IMF, YEP’i teyit etmedi
Türkiye’yi yakından takip eden Uluslararası Para Fonu (IMF) ‘Küresel Ekonomik Görünüm Raporu’ tahminleri raporu açıklandı. İktidarın Eylül sonunda açıkladığı Yeni Ekonomik Program (YEP) hedefleri 15 gün sonra gelen raporun Türkiye ile ilgili tahminleri ile örtüşmüyor. Küresel ekonomi için 2020 yılı küçülme tahminini yüzde 4,4’e çeken IMF, Türkiye’nin 2020 yılında yüzde 5 küçüleceği tahminine yer verdi. IMF Türkiye ekonomisinin 2021 yılında ise yüzde 5 büyüyeceğini öngörüyor. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı YEP’te ise Türkiye’nin pandeminin vurduğu 2020 yılını binde 3 büyüme ile kapatması bekleniyor. Ekonomi yönetiminin gelecek yıl ki büyüme hedefi ise yüzde 5,8 seviyesinde. IMF’nin Türkiye için enflasyon tahmini bu yıl ve gelecek yıl için yüzde 11,9 seviyesinde bulunuyor. YEP’te ise enflasyon hedefi 2020 için yüzde 10,5, 2021 için yüzde 8 ve 2022 için yüzde 6 olarak belirlendi. Küçülmenin nasıl sonuçlanacağı 3 ay sonra ortaya çıkacak. Ancak enflasyona dair tahminlerin çok düşük olduğu şimdiden fiyatlarda kendisini gösteriyor. Nitekim Johns Hopkins Üniversitesi profesörü Steve Hanke, enflasyon hızının IMF ve hükümetin rakamlarını katlayan bir düzeyde olduğunu belirtiyor. Hanke, DW’ye yaptığı açıklamada, ”Bugün Türkiye’de enflasyon aslında yüzde 37. Resmi oran doğru değil” dedi. Hanke hükümetin enflasyon hesabı yaparken ekonomideki her şeyi ölçmediğini savunuyor. Her ne kadar resmi açıklamalarda yüzde 10.5 olarak açıklasa da sokaktaki enflasyon yüzde 30’larda. İstanbul Ticaret Odası 12 No’lu Ekmek Un ve Unlu Mamuller Meslek Komitesi Başkanı Hasan Demir’in, “2019 Eylül’de 102 TL’ye satılan un, 2020 Eylül’de 135 TL’ye çıktı. Aralık ayında 150 liraya çıkacağının sinyalleri ise şimdiden geldi” sözleri bunu doğruluyor.
İşsizlik azalıyor borç artıyor!
Temmuz ayı resmi verilerine göre, işsizlik de istihdam da azalmış! Nasıl olduğu tam bilinmiyor. Tarım mevsiminden mi kaynaklı, yoksa işler mi açıldı? Ancak istihdam da azaldığına göre işler açılmış olamaz. Günlük iş arayan ya da işe çağrılmayı beklediğini söyleyen o kadar çok insana rastlamak mümkün ki… Dolayısıyla işsizlikteki azalmanın önemli bir etkeninin işten çıkarmaların yasak olmasından kaynaklı olduğunu biliyoruz. Nitekim İşsizlik Sigortası Fonu’nun toplam varlığı eylül ayında bir önceki aya göre 2 milyar 482 milyon TL düşüş göstermesi de buna işaret ediyor. Dünya Gazetesi’nin İŞKUR’un ‘İşsizlik Sigortası Fonu Bülteni’nden aktardığına göre, Fon’dan en fazla ödeme 2.37 milyar TL ile kısa çalışma ödeneği için yapıldı. İşsizlik madalyonunun diğer yüzünde ise borçlanmalar var. Gerek kısa çalışma ödeneği, gerek işten çıkarmanın yasak olmasının getirdiği geçim sıkıntısı nedeniyle kredilerle yaşamı sürdürmede ciddi bir artış söz konusu. CHP TBMM Grubu tarafından hazırlanan ekonomik rapora göre, son, salgın döneminde gelirinin önemli bir kısmını kaybeden ve borçlanmaları teşvik edilen vatandaşların banka ve finans şirketlerine olan tüketici kredisi ve kredi kartı borçları artmaya devam etti. Yurttaşların borcu 25 Eylül-2 Ekim haftasında 4 milyar lira artışla 810.3 milyar liraya yükseldi. Bu borcun 676 milyar lirası tüketici kredilerinden, 134.3 milyar lirası kredi kartlarından kaynaklanıyor. Aynı dönemde, tüketici kredileri 1.8 milyar lira kredi kartı borçları ise 2.2 milyar lira arttı. Tüketici kredisi ve kredi kartı borçları ise yılbaşından bu yana 220 milyar liralık artış kaydetti. Bu dönemde tüketici kredileri 202 milyar lira, kredi kartı borçları ise 18 milyar arttı. Yurttaşların bankalara olan borcu yılın ilk 9 ayında yüzde 37.2 oranında büyüdü. Ocak-ağustos döneminde 301 bin 840 kişi tüketici kredisini 278 bin 53 kişi de kredi kartı borcunu ödeyemediği için icra takibine alındı.
Ekonominin diğer yüzü savaş
Azerbaycan ile Ermenistan arasında Karabağ sorunu nedeniye çıkan savaş gözleri Türkiye’ye çevirdi. Ankara yönetimi, Suriye, Libya’dan sonra kez Karabağ savaşına da dahil oldu. Karabağ savaşında açıktan Azerbaycan’a taraf olan Türkiye’nin bu tutumunun sonuçları ekonomik alanda kendini gösterdi. Türkiye İhracatçılar Meclisi eylül ayı ihracat verileri Türkiye’nin Azerbaycan’a silah ihracatının ilk dokuz ayda 6 kat artarak zirve yaptığını ortaya koydu. İlk 9 ayda Azerbaycan’a 123 milyon dolarlık savunma ve havacılık sanayisi ekipmanı ihraç edildi. 2019’un aynı döneminde bu rakam 20,7 milyon dolar idi. BBC’ye konuşan uzmanlar, Azerbaycan’ın, Türkiye’den ithal ettiği İHA (insansız hava aracı) ve SİHA’lar (silahlı insansız hava aracı) ile askeri alanda üstünlük elde ettiğine dikkat çekiyor. Ankara yönetimi, İHA, SİHA’larla yaratılan sonuçtan memnun. Kürtlere karşı yürütülen savaşta geliştirilen İHA ve SİHA’lar sayesinde ekonomik durgunluğu savaş ekonomisiyle aşmaya çalışıyor.