HDP’nin İstanbul Kartal Meydanı’ndaki mitingine katılan yurttaşlar, Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik saldırılara tepki gösterdi. Gazetemize konuşan yurttaşlar, ‘Alevi Kürt, Sünni, Türk, birleşmeli. Kim, hangi halktan oluyorsa olsun, bu savaşa karşı durmalı’ dedi
Yadigar Aygün/Enes Sezgin
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), “Çözüm Biz’de, Savaşa ve Sömürüye Hayır!” şiarıyla İstanbul Kartal Meydanı’nda gerçekleştirdiği mitingde bir araya gelen halklar, Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’nin Zap, Metîna ve Avaşîn bölgelerine yönelik saldırılara tepki gösterdi. Halkları savaşa karşı tutum almaya davet eden yurttaşlar, ‘birlik’ çağrısı yaptı.
Halklar el ele versin
Mitinge katılan yurttaşlardan Makbule Songül, Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’nde saldırıların da ancak halkların bir araya gelerek önüne geçilebileceğini vurguladı. Songül, “Tüm halklar el ele versin, birlik olsun. Ancak bu savaşın önüne böyle geçebiliriz” dedi.
Kürt halkı savaşa karşı
Kürt halkının savaştan yana değil barıştan yana olduğunu söyleyen Aynur Taş ise Türkiye’nin barış için atılan her adıma da savaşla karşılık verdiğini vurguladı. Buna rağmen Kürt annelerinin hala barışta ısrar ettiğinin altını çizen Taş, “Türkiye’nin Kürdistan topraklarına, Rojava topraklarına girmeye, oralarda savaş yürütmeye hakkı yoktur. Biz bunu lanetliyoruz” diye konuştu.
Bu zulme sessiz kalınmamalı
Saldırıların sonlanması için birliğin önemine dikkat çeken Taş, “Alevi Kürt, Sünni, Türk, birleşmeli. Yani kim, hangi halktan olursa olsun, yeter ki bu savaşa karşı durmasını bilsin. Ayrıca Kürt halkına da özel çağrım var. El ele verelim, bir olalım, kaybetmeyelim. Eğer bir olmazsak kaybederiz. Ben inanıyorum ki, Kürt anneleri el ele verirse Türkiye’ye barışı getirir. Bu barışı da gönlü yaralı olan annelerle getireceğiz” dedi. Son olarak uluslararası insan hakkı örgütlerine çağırı yapan Taş, “Eğer gerçekten gözleri ve kulakları varsa bu zulmü görsünler ve sessiz kalmasınlar. Bunların Kürdistan topraklarında haklarının olmadığını görsünler” diye vurguladı.
AKP gideceğinin farkında
Yürütülen savaşların birer devlet politikası oluğunu vurgulayan Hacı Uçar da, AKP’nin gitmesinin bir anlam ifade etmediğini ve devlet sisteminin değişmesi gerektiğini söyledi. AKP’nin Federe Kürdistan Bölgelerine saldırısının da devletin bir anlayışı olduğunu kaydeden Uçar, “AKP gideceğini bildiği için savaş politikasına başvurdu ve bunun için sağa sola saldırılar gerçekleştiriyor. Sadece AKP değil, hangi hükümet gelirse gelsin buna başvurdu. Burada önemli olan bu sistemi değiştirmek” dedi.
Halkın parası savaşa akıyor
Türkiye’deki ekonomik krize de dikkati çeken Uçar, savaşlarla birlikte halkın iyice yoksullaşacağını söyledi. Savaşların sadece iktidarların çıkarına olduğunu belirten Uçar, “Bu savaşların altında onlarca para dönüyor ve bu savaşlarla servetine servet katabiliyorlar. Onun için bu savaşlar halkların aleyhinedir” diye konuştu. Savaşlara karşı toplumun bilinçlenmesi ve örgütlenmesi gerektiğini belirten Uçar, “Bir birimizin rengine, diline, kimliğine bakmamamız gerekiyor. Toplumsal düşünmemiz ve ona göre hareket etmemiz gerekiyor. Eğer ki toplumsal olarak hareket edebilirsek, iktidarlar ne savaş yürütebilir ne de yolsuzluk yapabilirler” diye vurguladı.
‘Çocuklarımızın yanındayız’
Mitingde yerini alan Adile Azizoğlu ise Türkiye’nin çok kirli bir savaş yürüttüğünü ve kadınların bu savaş karşı olduğunu belirtti. Herkesin savaşa tepki göstermesi gerektiğini vurgulayan Azizoğlu, “Bizlere, ‘çocuklarınız teröristtir’ diyorlar. Çocuklarımız çiçekleri dağlara götürüp ekenlerdir, dağları çiçeklerle donatanlardır. İyi bilsinler ki çiçeklerimiz terörist değil ve biz onlarla birlikteyiz” ifadelerini kullandı. Halkların en büyük kazanımının birlik olacağına vurgu yapan Azizoğlu, “Özgürlük için, halkımız için bir olalım. Eğer bir olmayı başarabilirsek zaten biz kazanırız, halklar kazanır” dedi.