Eğitim Bakanı Selçuk, isteyenin çocuklarını okula gönderebileceğini, istemeyenlerin göndermeye bileceğini açıkladı. Gazetemize konuşan Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, keyfi kararı eleştirdi
Yeni tip koranavirüs (Kovid-19) salgını tüm dünyada eğitim hayatını olumsuz etkiledi. Ancak birçok ülkede öğrencileri için sağlıklı koşullar oluşturulurken, Türkiye’de tek önlem ise maske takın çağrılarından öteye gitmedi. Yüz yüze eğitimin devam ettiği Hollanda, Danimarka, Finlandiya gibi ülkelerde temel ilkeler belirlenmiş durumda ve birçok ülkeye de örnek oluyor. Ancak, İsrail ve ABD başta olmak üzere gerekli önlemler alınmadan, koşullar sağlanmadan okulların açıldığı ülkelerde salgın yayılımı artıyor. İsrail’ de okullar açıldıktan 10 gün sonra 2 ayrı okulda salgın oluşmuş, devamında vaka görülen okulların sayısı artmıştı.
Ek atama yapılmadı
Salgın nedeniyle öğrenciler uzaktan eğitime 31 Ağustos’ta başladı. Öğrencilerin uzaktan eğitim almalarını sağlayan Eğitim Bilişim Ağı (EBA) TV sistemi yetersiz kalması ve eğitimde eşitsizliğin tavan yapmasına neden oldu.
Erdoğan duyurdu
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, önceki gün Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Erdoğan, “2, 3, 4, 8 ve 12. sınıflarda yüz yüze eğitimi belirlenen kurallar çerçevesinde başlatıyoruz. Diğer sınıflarla ilgili kararı önümüzdeki haftalarda vereceğiz” dedi. Ardından Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “12 Ekim Pazartesi, tüm ilkokulları, köy okullarını, 8 ve 12. sınıflar ile özel gereksinimli çocuklarımızın okullarını açıyoruz” açıklamasında bulundu.
Yüz yüze eğitim 2 gün
Yüz yüze eğitimin haftada 2 gün olacağını belirten Bakan Selçuk, “İsteyen velilerimiz çocuklarını okullara gönderecek. İstemeyenlere yönelik esneklik tanınacak. Öğrencimiz devamsız sayılmayacak. Ancak bu noktanın altını birkaç kez çizdim. Velisi tarafından okula gönderilmeyen öğrencinin uzaktan eğitimine devam etmesi gerekiyor. Çünkü öğrenciler her koşulda devam ettiği sınıfın müfredatından sorumlu olacak” dedi.
Sorunlar giderilmeli
Konuyu gazetemize değerlendiren Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan şöyle dedi: Yüz yüze eğitimin bir an önce gerekli ve yeterli önlemler alınarak başlaması gerektiğini Eğitim Sen olarak aylardır ifade ediyor, eylemler gerçekleştiriyor, çalıştaylar düzenliyor ve MEB’i uyarıyoruz. Yüz yüze eğitimin başlamadığı, uzaktan eğitimde yaşanılan sorunların, eşitsizliklerin giderilmediği her gün öğrencilerimizin eğitimden kopuşu hızlanıyor. Ancak; eğitim hakkı ile sağlık hakkı bütündür, birbirinden ayrılamaz. Yüz yüze eğitimin sağlık riskine neden olmadan başlayabilmesi için bilim, bilimsel veriler referans alınmalı; süreç alanın tüm özneleri ile birlikte yürütülmeli; ortak akıl, toplumsal mutabakat esas alınmalıdır. Salgında son derece yaşamsal bir süreçten geçerken yapılması gerekenler tercih değil, zorunluluktur.”
Somut yaşamda karşılığı yok
Yüz yüze eğitimin başlama kararında aslolan siyasi iktidarın, sermayenin ihtiyaçları, önceliği değil çocuğun üstün yararına olması gerektiğini söyleyen Aydoğan, “2.3.4.8. ve 12. sınıfların da yüz yüze eğitime başlama kararında ise süreç yönetimi yaşadığımız kaygıları daha da arttırmıştır. Öğretmenler, eğitim emekçileri salgında yüz yüze eğitim ve uzaktan eğitimde yaşanan sorunlarla baş başa bırakılmış durumdadır. MEB; yüz yüze eğitim ve uzaktan eğitim için hâlâ hazırlıklı değil, “her duruma ilişkin senaryolarımız” var ifadesinin somut yaşantımızda bir karşılığı yoktur” diye konuştu.
Hükümete sorular yönelten Eğitim Sen Başkanı Aydoğan sözlerini şöyle tamamladı:
o Açıklanan kararlarda hangi bilimsel veriler esas alınmıştır? Dünya Sağlık Örgütü’ nün okulların sağlık riskine neden olmadan açılabilmesi için belirttiği oranın altına düşüş gerçekleşmiş midir?
o Alanın tüm özneleri ile birlikte merkezi, il ve ilçelerde izleme kurulları oluşturulacak mıdır?
o Öğretmen, ek personel ataması gerçekleştirilecek midir?
o Eğitime yeterli bütçe ayrılacak mıdır?
o Veriye dayalı süreç yönetimi salgın koşullarında zorunluluktur. MEB ile Sağlık Bakanlığı arasında tanı konulan ve temaslı olanların bilgilerinin paylaşıldığı, karantina sürelerinin takip edildiği, veri akışının sağlandığı bir sistem geliştirilmiş midir?
o Uzaktan eğitimde yaşanan sorun 500 bin tablet dağıtacağız yaklaşımıyla çözülemez. Öğrencilere, öğretmenlere ihtiyaç duydukları cihazlar, internet ücretsiz sağlanacak mıdır? İnternet erişim sorununun çözülmesi için hangi çalışmalar gerçekleştirilmektedir? Acil uzaktan öğretim, öğretim tasarımı üzerine inşa edilecek, ders içerikleri yeniden yapılandırılacak mıdır? Devamlılık, çıktıların değerlendirilmesi, amaç-araç ilişkisinin kurulması ile ilgili hangi çalışmalar yürütülmektedir? Kamu kaynakları, bütçe öğrencilerimize, öğretmenlere, eğitim emekçilerine aittir, eğitim için kullanılmalıdır.”
HABER MERKEZİ