Êlih Belediyesi’ne kayyım atanmasına karşı günlerdir eylemler devam ederken, kadınlar kayyımın bir sömürgecilik uygulaması olduğunu belirterek kayyım gidene kadar da alanlarda, sokaklarda olacaklarını vurguladılar
31 Mart’ta yapılan yerel yönetim seçimlerinin ardından AKP-MHP iktidarı birçok belediyeyi kaybetti. Kürdistan’da kayyım atanan belediyeleri halk kendi iradesini ortaya koyarak geri aldı. Türkiye’de ise ‘Kent uzlaşı” ile kazanılan belediyeler oldu.
31 Mart ardından AKP-MHP iktidarı geçmiş deneyimlerini hayata geçirmek isteyerek, önce Wan’da seçilmiş belediye eşbaşkanına mazbatayı vermeme girişiminde bulundu, ancak halk direnişi iktidara geri adım attırdı.
Yaşan hezimeti üstünden atamayan iktidar önce Colemêrg’e (Hakkari) kayyım atandı. 30 Ekim’de ise “kent uzlaşısı” ile CHP yönetimine geçen Esenyurt Belediyesi’ne kayyım atadı. 4 Kasım tarihinde de Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki Mêrdîn (Mardin), Elîh (Batman) ve Xelfetî (Halfeti) belediyelerine kayyım atandı.
Kayyım atamasının hemen ardından başta Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî olmak üzere Kürdistan ve Türkiye’de halk alanlara çıkarak kayyım uygulamasını protesto etti. Kayyım atamalarına tepkiler ilk günden bu yana devam ederken bu protestolara katılan yurttaşlar, kendi iradelerine sahip çıkacağını, belediyeyi kayyıma bırakmayacaklarını söylüyor.
‘Batman’ımızı bize bıraksınlar’
Êlih’te de yurttaşlar 4 Kasım’dan beri irade gaspını protesto etmek için sokaklarda direniyor.
Kayyıma tepki gösteren ve belediyenin halkın olduğunu dile getiren Fatma Tan, “Kayyımın oradan gitmesini yerine halkın belediyeye geri gitmesini istiyoruz. Halk belediyeyi kendi iradesiyle aldı. Orası halkın iradesidir. Geçen gün vali yaptığı açıklamada Batman’ı güzelleştireceğini söyledi. Bu şekilde nasıl güzelleştirecek? Bu şekilde güzelleştireceğini zannediyorsa rüyasında görür. Bu şekilde batman güzelleşmez. Batman’ımızı bize geri bıraksınlar, biz güzelleştirir ve renklendiririz. Kayyım kendi iradesiyle gelmedi oraya. Oradan çıkıp gitsin, orası onun hakkı değil. Seçimle belediyeye gelemeyeceklerini biliyorlar, bu yüzden kayyım atıyorlar. Kürtlerin dilinde, kültüründe ilerlemesini istemiyorlar bu yüzden kayyım atıyorlar. Halkımızın üzerinde saldırı var. Kayyım önceden o kadar hızlık ve talan yapmıştı şimdi 2 katını yapmak istiyor. Sadece kendine çalışıyor. Kimse Batman halkına çalıştığını sanmasın. Biz belediyeyi aldığımızda orada ne kadar hırsızlık ve talan olduğunu gördük” dedi
‘Bir memurun yönetmesine izin vermeyeceğiz’
Kayyımın kendisiyle hırsızlığı, talanı, yoksulluğu ve Kürtleri hiçleştirmeyi getirdiğini ifade eden Leyla Oluk, “Başka bir açıklaması yok. Biz kayyım karşısında kanımızın son damlasına kadar eylemimizi de yürüyüşümüzü de yani ne gerekiyorsa onu yapacağız. Özellikle Kürdistan’da, kendi topraklarımızda bir memurun gelip bize hüküm, talimat veyahut kendi topraklarımızın üzerinde yürümesine hayır diyeceğiz. Bunu asla kabul etmeyeceğiz. Kayyım Batman’da, Mardin’de ve Halfeti’de kendini göstermişse eğer bir ayaklanma olmasa Kürdistan’ın tüm illerine kayyım ataması olacak. Kayyıma asla geçit vermeyeceğiz. Kayyım bu topraklarda yürüyemeyecek. Herkese bu talana karşı ses çıkaralım diyorum. Biz bunu kabul etmiyoruz ve ettirmeyeceğiz” sözlerine yer verdi.
‘Seçimle geldik seçimle gideriz’
Kayyımın bir sömürgecilik uygulaması olduğunu belirten Zeynep Aslan, Elih’e çok emek verdiklerini söyledi. Zeynep Aslan, “Sokak sokak dolaştık ve burayı aldık. Biri gelip burayı gasp ediyor. Dönüp baktığında bu kadar emeğe üzülüyor insan, nasıl böyle bir şey olabilir? Sonuçta bu kadar insan oy verip geliyor. Seçimle geldik seçimle gideriz ancak. Kayyım gelmeden zaten Batman huzur içinde yaşıyordu. Sonuna kadar direneceğiz. Sokaklarda, alanlarda olacağız. Onlar gidene kadar burada olmaya devam edeceğiz” dedi.
Haber: Pelşin Çetinkaya\JINNEWS