Maden ocakları, termik santraller ve sanayi kuruluşları su varlıklarını tüketip kirletiyor. EGEÇEP Eşsözcüsü Süleyman Eryılmaz, susuzluk, gıda krizi, göç ve çatışmaların kapıda olduğunu söyledi
Ekolojik krizin sonuçlarından birisi olan kuraklık ve aşırı hava olayları doğa talanının yoğunlaştığı bölgelerde kendisini açıkça hissettiriyor. Bu durum resmi verilere de yansırken, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir toplantıda “Uluslararası göstergelere göre ülkemizin su stresi altında olduğu anlamına geliyor. Bu gidişle, 2030 yılında, yani sadece 6 yıl sonra bu oran 1000 metreküp altına düşecek ve ülkemiz su kıtlığı çeken ülkeler sınıfına girecek. Yine 6 yıl sonra; nüfusumuzun yarısı; sulu tarım alanlarının ise yaklaşık yüzde 80’i su yetersizliği tehlikesiyle karşı karşıya kalacak” açıklamasında bulundu.
Barajlarda sular azaldı
Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre Ege bölgesinde Ekim ayı için normalde 17,3 derece olması gereken sıcaklık 19,1 derece olarak ölçüldü. Yine son 5 yıllık verilere göre; bölgede yağış oranları yüzde 75 oranında azalırken, bu oran İzmir için yüzde 90 oranında oldu. İzmir’in su ihtiyacının yüzde 44’ünü karşılayan Tahtalı Barajı’nda doluluk oranı ise yüzde 29,90’a kadar düşerek, son 14 yılın en düşük seviyesini gördü. Yine şehirdeki diğer barajların su seviyelerinde de ciddi düşüşler yaşanırken, bölgedeki diğer kentler açısından da durum aynı. Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Eşsözcüsü Süleyman Eryılmaz yaşanan kuraklığın etkilerini MA’dan Tolga Güney’e aktardı.
Tarımda verim düşüyor
“Akbelen gibi birçok yerde ormanların yok edilmesi, yağışları çeken havzaların, su yataklarının talan edilmesi elbette kuraklığı getirecekti” diyen Eryılmaz, “Bunun üzerine bir de iklim sorunu eklenince yerkürenin ısınma değeri oranı yükseliyor. Bunun sonucunu susuzluk, tarım arazilerinin sulanma sorunu olarak çekeceğiz” dedi. Bu sorunun bu yıl zeytin üreticileri açısından çarpıcı bir biçimde görüldüğünü sözlerine ekleyen Eryılmaz, “Zeytinler, yağış olmadığı için olgunlaşmadı ve zeytinin yağ oranı düştü. Geçen sene 4-5 kilodan 1 litre yağ çıkarken bu yıl 7 kilodan 1 litreye çıkmaya başladı. Zeytinyağının litresi şu anda 300 lira. Bir litre zeytinyağı önümüzdeki günlerde 500 lira olacak” diye belirtti.
Göç ve çatışmalar kapıda
Halkın gelecek yaz susuzluk sorunu yaşayacağını dile getiren Eryılmaz, baraj seviyelerinin sonbaharda yağmurların başladığı dönemde bile aşağı düştüğünü ifade etti. Yine yeraltı su varlıklarının yok edilmesine değinen Eryılmaz, “Madenler için yapılan patlatmalar, yeraltı su varlıklarının ya yataklarını değiştiriyor ya da yok olmasına neden oluyor. Büyükşehirlerde yaşayan insanlar için hem geçen seneki yazdan daha sıcak bir yaz bekliyoruz” diye ekledi. Eryılmaz, “Ciddi bir gıda kriziyle de karşılaşacağız. Bilim insanlarının da sürekli uyardığı, gelecekteki su savaşları meselesi gıda kriziyle birlikte yeni göçlere ve çatışmalara yol açacak” ifadelerini kullandı.
İZMİR