“Ekolojik yıkımı durduracak gücümüz, söyleyecek sözümüz var” diyen Ege Çevre Platformu Gençlik Meclisi kuruluşunu ilan etti. Ekosistemin, doğanın tahrip edilmesine ve kirletilmesine dikkat çekildi: Kesilen her bir ağaç için sözümüz var. Talan projesine karşı, cinsiyetçiliğe ve her türlü ötekileştirmeye karşı sözümüz var
Ege Çevre Platformu (EGEÇEP) Gençlik Meclisi, kuruluş deklarasyonunu Bayraklı Tepekule Kongre Merkezi’nde düzenlediği forum ile duyurdu.
“Ekolojik yıkımı durduracak gücümüz, söyleyecek sözümüz var” şiarıyla gerçekleşen etkinlik sinevizyon gösterimi ile başladı. EGEÇEP Gençlik Meclisi üyesi Ömer Göngör yaptığı konuşmada küresel ısınmanın ciddi bir tehdit olduğunu söyledi. Küresel ısınmanın karbondioksit solunumu ile ortaya çıktığını aktaran Göngör, “Karın eskisi gibi zamanında yağmadığı, yağmurun da asit yağdığını görüyoruz. İklim krizi ile alakalı bazı bilimsel veriler 2050′ ye kadar küresel ısınmasının 3 derece artacağını gösteriyor. Bunun sonucunda da küresel bazda oluşan sel felaketlerine, buzulların erimesine ve İzmir Kordon’un su altında kalmasına neden olabilir” dedi.
Meclisi üyesi Gizem Tarhan Kasapoğlu, iklim krizi ve hayvancılıkla ilgili vegan bakış üzerine sunum gerçekleştirdi. Amazon Ormanlarının yüzde 88 hayvan besiciliği yüzünden yok edildiğini kaydeden Kasapoğlu, “Dünya su kaynaklarının yüzde 70’i hayvancılık için tüketiliyor. İklim değişikliğinden etkilenen sadece insanlar değil hayvanlarda etkiliyor. Hayvan sömürüsüne karşı mücadele edeceğiz. Yine hayvan deneyleri ve kürkler yüzünden binlerce hayvan katlediliyor” diye belirtti.
Nükleer atık ve Aliağa’daki sanayi
Meclis üyesi Seval Ekşici ise, İzmir Gaziemir’deki nükleer atık ve Aliağa’daki sanayi ile gemi sökümü tesislerinin yarattığı yıkıma dikkat çekti. Ekoloji mücadele ile işçi sınıfı ve kadın mücadelesinin ile iç içe girdiğini dile getiren Ekşici, “Kamusal haklarımız ranta dönüştürülüyor. Son olarak 3 yıl önce Manisa Salihli de JES projesine karşı çıkan köylüler büyük bir direniş gösterdi. Bu direnişler sayesinde JES’leri ve Salihli’yi tüm ülke duydu. Bizde ekolojik yıkımı ve doğa tahribatını bu tarz mücadeleler ile özleyeceğiz” diye ifade etti.
Sunumlarını ardından soru cevap bölümüne geçildi. Ardından EGEÇEP Gençlik Meclisi kuruluş deklarasyonu okundu.
‘Kesilen her bir ağaç için sözümüz var’
Deklarasyonu okuyan Meclis üyesi Uğur Yıldız, derinleşen ekolojik krizin sorumlusunun doğaya gözünü diken sermaye olduğunu ifade etti. Ardı arkası gelmeyen mega projeler ve aşırı sanayileşmenin sonucu bu krizin çıktığını vurgulayan Yıldız, “Bizler ise bu yıkımın yaşandığı yerden başlayarak bu krizi durdurmak için sözü olan gençleriz. Kentimizde kesilen her bir ağaç için sözümüz var. Katledilen nesli tükenmekte olan ve doğal dengesi bozulan her hayvan için sözümüz var. Aliağa’da asbeste, Gaziemir’de nükleer atığa, Selçuk’ta Meryem Ana talanına, Çeşme’de talan projesine karşı sözümüz var. Cinsiyetçiliğe ve her türlü ötekileştirmeye karşı bireyin fikrini önemseyen yatay bir örgütlenme modeli olarak örgütleniyoruz” diye konuştu.
İZMİR