Emek ve Özgürlük İttifakı bileşeni temsilcileri, 15 Ocak’ta gerçekleştirecekleri mitinge katılım çağrısı yaptı: Umut bizde
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Sosyalist Meclis Federasyonu’ndan (SMF) oluşan Emek ve Özgürlük İttifakı, 15 Ocak’ta İstanbul Kartal Meydanı’nda gerçekleştireceği mitingin hazırlıklarını sürdürüyor.
“Savaşa, yoksulluğa, baskıya dur diyelim. Birlikte değiştirelim” şiarıyla gerçekleştirilecek miting, saat 13.00’da başlayacak.
MA’dan Rukiye Adıgüzel’e konuşan bileşenlerin temsilcileri ‘Ya resterasyon ya faşizm” diyen bir siyasal iklimi içerisinde 3’üncü Yol’u hayata geçireceklerini vurguladı.
TÖP: 3’üncü Yol’u hayata geçireceğiz
TÖP Sözcüler Kurulu üyesi Perihan Koca, ülkede yaşanan sorunlara dikkat çekerek, “Şiarımız, bugün karşı karşıya olduğumuz sorun alanlarına bir ‘dur’ demek için halkın çığlığı, feryadı olarak algılanmalı” dedi. Koca, “Mitingle birlikte halkın özneleşme mecralarını sokağa taşıdığımızı ilan edecek ve 3’üncü Yol’un ana çağrısını gerçekleştirmiş olacağız. ‘Birlikte değiştireceğiz’ vurgusunu ve halkın yegane seçeneğinin, umudunun bizde olduğunun vurgusunu bir kez daha en güçlü bir şekilde ilan etmiş olacağız” şeklinde konuştu. Toplumun 2 egemen bloğunun hamlelerine sıkıştırıldığına dikkati çeken Koca, “Ya resterasyon ya faşizm” diyen bir siyasal iklimi içerisinde 3’üncü Yol’u hayata geçireceklerini vurguladı.
EMEP: Ülke geçim derdinde
EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, insanların ekmeğe muhtaç olduğunu, et ve süt alamayacak durumda olduğunu söyledi. Yurttaşların açlık sınırının altında bir asgari ücrete mahkum edildiğini belirten Akdeniz, çocukların beslenemediğini, kadınların ise mutsuz olduğunu kaydetti. Ülkede ağır bir geçim derdinin olduğunu dile getiren Akdeniz, “tek adam” baskısından kaynaklı miting, grev, sendikalaşma ve hak mücadelelerinin unutulduğunu ifade etti. Akdeniz, bileşeni oldukları Emek ve Özgürlük İttifakı’nın tüm bunların yolunu açacağını aktardı.
‘Birleşe birleşe, kazanacağız’
Kartal Meydanı’nda “Birleşirsen, birleşirsek çok şey olur” mesajı vereceklerini aktaran Akdeniz, “Çünkü halk ‘Ne yaparsan yap bu durum değişmez’ diye düşünüyor. Öyle değil. Bekaert işçileri grev yasaklarına rağmen fiili grev yaptılar ve kazandılar. Demek ki kazanabiliyoruz. Kadınların ‘çocuklarımız 1 öğün besin hakkı kazansın’ diye talepleri vardı. Yüz binlerce imza toplandı, Meclis’te bunlar gündeme getirildi, mücadele oldu. İktidar geri adım atmak zorunda kaldı. Demek ki kazanılabiliyor, kazanabiliyoruz. Uzun ve kitlesel bir mücadelenin ardından EYT’liler kazandı. Kazanmanın yolu direnmektir, birleşmektir. Birleşe birleşe, kazanımları artıra artıra iktidara geri adım attırmak mümkündür. Bunları başaramazsak iktidarı alaşağı edecek, yeni bir sistemi kuracak gücü de bulamayız. Bizim esas olarak vermek istediğimiz mesaj budur” şeklinde konuştu.
HDP: Adaletin, demokrasinin sesi
HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encu, belirledikleri miting şiarının AKP-MHP iktidarının yarattığı tahribatları özetlediğini ifade etti. Toplumun yoksullaştığını, savaş politikalarının bu yoksulluğu tetiklediğini belirten Encu, ülke bütçesinin yüzde 60’ının savunma sanayisine gitmesinin de yoksulluğa neden olduğunun altını çizdi. Encu, “Yine aynı zamanda AKP-MHP iktidarının kendi iktidarını korumak adına ülkede oluşturduğu anti-demokratik uygulamalar, tutuklamalar, gözaltılar bir bütün olarak baskı politikası oluşturuyor. İktidar kendisini bunun üzerinden var ettiği için bu sloganı ön plana çıkardık” dedi.
Demokrasiye sahip çıkalım
Encu, toplumun korkuyla sindirilmeye çalışıldığına işaret ederek, “Bunun en kullanışlı argümanı ise Kürt halkına saldırarak, milliyetçiliği, faşizmi körüklemektir” dedi. Mitingde “umudu haykıracaklarını” ifade eden Encu, “Bu baskı, savaş, yoksulluk politikalarına karşı hep birlikte o alanda özgürlüğün, adaletin, demokrasinin sesini yükseltelim. Gelin hep birlikte, kendi kimliğimizde, dilimizde ve kültürümüzde itirazımızı en güçlü bir şekilde ifade edelim. Kapatma davasına, Kobanê Kumpas Davası’na, tutuklamalara, kayyım siyasetine, savaş ve talan politikalarına karşı sesimizi yükseltelim. Eğer halkımız AKP-MHP anlayışının bu topraklardan gitmesini istiyorsa, güçlü bir fotoğraf vererek, kendi mücadelesine, kültürüne, diline, özgürlüğüne ve demokrasiye sahip çıkması gerekiyor” şeklinde konuştu.
EHP: Değiştireceğiz
Politik baskıların, demokrasi sorununun, yoksulluğun ve işsizliğin ülkenin temel sorunu olduğunu dile getiren EHP Genel Başkanı Hakan Öztürk, mitingde sorunlara karşı çözümü dile getireceklerini söyledi. “Tehlikeli, karanlık ve despot” iktidara karşı mücadele verdiklerini kaydeden Öztürk, “Yakın zamanda HDP’ye yönelik yeni bir yargı girişimiyle karşılaştık. Tabi yargı demeye bin şahit lazım. Hesaplarına bloke getirildi. HDP’nin kamunun sağladığı imkanlarla seçime girmesini istemiyorlar. Her düzeyde hukuki, politik baskılarla karşı karşıyayız” dedi.
15 Ocak’ta işçilerin ücretleri için gereken çalışmaların yapılması ve doğru dürüst işleyen bir yargı sisteminin olabilmesi için sesleneceklerini dile getiren Öztürk, “Hakikaten çok tehlikeli, karanlık ve despot bir iktidarla karşı karşıyayız. Bunu değiştireceğiz. Bunun alternatifi olarak da kendimizi ileri sürüyoruz” diye kaydetti.
İSTANBUL