayana kadar nöbeti asla terk etmeyeceğiz. İbrahim Halil Yıldız oğlumun bırakılmasına izin vermiyor. Erdoğan da onu dinliyor’ dedi
Riha’nın (Urfa) Suruç (Pirsûs) ilçesinde AKP eski milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından 14 Haziran 2018 tarihinde eşi ve iki oğlu katledilen Emine Şenyaşar ile saldırıda yaralı kurtulan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Riha Milletvekili Ferit Şenyaşar’ın başlattığı Adalet Nöbeti sürüyor.
Riha Adliyesi önünde 9 Mart 2021 tarihinde Adalet Nöbeti’ne başlayan Emine Şenyaşar, rahatsızlığı nedeniyle kısa bir süre ara verdiği Adalet Nöbeti’ne üçüncü yılında Adalet Bakanlığı önünde devam ediyor. Tek talebi ‘adalet’ olan Emine Şenyaşar’ın çığlığını tüm dünya duyarken, önünde nöbet tuttuğu Adalet Bakanlığı başta olmak üzere devlet yetkilileri görmezden geliyor.
15 Mart’ta Malatya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen, Şenyaşar ailesine yönelik hem işyerinde hem de hastanede gerçekleştirilen katliamla ilgili ayrı ayrı dosyalarının birleştirmesiyle görülen davada Fadıl Şenyaşar’ın tahliye edilmemesi üzerine Emine Şenyaşar yeniden Ankara’ya giderek Adalet Nöbeti’ne kaldığı yerden devam etmeye başladı.
‘Nöbeti asla terk etmeyeceğiz’
Tek talebinin adalet olduğunu ve haksız yere 6 yıldır cezaevinde tutulan oğlu Fadıl Şenyaşar’ın bir an önce serbest bırakılmasını isteyen Emine Şenyaşar, “Oğlum serbest kalmayana kadar nöbeti asla terk etmeyeceğiz. Oğlumu rehin almışlar. İbrahim Halil Yıldız oğlumun bırakılmasına izin vermiyor. Erdoğan da onu dinliyor. Çocuklarımı işyerinde taradılar. Hastanede katlettiler. ‘Hepsini öldürün, birini bile bırakmayın’ demişlerdi” sözlerini kullandı.
‘Erdoğan neden arkasını tutuyor?’
Mahkemenin yok hükmünde olduğunu kaydeden Şenyaşar, 15 Mart’ta Meletî’de (Malatya) görülen duruşmaya tepki amaçlı katılmadıklarını, mahkeme sonucunu adliye önünde beklediklerini söyledi. Tüm yargıçların Tayyip Erdoğan’ın sözüne baktıklarını vurgulayan Şenyaşar, “Erdoğan da Halil Yıldız için oğlumu rehin tutmuş. Bu nasıl bir vicdan? Bu zulümle nereye kadar? Hep zulüm mü olacak? Bu sadece bana yapılan bir zulüm değil. Oğlum 6 yıldır tek başına bir hücrede tutuluyor. 3 kişiyi toprağa gömdük. İçleri rahatlamadı mı? Dükkanı taradılar, çocuklarımı öldürdüler. Halil Yıldız’ı neden tutuklamıyorlar? Erdoğan neden arkasını tutuyor? O kadar zulüm yaptılar” diye belirtti.
‘Bir devlet hastane kayıtlarını nasıl siler?’
“Yeter oğlumu bıraksınlar artık” diye seslenen Şenyaşar, ayağından ve gözünden ameliyat olduğunu sağlık problemlerine rağmen mücadelesini sürdüreceğinin altını çizdi.
“Neden bize o kadar zulmediyorlar?” diye soran Şenyaşar, “Hastanede herkesin içinde öldürdüler. Oğlum ne yapmıştı? Onlar vahşiler. Vahşiler bile onlardan daha iyi. Erdoğan bu vahşilerin arkasını mı tutuyor? Bu vahşilerin arkasını tutma. Benim çocuklarımdan sonra 3 kişiyi daha öldürdüler. Bizden önce bir baba ile çocuğunu öldürdüler. Nasıl oluyor da bu kadar kişi katledip serbest bırakılıyor. Hastane kayıtları nasıl silinir? Bir devlet hastane kayıtlarını nasıl siler? İnsan hastanede ölmez, katledilmez. Hacı’yı hastanede katlettiler, paramparça ettiler. Bu nasıl bir devlet, nasıl bir hükümettir. Müslüman olmayan devletler bizden daha iyi. Başka devletlerden insanlar gelip benimle nöbette ağladılar. İki oğlumu ve babaları öldürüldü, bir oğlum da tekli hücreye kapatıldı. Sabahtan akşama kadar gözyaşı akıtıyorum. Gözlerim bozuldu, ameliyat oldum. Artık yönümü çevireceğim bir yer kalmadı. Oğlumu serbest bırakın biz de evimizde oturalım. Ahımızın yerde kalmamasını istiyorum” ifadelerini kullandı.
‘Ramazan ayında iftarımızı evimizde açmak istiyoruz’
Ankara’da yeniden nöbete başlayan ve son birkaç gündür iftarını Adalet Bakanlığı önünde açan Şenyaşar, “Ne iftarımız ne de sahurumuz var. Orada soğukta oturuyoruz. Hiç mi vicdanları yok? O kadar zulüm yapıyorlar. Kalan oğlumu da içerde öldürmek istiyorlar. Şu Ramazan ayında iftarımızı evimizde açmak istiyoruz. Oğlum Ferit ile yıllardır nöbetteyiz. Adliye önünde bize de saldırdılar. Gözaltına aldılar, nezarete aldılar. Oğlumu da az daha öldüreceklerdi. Oğlumun boynunu sıktılar, kriz geçirdi. Biz ne yaptık?” diye sordu.
‘Öleceksem adliye kapısında öleyim’
Şenyaşar sözlerini şu şekilde sonlandırdı:
“İnsanlar 3 yıldır bizimle iftar açıyorlar. Avukatlarımız da çok ilgileniyorlar. Herkes bizimle çok yoruldu. Artık oğlumu bıraksınlar. Bize çok işkence ettiler. Devlet yok, hükümet yok, adalet yok. Biz de adaletin izini sürüyoruz. Herkes için adalet istiyorum. Biz bir kediyi bile incitemezken, o kadar insanı katledenler serbest dolaşıyor. Yaşadığım müddetçe bu davadan vazgeçmeyeceğim. Bir ölümüm olacaksa da adliye kapılarında olsun. Kendi kendilerini de öldürdüler sonra oğlumun silahını saklayıp onu suçladılar. Neden çıkarmıyorsunuz silahı? Sen hükümetsin, silahı nasıl saklarsın? Adalet, din ve imanınız olsaydı o kadar zulüm yapmazdınız. 3 yıldır bize zulmediyorlar. Tüm dünya bizi izliyor. Onlar nasıl ki hastanede o kadar şeyi sakladılar, delil kararttılar, tüm dünya da onları izliyor. Bu dünyada adalet olmasa bile öte dünyada bedelini ödeyecekler. Zulüm yapmak için orada oturuyorlar.”
Ne olmuştu?
Riha’nın Pirsûs (Suruç) ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde seçim çalışması yapmak iddiasıyla Şenyaşar ailesine ait işyerine giden AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları Hacı Esvet ile iki oğlu Adıl ve Celal Şenyaşar’ı katletti. İşyerinde başlayan saldırının hastanede de devam etmesiyle Şenyaşar ailesinden 3 kişi katledilirken, Ferit ve Fadıl Şenyaşar ise yaralandı.
Ardından yaralı olan Fadıl Şenyaşar tutuklanırken, işyeri ile ilgili yapılan yargılamalarda, Fadıl’a 37 yıl 9 ay, AKP’li İbrahim Halil Yıldız’ın ağabeyi Enver Yıldız’a ise 18 yıl hapis cezası verildi. 2 Nisan 2021’de Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar, 9 Aralık 2022’de Antep Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozuldu.
Dosyanın bozulmasının ardından “işyeri” ile “hastane” dosyaları birleştirilerek Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden yargılama başladı. 15 Mart’ta görülen son duruşmada Fadıl Şenyaşar tahliye edilmezken bir sonraki duruşma 7 Haziran’a ertelendi.
Haber: Öznur Değer\JINNEWS